Kitap, bir tiyatro öğrencisi olan Oliver'ın 10 sene kaldığı cezaevinden çıkması ve suçlu bulunduğu olayın komiseri ile olan konuşmalarla başlıyor. Kitapta bir cinayet işleneceğini biliyoruz ama kimin öleceğini kitabın ilk çeyreğinin sonlarına doğru ancak öğreniyoruz. Ne katil ne de maktul bize başında verilmiyor.
Sanırım kitabı en iyi
Mutluluk sadece önemli sandığımız seçimlerde mi gizli? Yanlış giden her detayın sorumlusu gerçekten biz miyiz? Hayatı yaşanır kılan ne? Yanlış bir karar insanın tüm hayatına mal olabilir mi?
Arka kapak yazısından ;
“Evlenip aynı çatı altında yaşıyorlar diye karı koca olur mu insanlar? Aynı ana babadan oldular diye birbirlerine sahiden kardeş olur mu çocuklar? Yıllar kalbini dağlasa da içlerindeki o kor söner mi aşıkların?
Her şeyi aşikar olanların sakladıkları sırlar daha mı çoktur?”
İNGİLİZ HASTA-MICHAEL ONDAATJE,312 sayfa
“Toskana’nın büyülü atmosferinden,çöl güneşi altında yolculuklara,İngiltere’nin serin yeşilliğine,Hindistan’ın renkli keşmekeşine uzanan unutulmaz bir hikaye.”
Diyor kitap arka kapak alıntısı.Bu madalyonun ön yüzü,buna bir de arka yüzünü yani ;savaşın insan psikolojisi üzerinde bıraktığı derin
José Saramago'mla ilgili bir yazı okuduğunuzda eğer altında adım yazıyorsa, fazlasıyla öznel ve çok da tarafsız olamayan bir değerlendirme okuyacağınızı baştan söyleyeyim. Ama bu ülkede, belki de gezegende onu benden çok seven kimse olduğuna inanmıyorum. Körlük kitabıyla tanışıp, geç keşfettiğim, onunla tanışmadan geçen ömrü boşuna
Önce La Diyelim kitabıyla başlamak istedim. Çünkü "Lâ" demek "hayır; yok; reddetmek" demektir. İmanın başı; insanın kendi heva, heves, nefsî arzularının, nefsinin diktiği bütün putları, tabiri caizse bir "Lâ" balyozuyla paramparça etmektir. Bunu yapmazsak, istersek