293 syf.
·
Not rated
Küçüklüğünden beri hissettiği suçluluk, özgüvensizlik, yalnızlık ve dışlanma duygularına Deborah’ın zihni bir savunma mekanizması geliştirir: Şizofreni. Duvarları demir parmaklıklara bezenmiş akıl hastanesine bırakıldığında, asıl yolculuğu başlar Debby’nin. Her bir deli, sabahları iç dünyalarının karanlığına; geceleri, acı veren sıkı iplerin kollarına hapsolmaktadır çünkü. “Dünyada yaşayanlar için, pencerelerden içeriye gün ışığı sızıyordu ama bu ışığın parıltısı ve sıcaklığı algılayamayacağı kadar uzaktı ona. Onu çevreleyen hava hâlâ soğuk ve karanlıktı. Acı kaynağı, etini yakan ateş değil, işte bu sonsuz yabancılaşmaydı.” Buna rağmen hepsi dış dünya denen düşmandan ve onun yargılamalarından uzak, nispeten huzur içinde yaşayıp gitmektedir. Ta ki, küçücük bir “belki” Debby’nin ruhunda filizlenene kadar. “Tanrım, işkencelerini çok kurnazca yapıyorlar!” “İplerle bağlamalarını mı kastediyorsun?” “Umudu kastediyorum!” Yer yer ağladığım, yer yer kendimi Debby‘de bulduğum, bana “belki de herkes biraz delidir” diye düşündüren bir kitaptı. Olay romanlarındansa kişinin iç dünyasını merkeze alan kitapları okumayı seven herkese şiddetle öneririm.
Sana Gül Bahçesi Vadetmedim
Sana Gül Bahçesi VadetmedimJoanne Greenberg · Metis Yayınları · 202114.1k okunma
120 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 5 days
Yalnızlık
Ateşler
Ateşler
Yalnızlık... onların inandığı gibi inanmıyorum, onların yaşadığı gibi yaşamıyorum, onların sevdiği gibi sevmiyorum... Onların öldüğü gibi öleceğim... ... UÇAKTA, senin yanındayken, tehlikeden korkmuyorum artık. İnsan tek başına ölür ancak. ... Ve bi de Pyrrhus'un Andromakhe'ye söylediği ünlü söz var: "Yaktığımdan daha büyük ateşlerde yandım..." Yorgun bir hayvanım, alevden bir kırbaç böğrüme iniyor. Şairlerin metaforlarının asıl anlamını buldum. Her gece kendi kanımın yangınında uyanıyorum.
Ateşler
AteşlerMarguerite Yourcenar · Metis Yayınları · 2021218 okunma
Reklam
74 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Merhabalar Bugün sizlere #emrahturap kaleminden çıkan @elpisyayin larının bizlerle buluşturduğu #bazışeylerhakkında eseri ile geldim. Eserde geçen 7 bölüm yazarın hayata karşı bakış açısından notlar şeklinde ilerliyor. Konuların temasını; acı, yalnızlık, mutsuzluk, nefret, yazmak, sevgi unsurları oluşturuyor. Herbir başlık beni etkiledi ve birçok notlar çıkardım. Gönülden tavsiye ederim, başlıklar altında bizlere sunulan birkaç yer bırakıyorum, dilerim sizlere de iyi gelsin Mutsuzluğun altın çağında: "Mutsuz olduğumuz her yerden kaçmak isteriz fakat bu kaçışlar genellikle başarısızlıkla son bulur. Çünkü mutsuzluğumuzun asıl nedeni bulunduğumuz yer değil, olduğumuz kişidir." Sevginin karanlık yüzü bölümünde: "Nefret ve sevgi aynı maddedir. Bu madde ısınır ise sevgiye, soğur ise nefrete dönüşür." Evde olmanın öğrettikleri bölümünde: "Her şey ışığa ihtiyaç duyar yalnızca düşünceler karanlıkta olgunlaşır." Yolda olmanın öğrettikleri bölümünde; "Acı çektikçe belirginleşiyor insan, var olmak böyle başlıyor." Eve dönmenin öğrettikleri bölümünde; "Hayatımızdaki zorlukların çoğu daha kolayı seçmemizin sonucudur." Yazmak ve yaşamak hakkında bölümünde; "İçimizdeki acı büyük artık içimizi sığmadığında dışarı çıkmak ister. İşte bu yazmanın doğuşudur." Dibe vurmanın öğrettikleri bölümünde; "Kendimizle savaşmadan kendimizi yenmeden doğru insan olamayız." ~ @aylinin_kitaplari
