Bulabildiğim en beyefendi cümlelerimle anlatıyorum derdimi:
Edirne'den Kars'a kadar ifadesiyle büyük ve bütün bir vatan coğrafyasını kastettiğini zanneden politikacının ufkunu,
“Diplomasi var, reel politik var, uluslararası hukuk var hangi çağda yaşıyoruz efendim” diyen çokbilmişlerin monşer artığı aklını,
“Amerika müsaade etmeden biz hiç bir şey yapamayız” cümlesini, itikâdının esası yapmış şahsiyetsizlik âbidelerinin Allah'ın kudretine olan imansızlığını,
“O işler öyle hamâsetle olmuyor hocam sen işine bak” diyen mecaz fakiri düz mantık malulü çekirgelerin ergenlik sivilceli ukalalığını…
Allah'a havâle ediyorum.
Haddini hududunu bil, diyorlar bize.
Haddimizi biliyoruz biz de tam üç asırdır.
Yeter artık,
Biraz da hududumuzu bilelim!
Türkümüzü hasretle söyleyen yer de bizimdir, türküsünü hüzünle söylediğimiz yerler de bizim!