464 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 günde okudu
kelimelere hayat veren kadın
Nazan Bekiroğlu...... Kelimelere hayat veren kadın.... Kaleminde kendimi bulduğum ve her yazdığını içselleştirdiğim bir yazar. Çok etkilendiğim bir yazıyı okurken kendime şunu söylüyorum: " Yeryüzünde her insan aynı duyguları yaşıyor ama sanki tek biz yaşıyormuşuz gibi hissediyoruz çoğu zaman. Sadece bizim yaşadığımızı hissettiğimiz o derin
Yerli Yersiz Cümleler
Yerli Yersiz CümlelerNazan Bekiroğlu · Timaş Yayınları · 20171,373 okunma
420 syf.
·
Puan vermedi
#okudumbitti köşemizde bugün #aşk var… Benim zamanımla aşkın zamanının kesişmesiydi bir nevi bu kitap… Çok kitap okudum ben, çok şarkı dinledim, çok filmde dizide aradım içten içe bildiğim o aşkı… Nereden bildiğimi bilmediğim, neye benzediğini bilmediğim o aşkı çok aradım.. Sadece bir histen ibaretti.. Bildiğim ama unuttuğum bir şey gibiydi..
Aşk
AşkElif Şafak · Doğan Kitap · 200967,6bin okunma
Reklam
Aklından bir katedral tut, beni bahçesine gömsünler.
Kimseler anlamaz beni, ihtimal tek sen anlarsın. Sen nerdesin, ben nerdeyim, ne içtim böyle ne tuhaf... Ne çok tuhaf dedim; oysa hiç sevmem tuhaf lafını... Bu bile tuhaf işte hadi sen bi’ katedral tut; Katedraller bazen müze anlamına gelir. Seni seviyorum ben biliyorsun değil mi? Her şey geçer aşk kalır, sen bilmezsen Rabbim bilir.
Ali Lidar
Ali Lidar
Kadınlar şiirlerle dolu aşklar hayal ederler, evet, yüzde bilmem ne kadar, her halde çoğunluğu oluşturacak kadın beyinlerinin içinde böyle açık lâcivert bir gökyüzünün üstünde altın gülüşlerle sevda rüyaları vardır; fakat bu rüya işte yalnız oraya, o mini mini beyinlerin bulutlarına özgüdür. Hayatta, aşk hayatında, kadınlara şiirden bahsederseniz ne yaparlar, bilir misiniz? Gülerler ve içlerinden, hatta belki açıktan açığa «Ahmak!» derler... Şiir? Lâkin azizim, bu senin dediğin şey on beş yaşında pek iyidir. O zaman ağaçlarının arkasından parça parça güneşler akan sık ormanlarda gezintiler düşünülür, mehtap gecelerinde sandalın kürekleri bırakılarak denizin ezgileriyle gökyüzünün çiçekleri arasında sonsuzluk kadar uzayacak kendinden geçmeler hayal olunur...Fakat aşk, asıl aşk, gerçek hayatta aşk, bunların hiç biri değildir. Bunlar kadınları bir müddet belki aldatır, bir kere, iki kere, nihayet üç kere, bu rüyalarla eğlenirler ama dördüncüsünde asla...Bütün o şiirine asılıp kalan kadınlar, sonunda onu bulamıyarak, çünkü o mümkün değil bulunamaz, bulamamak hüsranını ve hatta ihtimal bir gün bulmak ümidini saklamakla beraber aşkta asıl bulunan şeyi ararlar: Gerçek...Evet, bütün maddiliğiyle, o şiirlerden, hülyalardan, çiçeklerden soyutlanmış gerçek!. .
İbrahim Sadri
Öyle Mi Buraya kadar öyle mi? Akşamın son vapuruyla Çekip giderken ellerimden Anılarımdan düşeceğim seni, öyle mi? Böyle bırakmak ne kolay dalgalara şarkımızı Yarın yok artık, ben de yokum, öyle mi? Bir liman, bir ada, ıhlamur çiçekleri Bir adam, kör olası bir yaz bitti, öyle mi? Yazılmamış mektuplar Sağ yanımda yaş tütün kokusu Boyuna bir ağrı
Bir Yitişten Sonra
I Hangi adalardan topladıktı bu taşları Bir öğleüstü, girip de Pan kılığına. Hani İçimizde o baş dönmesi. Güney bulantısı Parmaklarımız bir balık sürüsü kıvraklığında Ve ayaklarımız kokulu otlar arasında Başımızda Minos Kralının büyülü tacı Deyin bana, ey zümrüdüanka, ishak kuşu, ebabil Ey kayalar okyanusu, kartal yuvaları Deyin bana, hangi
Sayfa 64 - Yapı Kredi Yayınları, 1. baskıKitabı okudu
Reklam
160 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
22 günde okudu
Bu kitap yaklaşık 3 4 yıldır kitaplığımdaydı okurum diye birkaç kitapla beraber sinav haftasına yakın bir zamanda almıştım bir türlü sıra gelmemişti bu kitaba. Ne zaman okumak istesem hep bir engel çıktı ya da ben okumak istemedim belki de fazla popüler olmasındandı.Sürekli storylerde gördükçe kitabın bu fazla popülerliği beni başka kitaplara
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021316,5bin okunma
İşte başlangıç noktası. Peki, öyle olsun! Artık her şey çok güzel, yalnız dinleyin. Siz oturmuş ağlarken kendi kendime düşündüm (ah, izin verirseniz bunu da söyleyeyim, evet, düşündüm!), düşündüm ve (elbette imkânı yoktu Nastyenka) düşündüm de siz... belki de tamamen başka bir nedenle onu artık sevmiyorsunuzdur. Öyleyse -bunu dün de, üçüncü günün
Sayfa 54 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
110 syf.
10/10 puan verdi
"Ölüm düşüncesi bana acı vermiyor. Hakaretten korkarım ben. Bütün isteğim öldükten sonra aleyhime bir şey söylemesinler. Ne söyleyeceklerse şimdi, yaşarken soylesinler ki ben cevabını verebileyim." İlhami Bekir Tez'in dört kitabını okudum daha önce sırasıyla:
Mektup Var İlhami Bekir'den
Mektup Var İlhami Bekir'denRefik Durbaş · Piya Kitaplığı · 19971 okunma
“Çocuk sevgisinde biraz aşk, sevgiliyi sevmekte biraz acıma var mı?” “Biraz değil, birçok var. Hani kendi kendimizi gizliden severiz ya... Sizden bir şey, bir canlı koparıyor. Bu canlı parça, ilk zamanlar, ilk zamanlar değil uzun zamanlar, hatta 90 yaşına da gelse, sizin için gene küçücük, akılsız, kendisini korumaya gücü yetmez bir şey oluyor. Sözgelimi çok beğenerek aldığınız, henüz bırakmaya değil, her tarafına bakmaya bile fırsat bulamadığınız bir dantel, bir fildişi heykelcik... İşte böyle kırılacak, örselenecek bir şey düşünün. Karşınızdakiler onu sevseler, beğenseler de, sizin o anda verdiğiniz değeri veremezler. Gene de ellerine alıp bakmak isterler. İşte bu sırada, “Düşürecekler, bozacaklar, mahvedecekler!” diye içinize bir titreme gelir ya...” “Anlıyorum” “Bütün gerçek sevgilerde bence işte bu duygu oluyor. Son derece bencil... Son derece insanca bir şey... İnsancıl ama, son derece de barbar, hayvanca... Ben sevdiklerime karşı böyleyim. Ölünceye kadar da korkarım böyle kalacağım... Anormal, evet...”
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.