Sebastian Lindstrom bu hikayenin duygusuz kötü adamı. Lindstrom Şirketi’nin CEO’su ve şirketin yaptığı gala gecesinde Camille’yi gördüğü anda kendisine ait olduğunu anlamıştı. Ama bir erkek arkadaşı vardı onun İçin önemsiz ama Camille için beyaz atlı prensti. Ama sorun yoktu çünkü Camille’i gördüğü anda planlarını uygulamaya başlamıştı. Galada
Serinin üçüncü kitabında Fosfer ve Talia karakterlerini okumak çok güzeldi. İkinci şansları her zaman çok sevmişimdir. Serinin devam kitapları da umarım bir an önce gelir kardeşleri okumak gerçekten çok keyifli.
Talia doğup büyüdüğü kasaba da asistan doktor olarak çalışıyor uzmanlığına çok az bir süre kaldığının farkında ama sanki çevresinde sadece o farkındaymış gibi hissetmekten kendini alamıyordu. Burada ki insanlar onu tanıdıkları İçin onu sanki Doktor Eden olarak görmemekte ısrar ediyorlardı. Kendi iş başarısındaki azmini ve görüşlerini gerçekten çok sevdim.
7 yıl önce erkek arkadaşının ve en yakın arkadaşı Vivienne’in ihanetiyle büyük bir sarsıntı yaşamıştı. İkisinin ani evliliğinden sonra orada kalp kırıklığı İle ayrılmıştı ve aradan geçen o kadar yıl sonra onu ne kadar sevse de onunla ilgili hiç araştırma yapmamıştı. Ve şimdi Fosfer Madden eşinden boşanmış bekar bir baba olarak Talia’nın kalbini yeniden kazanmak İçin Quincy’ye taşınmıştı.
Foster Madden orta siklet dünya şampiyonuydu genç yaşında bazı hırsları onun sevgisinin önüne geçmek zorunda bırakmıştı ve en güvendiği onu dipten çıkaran bir adamın ihaneti ile dünyası yıkılmıştı. Vivienne ile evlenmişti evet ama buna mecbur kalmıştı. Arko’nun tehditleri üzerinde 7 yıl bir yaşam sürmüştü ve o ölür ölmez kızından boşanmıştı. Vivi onun İçin her zaman iyi bir arkadaş olarak kalacaktı asla bir eş olmamışlardı ama onun da kendisi ile ilgili sırları vardı. Ve bunu Talia’ya kendisi anlatacaktı. Uzun bir aradan sonra pes etmeden sevdiği kadın için sonuna kadar savaşacaktı.
Garnet OvasıDevney Perry · Ren Kitap · 0318 okunma
Sloan, daha çocuk yaşta kendi ayakları üzerinde durmaya çalışmış bir kadın annesi uyuşturucu bağımlısı ve ilgisiz bir ebeveyndi. Bakması gereken iki kardeşi var. Ama birisi ne yazık ki talihsiz bir kaza sonucu ölmüştür. Şimdi bakması gereken bir kardeşi var ve kardeşi Stephen Otizim’li bir çocuktu bu yüzden güzel bir bakım evindeydi. Onu
Bu kitabı serinin diğer kitaplarından daha çok sevdim diyebilirim. Harikaydı! Muhteşemdi! Özellikle sona yaklaştığımızda dehşet olaylar oldu ve asıl olaylar bu kitaptan sonra başlayacak hissine kapıldım. Poppy gerçekten her geçen gün gücünün daha çok farkına vardı ve özler onun içerisinde adeta daha fazla güçlenmesine neden oldu. Bu kitabın en
Her sayfasında ayrı bir kriz geçirdim öyle böyle değil Fallon’un hareketleri öyle mantıksızdı ki anlatamam böyle güzel bir kurgu ana karakter tarafından nasıl berbat edilir hâlâ şaşkınım. Sadece son 50 sayfasında hareketlilik vardı. Fallon aslında korkusuz bir karakter ama mantığı bir çocuk gibi sürekli Lorcan’a hakaret edip tepeden bir bakış
Çınar, babası ile olan konuşmasından sonra Elisa ile arasına onu korumak için mesafe koymak ister. Babasının şüphesiz ona zarar verebileceğini düşünüyordu. Ailenin açığa çıkan sırları Elisa’yı tehdit olarak gösteriyordu babasının aksine kız kardeşi Duru Elisan’ın güvenilir bir insan olduğunu biliyordu. Ama Çınar içinde bulunduğu durum yüzünden