Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kur’ân’ı anlamak, ‘kalb’in iki temel etkinliği olan iman etme ve akletmenin birbirini besleyen iki dinamo gibi interaktif olmasını şart koşar. Akletmek, eğer önyargılar, tutkular ve bilinçli karşı tavırlar aklı perdeleyecek düzeyde değilse, kendi başına Tanrı fikrine ulaştırıcı bir etkinliktir.
Felsefe yapma faaliyeti konusunda tecrübî birikimi yüksek ortamlarda dinin evrensel hakikatlerinin böyle olmayan ortamlara nisbetle daha derinden kavranacağı hususu, Fârâbî’nin günümüz bakımından da önem arz eden bir gözlemidir.
Reklam
İbn Sînâ, felsefenin ilkelerinin vahiyde bulunduğunu açık bir şekilde formüle eden filozoftu.
İbn Rüşd ise felsefeyi, hakikati araştırmanın ideal yöntemi olarak tanımlarken, hakikat dediği ilmî muhtevanın dinin hakikatinden ayrı bir şey olduğuna inanmıyordu.
Felsefe tarihi boyunca nelerin biriktiğini en iyi filozoflar anlar.
Felsefî tecrübe sahibi olmak demek aynı zamanda aklın bakışını yönlendiren felsefî perspektiflerin de bilincinde olmak demektir. Bir metnin anlam ülkesini keşke çıkan yolcunun hangi felsefî haritalara müracaat ettiğini bilmesi yine onun felsefî tecrübesiyle mümkündür.
Reklam
İman öncesi durumda hakikat araştırıcı ve Tanrı fikrine ulaştırıcı bir felsefî etkinlik olarak akletme, iman sonrası durumda anlayıcı, açıklayıcı ve derinleştirici bir felsefî etkinlik olmaktadır.
Hedef kitlesi her seviyeden bütün insanlar olan erdemli bir din, söyleminin her yerinde teorik ifade biçimlerini kullanmasa bile, felsefenin ulaşmaya çalıştığı hakikati tebliğ etmekteydi. Açıkçası din ile felsefenin mevzuları aynıydı: Tanrı, âlem, insan ve bunlar arasındaki münasebetler.
Oryantasyon, meşrıkî bir yönelişi, zihnî alışkanlık ve uyumu ve nihayet istikamet fikrini işaret eden bir kavramdır.
Her şeyden önce hareket halindeki bir kültürde felsefî faaliyete daima ihtiyaç duyulur.
20 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.