Bazı Şeyler Hakkında
Bazı Şeyler HakkındaEmrah Turap · Elpis Yayınları · 20243 okunma
176 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Herkese merhabaa! :) Bugün size hikâyesiyle beni derinden etkileyen
Zamanın Yankısı
Zamanın Yankısı
kitabından söz etmek istiyorum. Zamanın Yankısı’nda, yalnızlık, anlaşılma arzusu, takıntılar, travmalar, fedakarlıklar ve hayatımızın bir barçası olan daha bir çok şeyi, Eser isimli gencin çocukluğundan yetişkinliğe uzanan hüzünlü hayat yolculuğunda yaşadıkları
Zamanın Yankısı
Zamanın YankısıSerdar Çatak · Martı Yayınları · 202435 okunma
101 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
Osamu Dazai'nin " İnsanlığımı yititirken" den sonraki okuduğum ikinci kitabı. Olaylar Kazuko ve ailesi etrafında şekillenmekte. Soylu ve varlıklı olan bu aile tüm bunları kaybederek bir yaşam sürmeye başlar. Baba zaten ölmüştür,anne hastalıkla cebelleşerek vefat eder , kız kardeş eşini kaybeden, çocuğunu doğumda kaybeden kardeşi için endilesşeliyken abi ise sürekli hüzünlü bi halde intiharı kurgular. Kahramanlar ve kurgular aşağı yukarı böyleyken eserde gördüğüm kadarıyla Osamu Dazai kendisinden esintilerle kitabını, karakterlerini süslemiştir. İntihar duygu durumunu bu kadar kurgulamayan bir birey bu denli eserinde işleyemez. Eser esasen trajik bir tarzda. Hemen hemen çoğu yerde yalnızlık , ve ölüm temaları serpiştirilmiş. Ayrıca eserde siyasi görüş ve ahlaki yönden boşvermişlik gibi konulara da yer yer değinilmiş. Baştan beri asıl vurgulanan ise intihar meselesi. Osamu Dazai sürekli bunu kendi içinde kurmuş, planlamış, ölmüş, biçmiş ki bunun taslağı olarak da bu eseri kanıtı olarak gördüm açıkçası. Bu kitaptan yaklaşık bir yıl sonra ise metresi ile birlikte boğazdan atlayarak intihar etmesi de bu düşüncemi doğruluyor. Yaşama sebebi olmayan insan ölmeye sebep bulmuştur çoktan... Çok acı bi eser, bu düşünceyi ömrü boyunca bir kez dahi düşünmeyen insanlar için sıkıcı gelebilir hiç kapağını dahi kaldırmayın. Ancak bu tarz düşünceye sahip bi insanın duygu durumunu merak edenler bi çırpıda okunacak hisler silsilesi için şimdiden hüzünlü okumalar.
Batan Güneş
Batan GüneşOsamu Dazai · Yapı Kredi Yayınları · 19952,621 okunma
416 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Psikolojik tahlilleriyle, ruhsal çözümlemeleriyle, duyguduruma yönelişiyle, birbirinden etkili iç monologlarla, karakterlerin bizi başarıyla iç dünyasına çekmesiyle çok çok iyi bir okumadan geldim sevgili okurlar! Evet, Peyami Safa'nın son romanı olan "Yalnızız"ı harika buldum. Pek çok Peyami Safa eseri okudum; ancak bana göre
Yalnızız
YalnızızPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 202321.7k okunma
Reklam
104 syf.
