Topluma yön vermiş siyasetçiler, öyle ya da böyle bugüne kadar hep eleştirildiler.. Siyaseti terk etme konusundaki geç kalınmışlık hep tartışma konusu oldu...
Zirveyi görmüş bir insan için oradan emekliliğe ayrılmak ve neticesinde onun psikolojisi üzerinde yaratacağı tahribi tahayyül etmek oldukça güçtür; yürüyecek tâkati kalmamıştır belki, ama her ne olursa olsun kendi id'i o insan için vazgeçilmez olandır. Bunun için dünyayı ateşe vermeye hazırdır. Onun için, bir ben vardır ve bu ben'in muhatap olduğu dış dünya. Bu dış dünya, onun egosunu zamanla öyle bir beslemiştir ki, artık o ben bu dünyanın tek hakimi olduğunu bilir..
Böylesine kudret sahibi bir süperegonun bu güçten vazgeçmesi oldukça büyük bir erdem gerektirir aynı zamanda... Sonuç itibariyle, dünyaları yutacak kadar büyümüş bir kibir ile onun ruh sağlığı arasında sıkışıp kalmıştır koca bir toplum....