Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Doğu hat sanatı daha çok bir soyutlamadır. Kuşkusuz her hattat sözcükleri yazar. Ama en kutsal sözcükler bile, hattat için, estetik arayışları için bir araçtır.
Sayfa 113 - Yanılmıyorsam Alain'dir, "Çizgi insanoğlunun kendini en dolaysız dışa vurma biçimidir" diyen.
... gerçeklik denen şey bana hep masalsı, inanılmaz, hatta olanaksız görünmüştür. Gerçek aynı zamanda gerçek dışıyı da içerir. Gerçek dışı da gerçekliktir.
Sayfa 107 - ben senimdir, sen bensindir. benim sen olmayışım senin ben olmayışındır, ben aynı zamanda seni de içeririm. / beni benden alırsan seni sana bırakmam.
Reklam
İnsan yüzü kayboluyordu, insan sureti resimde değildi.
Sayfa 105 - Dekoratif diye nitelenebilir bir soyut resim söz konusu değil benim için.
Düşünün bir kez, Picasso ve Chagall... Birbirlerine bu kadar zıt ve birbiriyle bu kadar iyi anlaşan iki insanı o güne değin hiç görmemiştim. Size yüzlerce anımdan yalnızca birini anlatacağım Picasso-Chagall arasındaki ilişkiyi örneklemek açısından. Picasso bir gün, elinde bir güvercin ya da başka bir nesne için biçimlendirdiği çamuru bırakıp, atölyesinin içinde topallaya topallaya yürümeye başladı. Hemen belirteyim ki, olağanüstü bir mim niteliği vardı. "Ben işte böyle topallarım" deyip belli bir biçimde topallamaya başladı. Sonra, "Chagall, o da böyle topallar" deyip başka bir şekilde topallamaya başladı. "Sen de böyle topallıyorsun" deyip beni taklit etti. Bunları büyük bir oyuncu niteliğiyle yapıyordu. Sanki şunu söylemek istiyordu: "Hepimizin eksik, sakat bir yönü var. Bir ressamın üslubunu da bunlar yaratır."
Sayfa 101
... pek öyle fazla çalışmıyordum. Ama çok bakıyordum.
Sayfa 99 - "Bakmak, adına resim denilen olgunun çok önemli bir parçasıdır. Daha doğrusu resim sanatının özüdür bakmak. Biliyor musunuz, tüm hayatım boyunca baktım."
Tüm yollar Roma'ya çıkar, öyle değil mi?
Sayfa 99 - İstanbul, Roma'nın cami avlusunda unutulan çocuğuysa, evet, ben de bu yoldan çıkamıyorum.
Reklam
Ben Türkiye'den ayrılınca, polisin birini tutuklaması gerekiyordu. Onlar da kimseyi bulamayıp seramiklerimi tutukladılar. Tam Gogol'e yakışır bir öykü.
Sayfa 97 - *
Sanki resmettikçe görüyordum içinde yaşadığım Anadolu insanının gerçeğini.
Sayfa 96
Öyle sanıyorum ki, film çalışmalarında, çok sayıda kişiyi aynı anda görmeyi öğrendim. Kalabalık, büyük kompozisyonlar, devinim...
Sayfa 83 - büyük hayaller kurup büsbüyük yıkılmalar.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.