260 syf.
·
Not rated
Hassasiyet Sanatı
“Gönül gözü görmeyince hiç baş gözü görmeyiser"
Yunus Emre
Yunus Emre
** Söze nasıl başlanır diye söze girmek klişe olmasının yanı sıra uhdesinde ufak bir yalan barındırdığı da söylenebilir. Çünkü sözün hangi yolla neşet edeceği içten içe bilinir ve fakat esasında zaman kazanma amaçlanır. Bu kazanım söz sahibinin cümleleri toparlamasından ziyade söz
Aşk Estetiği
Aşk EstetiğiBeşir Ayvazoğlu · Kapı Yayınları · 2013490 okunma
430 syf.
9/10 puan verdi
belleğin yaratıcı gücüyle yeniden canlandırılan bir geçmiş…
Marcel proust, Kitabın birinci bölümünde geçmiş, şimdi ve gelecek arasında sürekli gidip gelerek, zaman dizilimini ve ilerleyişi yeniden ortaya koyuyor.Romanın başkahramanı bu bölümde tanıtıyor Proust Özellikle annesine olan bağlılığını. İkinci Bölümünde Swann ve Odette arasındaki aşkı bu aşktan nasıl etkilendiğini ustaca anlatıyor, üçünde ve son bölümünde İtalya ve Fransa şehirlerinin sanatsal, etkileyici portresini çiziyor. Sanata, müziğe büyük bir ilgisi olduğundan bir çok sanat eserinden ve sanatçıdan bahsediyor,Romanında müziği, estetiği, sanatı bu denli güzel yazan yazar okumadım açıkçası, romanı okuduğumda sanki yanında bir portre, karşısında piyona çalan piyanis ve ayakta duran kemancı varmış gibi hiss uyandırdı bana. Kitabın ilk bölümünü zorlanarak okudum, sonra diğer bölümlere geçince biraz rahatladım diyebilirim. İkinci bölümde aşk, takıntı ve ihanete dair gözlemler güzeldi. Dili ağır cümleleri takip ederken bayağı bir çaba harcamıştım ilk okuyuşumda, İkinci okuyuşumda yazarın kendine özgü olan yazımı beni kitabın içinde tuttu diyebilirim. Proust’u gözünüz korkmazsa okuyup kendinizin karar vermesi daha doğru olur,uzun cümleleri, saatlerce anlatılanları seviyorsanız zaten beğeneceksiniz.
Swann'ların Tarafı
Swann'ların TarafıMarcel Proust · Yapı Kredi Yayınları · 20214,277 okunma
Reklam
Gazzali, uykudayken bize çok mantıklı gelen rüyaların uyandıktan sonra nasıl saçma olduğunu anladığımızı, dünyanın da -hayat dediğimiz bu uykudan uyanınca- aynı şekilde saçma gelebileceğini söyler.
Sayfa 172Kitabı okudu
Osmanlı şehirlerinde, taş, sadece ibadet yerlerinde ve hayrın gözetildiği han, hamam, medrese, kütüphane, imaret gibi kamu yararına yapılan binalarda kullanılmıştır. Mimarinin nazarında ahşap faniliğin, taş ise ebediyetin sembolüydü.
İşte Yusuf Kaplan’ın şimdiye kadar önerdiği okuma listesindeki kitaplar: BİRİNCİ AŞAMA OKUMA LİSTESİ 1-İslam'ın Dirilişi-Sezai Karakoç. 2-İnsanlığın Dirilişi-Sezai Karakoç.
Onun gayesi, renklerin aslına, yani Nûr’a ulaşmaktır. Çünkü “Allah göklerin ve yerin nurudur”. Fakat," diyor Mevlânâ, "senin aklın renkler içinde kaybolduğundan dolayı nuru göremedin.
Reklam
833 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.