Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Çöldeki yabani otlar yaşar, Oysa bahar çiçekleri çabucak solar. Ne zarafet, ne asalet, ne trajedi!
Osmanlı İmparatorluğu camiası dahilinde fiilen ve tarihen anasır-ı hakim [hakim unsur] olan Türklerin safiyet-i ırkiyesini [ırki saflığını] ve her türlü hususiyetlerini muhafaza etmek için teşkilat yapmalarından daha tabii bir şey tasavvur olunamazdı. Lakin bu teşebbüsler diğer milletlerin sütünü sağmak değil de kanını emmek derecesine varmamalıydı. Paşa Hazretleri! ırk safiyeti ve o ırkın hususiyetlerini muhafaza endişesi hulki, necip ve şayan-ı hürmet [hürmete layık] bir his ve fikirdir. Irklar için bu, bir mümtaziyet [ayrıcalık] ve icab-ı asalettir [asalet nedenidir]. Bu his değil insanlarda hatta hayvanlarda bile mevcuttur. Bilirsiniz ki asil atlar adi atlarla çiftleşmezler. Aileler izdivaçlarda küfü denilen bir mefhuma dikkat ederler. Almanların bugün yapmak istedikleri sterilizasyondan maksat, Alman ırkının Aryen havas ve hususiyetini muhafaza edebilmesi için hariçten Alman kanına ecnebi kanının karıştırılmamasını temindir.
Reklam
Asalet gerçekten doğuştan geliyor. O küçücük hayvan kendinden emin adımlarla o kadar mağrur yürüyor ki, hayran olmamak elde değil.
Ah nerde...
Dört şey eksik olmasın sizden; zeka ve asalet, cömertlik ve iyilikseverlik. Dört şey uzak olsun sizden; iradesizlik ve namerttir, cimrilik ve kötülcülük.
"Bu dünyada güzellik bir hayal, sezgi bir efsane, asalet ve zarafet, insanın üstünde hafif bir cilaydı."
Asalet varoluşun yadsınmasındadır, harap olmuş manzaralara tepeden bakan bir tebessümdedir yalnızca.
Sayfa 13 - Metis Yayınları/11. BasımKitabı okudu
Reklam
1924 yılında vatanlarını terk etmek zorunda bırakılan hanedan aza ve mensuplarının her biri romanlara konu olacak maceralar yaşadılar. Hayatlarını sürdürebilmek için yâd ellerde yokluk, yoksulluk, zorluk içinde çile çekerken Osmanlı Hanedanı olmanın bilinciyle asalet ve onurlarını korumayı bildiler.
Bizde asalet ahlak ile belirlenir; parayla, mevki ve makamla, madalya ile değil.
hayat bu, asalet filan dinlemiyor!..
Sayfa 933 - Can Sanat YayınlarıKitabı okudu
Çöldeki yabani otlar yaşar, oysa bahar çiçekleri çabucak solar. Ne zarafet, ne asalet, ne trajedi!
Sayfa 224Kitabı okudu
Reklam
Yahudi ahlakının yaşama hakkı yoktur. Melezleşme medeniyeti parçalar 2/2
Herhangi bir ahlak, kendinden daha yüksek bir ahlakı müdafaa eden bir ırk için tehlike arz ediyorsa, ırkçılık o ahlakın, hayat hakkını kabul etmez. Çünkü melezleşmeyle istila edilecek bir dünyada, güzellik ve asalet hakkındaki bütün düşünceler ve insaniyetin geleceği hakkında bütün ümitler ebediyen kaybolur. Kültür ve medeniyet, bu dünya üzerinde üstün milletin varlığına ayrılmak kabul etmez bir şekilde bağlanmıştır. Bu hususun ortadan kalkması dünya üzerine bir barbarlık devrinin karanlık örtülerini çekecektir. Medeniyeti meydana getiren ve ellerinde tutanların kökünü kazımak, cinayetlerin en iğrencidir. Tanrı'nın en büyük eserine tecavüze cesaret eden kimse Tanrı'ya küfrederek, Cennetin elden kaçırılmasına yardımcı olur.
Sayfa 179Kitabı okudu
Bir kalp, sevmek için mutlak servete ve asalete mi muhtaçtır? Bence en hakiki ikbal, ruhun gördüğü iki güzel göz; en büyük servet, kalbin hissini gösteren gül renginde dudaklardan akseden tebessümdür. Güzellikten büyük asalet, temiz kalpten büyük bir servet mi olur?
Yahudi...
Yahudi, devletleri ekonomik olarak sarsarak sosyal girişimleri eline geçirmektedir. Yahudi, her türlü savunmanın ve milli direnişin dayandığı temelleri yıkmaktadır. Milletin tarihini ve geçmişini gözden düşürmektedir. Sanata, edebiyata el atmakta, doğal duyguları aldatmaktadır. Bütün güzellik, asalet, ağırbaşlılık, hayır kavramlarını darmadağın etmektedir. Sonunda Yahudi, dini ve ahlakı komik ve basit bir hale sokar. Örf ve adetleri ölü, modası geçmiş ve köhnemiş şeyler olarak gösterir. Böylede bir milletin hayatı uğruna mücadele edeceği son dayanaklarını da ortadan kaldırır.
Sayfa 132Kitabı okudu
Evlilik hakkında bir bahis
'' - Evlilik için lazım olan asalet ve ikbal değilmidir? -Hayır anneciğim. Güzellik ve namus... Sevgide çoğunlukla bunların ardından gelir. ''
Kişi lakabı ile anılır. Eskiden Anadolu'da buna çok önem verilirdi. Herkes ailesi, sülalesi, lakabı ile bilinirdi. Toprakyiyenler, Yılanoynatanlar vb. gibi ilk bakışta garip, hatta komik lakaplar da vardır ama, bunların mutlaka bir sebebi vardır. Bizde asalet Avrupa'daki gi­ bi sınıf ayrımına dayanmaz. Aristokrasi, Burjuvazi, Feodal Beyler falan yoktur. Bizde asalet ahlak ile belir­lenir; parayla, mevki ve makamla, madalya ile değil. Adam zengindir lakin makbul sayılmaz; bilinir ki bu zenginliğe haram bulaşmıştır.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.