Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
" Birçoğumuzun yüzeyde görünmeyen, çok daha derinlere batmış dikenleri vardır. Çok uzun zaman önce battıkları için artık görülmez hale gelseler de hala oradalardır. Cımbızlarımızı alıp derinlere dalmak ve dikenlerimizi aramak için ise hiçbir zaman geç değildir. "
Artık bize köleleştirilmiş halklardan ve onların özgürlüğe olan düşkünlüklerinden söz etmeyin; tiranlar çok geç katledildiler: en büyük özürleri de budur.
Reklam
“Bir adamın babam olması için artık çok geç.”
Sayfa 68 - Yapı kredi yayınlarıKitabı okuyor
Günümüzde insanlar, basit bir sağduyu yüzünden ölüyorlar... Ve artık çok geç olduğunda, hayatta pişman olunmayan tek şeyin hatalar olduğunu keşfediyorlar.
Kader daima dışarıdan ruha temas etmeden çok önce kişinin ruhunda ve bedeninde dolaşmaya başlar. Kendinin farkına varmak, kendini savunmaktır ve çoğu zaman bu boşunadır. Ancak insan bütün bunları fark ettiğinde zaten artık her şey için geç olmuş demektir.
Hep geç olucak.
"Ey genç kız, kendini yine suya at da her ikimizi kurtarma şansına bir kez daha ereyim!" Bir kez daha, ha, amma ihtiyatsızlık! Ya söylediklerimizi hemen kabul ediverirlerse, üstat? O zaman dediğimizi yerine getirmek gerekir. Brr!.. Su ne kadar da soğuk! Ama yüreğimizi ferah tutalım! Artık çok geç, her zaman hep geç olacak. Çok şükür ki öyle!
Reklam
Kendini seven biri er ya da geç sevgi ile dolmaya başlar. Kendine güvenen kişi, kimseden şüphe edemez; hatta onu aldatacak olanlardan ve onu çoktan aldatmış olanlardan bile. Evet, onlardan şüphe bile edemez çünkü artık güvenin her şeyden çok daha değerli olduğunu biliyordur.
Sayfa 53 - ButikKitabı okuyor
Kader daima, dışarıdan ruha temas etmeden çok önce kişinin ruhunda ve bedeninde dolaşmaya başlar. Kendinin farkına varmak, kendini savunmaktır ve çoğu zaman bu boşunadır. Ancak insan bütün bunları fark ettiğinde, zaten artık her şey için geç olmuş demektir.
"Senin hayatında varlığımla yokluğum arasında bir fark var mı emin olamıyorum ve inan bana bu çok kötü bir his." "Ne demek istiyorsun Firuzan?" diye karşılık verdim. "Çözdükçe dolanan bir düğüm gibisin, kendi içinde karmakarışık. Acılardan, kaygılardan bir hırka yapmış sırtına geçirmişsin, bir türlü çıkarmıyorsun. Ben hep senin gözlerinin içine bakıyorum, farkında mısın? Oysa sen sürekli tek kişilik hikâyelerle sürdürüyorsun hayatını, bunun benim için ne kadar kırıcı olduğunu bile göremiyorsun. Üstelik gel benim yaralarımı gör demiyorum sana, içindeki yaraları bana da göster, birlikte bakalım diyorum. Bunu bile yapmıyorsun. Bu kadar yakınındayken, bu kadar uzak olmanın beni kırdığının farkında değilsin, çünkü hep kendine bakıyorsun. Seni tanımasam bencilin biri olduğunu söyleyeceğim. Dilim varmıyor, böyle biri olmadığını biliyorum. Bir kere benim tarafımdan bakmayı dene, uçurumun kenarında duruyorum. Senin yalnızlığının kıyısında. Beni yanına almıyorsun, benim yanıma da gelmiyorsun. Çok sevdiğin bir ayakkabının ayaklarını vurması gibi, bir gün açılacak ve artık acıtmayacak diyorsun, her seferinde yara bere içinde eve dönüyorsun."
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.