10/10 puan verdi
Yalnızlığın yansıması // Fikret Dağlı ...Yalnızlık, insanın iç dünyasında dolaşan, zamanla ve yavaşça çoğalan bir gölge gibidir. Bu gölge, bazen sessizlikle, bazen de kalabalıklar arasında gizlice ya kılınan bir fısıldıyor kendini hissettirir. Yalnızlık, insanın kendi varlığıyla baş başa kaldığı, düşüncelerin, duyguların ve anıların içsel bir yolculuğa dönüştüğü bir süreçtir. Bu yolculuk bazen de içsel bir savaşın ortasına atar insanı. Yalnızlığı merkezine alarak insanın karmaşık duygusal labirentlerinde bir yolculuğa çıkarmayı hedefledim diyor kitabın şahane bulduğum önsözünde yazarımız #FkretDağlı #yalnızlığınyansıması Birbirinden farklı iki hayat, iki farklı karakter, iki ıssız yürek Profesör Adem ve İsa... İki farklı insan... yolları bir sahilde kesiştiğinde ortak da bir noktaları vardı, yalnızlık...Asıl hikaye şimdi başlıyor, birbirlerinin yalnızlığını giderebilecekler mi, yoksa kendi yalnızlıklarında kayıp mi olacaklar? Neler yaşadılar, neler konuştular, nasıl birbirlerine ayna oldu bu iki insan. "Peki, benzer yönlerimiz nedir"? dedi. "Yalnızlığımız" "Peki, Yalnızlık da paylaşılabilir miydi"? İnceden gelen ve şaşırtan bir son... kitap son derece akıcı, sade dili ve psikolojik gözlemleriyle de takdir ettiğim bir kalem ve kurgu;
Yalnızlığın Yansıması
Yalnızlığın YansımasıFikret Dağlı · Salon Yayınları · 202425 okunma
80 syf.
7/10 puan verdi
Bjørn Hansen Üçlemesi Üzerine
Uzun zamandır övgü dolu yazılar, tanıtımlar okuduğum Bjørn Hansen Üçlemesini nihayet okudum. Norveç’in önemli yazarlarından Dag Solstad tarafından yazılan ince sayılabilecek kitaplardan oluşuyor üçleme. İsimlerinin içerikleriyle bir ilgisi olduğu düşüncesindeydim ama yokmuş. Dag Solstad’ın kitaplarının sırasına göre isimlendirilmişler. İsimleri ve
Bjørn Hansen’e Dair Üçüncü ve Son Roman
Bjørn Hansen’e Dair Üçüncü ve Son RomanDag Solstad · Yapı Kredi Yayınları · 202473 okunma
192 syf.
·
Not rated
·
Read in 10 days
Hepimiz bir zaman C. olmadık mı?
Daha önce Yusuf Atılgan'ın Anayurt Oteli'ni okumuştum. Yazarın diline az da olsa hakimdim. Farklı bir üslubu var. Kitabın bir kısmında sayfalarca altını çizdiğim kısımlar oldu. Yazar sade ve akıcı bir dil kullanarak karakterin iç dünyasını ve çevresiyle ilişkisini detaylıca aktarıyor. Asıl tema olan yalnızlık, yabancılık duygusunu hissediyorsunuz. Kahramanımız C.'nin iç dünyasındaki karmaşa okuyucuyu da kendine çekiyor ve kitap gayet akıcı bir şekilde ilerliyor. Aylak Adam işlediği temalar, varoluşsal sorunlar ve toplumsal eleştirileriyle kaliteli bir edebi eser. Sinema ve tiyatroya da defalarca kez uyarlanmış. Yusuf Atılgan uzun zaman sonra Türk edebiyatına tekrar dönmem için bir işaretti sanırım. Türk edebiyatı inanılmaz yeteneklerle dolu.
Aylak Adam
Aylak AdamYusuf Atılgan · Can Yayınları · 201959.9k okunma
282 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 10 hours
"Yaşayamadığımız hayatların yasını tutmak kolay. Başka yeteneklerimizi geliştirmiş, bazı teklifleri kabul etmiş olmayı dilemek kolay. Daha çok çalışmış, sevmeyi daha iyi becermiş, paramızı daha iyi idare etmiş, daha popüler biri olmuş, o gruptan ayrılmamış, Avustralya'ya gitmiş, kahve teklifini reddetmemiş ve daha çok yoga yapmış olmayı
Gece Yarısı Kütüphanesi
Gece Yarısı KütüphanesiMatt Haig · Domingo Yayınevi · 202155.4k okunma
889 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.