JULIET
Git, git buradan hemen. Gelmeyeceğim ben.
(Rahip çıkar.)
Bu da ne? Canım sevgilimin avucunda bir şişe!
Demek ki zehirden sevgilimin bu vakitsiz ölümü.
Cimri! Hepsini içmiş, bir damla bile
Bırakmadın demek kavuşabilmem için sana?
Öyleyse dudaklarından öperim,
Orada bir parça zehir kalmıştır belki;
Bir zamanlar hayat veren dudakların
Bu kez son versin hayatıma.
(Öper.)
Sıcakmış dudakların hâlâ.
Çok sıkıntı çekeceksin alışmak için bana,
yaban ve yapyalnız ruhuma benim, kaçıran adıma herkesi.
Kaç kez yandığını gördük yıldızın öpünce gözlerinden birbirimizin
″Sen yol kenarında bulduğum parlak bir penisin. Sen tuzdan veya uzun bir gece yürüyüşünün sonundaki aydan daha değerlisin. Sen ağzımdaki tatlı şarap, genzimdeki şarkı, yüreğimdeki kahkahasın.″