Arınmak
"Felsefe Taşı'ni bulmak öyle kolay bir iş değildir. Simyacilar, madenleri aritan ateşi gözlemlemek için yıllarca laboratuvarlarına kapaniyorlardi. Ateşe bakmaya kendilerini öyle veriyorlardı ki vicdanlarinda dünya'nın bütün fani değerlerinden kurtulup ariniyorlardi. Ve sonunda, bir gün, madenleri aritmanin aslında kendilerini arındırmak olduğunu anliyorlardi."
Sayfa 102 - Can yayınları
Eğer insan arınmak isterse ve bu yolda çalışırsa, onu bundan yoksun bırakmak Allah'ın sünnetinden değildir. Allah ancak kendisini arındırmak niyetinde olmayan kişiyi arındırmak istemez…
Reklam
Eğer insan arınmak isterse ve bu yolda çalışırsa, onu bundan yoksun bırakmak Allah'ın sünnetinden değildir. Allah ancak kendisini arındırmak niyetinde olmayan kişiyi arındırmak istemez.
Sayfa 483Kitabı okudu
Dünya çok güzel, hayat çok güzel... Çirkin duygularla, zehirli ruhlarla, güzel dünyayı kirletmeye hakkımız yok. Ya temiz kalalım ya da arınmak için kendimizi terk edelim. Bu kadar. Beni özleyeceklere daima sevgimi yollayacağım. Ruhumu arındırmak üzere gidiyorum. Yine tertemiz olacağım. Sizi temiz bir kalple seveceğim ve sevgimi tertemiz göndereceğim. Hoşça kalın."
Sayfa 225Kitabı okudu
Nedir insanlığın aradığı? Nihai nokta nedir? Para, sağlık, sevmek, sevilmek... Bütün bunları istemesinin tek bir sebebi yok mu? Aslında mutluluğa ve huzura erişmeye çalışmıyor mu? Peki mutluluk bir şeylere sahip olmakla mı gelir, yoksa sahip olacak hiçbir şey istememekle mi? Belki de doğduğumuz günden itibaren bize bu öğretilmelidir. Bir şeylere
Nedir insanlığın aradığı? Nihai nokta nedir? Para, sağlık, sevmek, sevilmek... Bütün bunları istemesinin tek bir sebebi yok mu? Aslında mutluluğa ve huzura erişmeye çalışmıyor mu? Peki mutluluk bir şeylere sahip olmakla mı gelir, yoksa sahip olacak hiçbir şey istememekle mi? Belki de doğduğumuz günden itibaren bize bu öğretilmelidir. Bir şeylere sahip olma isteğinden arınmak. Bu keşke o kadar kolay olsa. Şimdi kendinizi üzerinizde kıyafetleriniz, ayağınızda ayakkabılarınız, elinizde çantanız, cebinizde cüzdanınız, yağmurlu bir havaysa şemsiyeniz, belki tek elinizde arabanızın anahtarı ile hayal edin. Ve şimdi de bunları tek tek bıraktığınızı düşünün. Anahtarı yakındaki bir masanın üzerine bırakın. Bırakın bırakın. Şemsiyenizi koyun. Cüzdanınızı cebinizden çıkartın ya da çantanızdan ve bir köşeye atın. Hâlâ orada mı diye dönüp bakmayın bile. İlk kurtulmanız gereken endişe bu. Sonra ceketinizi çıkartın, kıyafetleriniz, ayakkabılarınız. Kat kat soyunun; düşünün ki görünmeyen bir el hepsini aldı ve yok oldu. Artık bir siz varsınız. Bir de düşünceleriniz. İşte Epiktetos’un az çok yapmaya çalıştığı şey budur. Sizi sahip olduğunuz her şeyden arındırmak
Reklam