Yeryüzü Aşkın Yüzü
Aşksız ve paramparçaydı yaşam bir inancın yüceliğinde buldum seni bir kavganın güzelliğinde sevdim bitmedi daha sürüyor o kavga ve sürecek yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek! Aşk demişti yaşamın büyük ustaları
Aşk ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi…
En çok âşık olduğum sevgililerim, onlara beslediğim aşkla asla çakışmamışlardır. Ben onları görebilmek, sadece benim olmalarını sağlamak için her şeyden vazgeçtiğime, bir akşam kendilerini boş yere bekleyecek olsam, hıçkırarak ağladığıma göre, bu aşk, gerçekti. Ama onlar, bu aşkın sureti olmaktan çok, aşkı doğurup doruğuna ulaştırma özelliğine sahiptiler. Onlara baktığımda, onları dinlediğimde, kendilerinde bu aşka benzeyen, bu aşkı açıklayabilecek hiçbir şey bulamazdım. Buna rağmen, benim için tek mutluluk, onları görmek, tek üzüntü, onları beklemekti. Sanki kendileriyle hiçbir alakası olmayan bir etki gücü, doğa tarafından onlara ayrıca eklenmişti ve elektriğe benzeyen bu gücün üzerimdeki etkisi, aşkımı harekete geçirmek, yani bütün davranışlarımı yönetmek ve bütün ıstıraplarımın kaynağı olmaktı.
Sayfa 484 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Seni yaratan doğa bir benzerine can atacak, Ama dünya senin ömrünle birlikte son bulacak.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, pdf
Seyredenin gözünde en ufak bir aşk pırıltısı yoksa, doğa ve olayları, basit bir görüntüden başka bir şey değildir. Güneş bilmem ne kadar uzaklıkta bir ışıldaktır. Yıldızlar, bulutların ötesinde donuk ve bulanık bir ortamda titreşirler. Ağaçlar kütüktür, ısınmaya yarar. Çiçekler ve böcekler sadece ürerler; su ıslatır, ateş yakar. Toprak ise asfaltlanacak bir zemindir.. Oysa "Aşk imiş her ne var ise âlemde" diyen Fuzulî'den hiç mi hiç haberi yoktur.
Kirpiler, soğuk havalarda üşümemek için birbirlerine sokulurlar. Biraz fazla sokulduklarında, okları birbirlerine batar, canları yanar, biraz uzak durduklarındaysa üşürler. Kirpiler öyle bir mesafe ayarlarlar ki, ne canları yanar, ne de üşürler. Bu ilişki biçimini, aşk gibi en özel ilişkimizden, toplumsal hayatın bütün alanlarına ve dünya halklarının birbiriyle olan ilişkilerine kadar, hiç düşünmeden genelleştirebiliriz. Benim sevgiden de, özgürlükten de, barıştan da anladığım, bu doğa mucizesinde yatan güzelliktir.
Sayfa 203
biliyorum .
_ Seni yaratan doğa bir benzerine can atacak, Ama dünya senin ömrünle birlikte son bulacak. _
Sayfa 3 - TÜRKİYE İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI (PDF)Kitabı okudu
Reklam
Sevgiyi Vermenin 50 Yolu
1 . Önce kendinizi sevin. 2. Güne, sevdiğinizi kucaklayarak başlayın. 3. Kahvaltıyı sevdiğinizin yatağına götürün. 4. Birbirinize her ayrılışınızda ‘Seni Seviyorum’ deyin. 5. Sık sık iltifat edin. 6. Aranızdaki farklıkları kabullenin ve takdir edin. 7. Her günü son gününüzmüş gibi yaşayın. 8. Beklenmedik aşk mektupları yazın. 9. Birlikte
Sayfa 103 - Yakamoz Yayınları (PDF)Kitabı okudu
·Aşık oldu!" Başka bir şey beklerken, filozofun şöyle diyen soğukkanlı sesini duyar: "Bu doğal bir şey!" "Doğal, evet, ama..." ''Ama... Ne?" "Bu mantıklı değil!" "Doğa mantığa ağır basar." ''Ama mantığın doğaya üstün gelmesi gerekir." "Mantık doğadan çıkar."
Sayfa 104
Bu tutkudur! (anlatımına hayran kaldım)
Başka bir bellekte onun izini bulabilir, şimdi ya da çok önce onu görmüş olan birine rastlayabilirdi. Doğa yasalarına karşı koyan bir tutkuyla sevip, sürekli aradığı kızı yalnızca bir an görüp belleğine kaydetmiş birine. Meyhanelerin loş ışığında karşılaştığı insanların iç dünyalarına sızdı, belleklerinde dolaştı, kederlerin takımadalarındaki gemi enkazlarını yokladı, düşlerinin coğrafyasında kayboldu. Gezgin tüccarlar ve hacılarla yatak paylaştığı esintili tavan aralarında, posta istasyonlarının geçici atmosferinde, Tanrı'nın unuttuğu köylerde, gürültülü şehirlerde, şehir kapılarında, yol kenarlarında, özlemleri dindirilmemiş insanların birden meşale gibi tutuşan acı dolu kırık anılarında, gelip geçenlere el uzatan dilencilerin ona hüzünlü bir melodi gibi dokunan geçmişlerinde, daha güneşli, daha sıcak ve daha güzel bir geçmişin derinliklerinde hep onu aradı. Mucizeler çağının henüz kapanmadığı çılgın umuduyla gece gündüz aradı, ama ona ait hiçbir ize rastlamadı. ...
Bana yaslanmasına imkan tanımadan önce, kendi içinde güçlenmesi gerek. Bir an için sanki mason locamda sırdaşım yapmak istediğim oymuş gibi bir intiba uyanabilir; ama yalnızca bir an için. O tek başına kendi içinde gelişmeli; ruhunun esnekliğini hissedebilmeli, dünyayı tutup kaldırmayı denemeli. Kaydettiği gelişmeyi konuşmasından ve gözlerinden kolayca anlayabilirim; onda yıkıcı bir hiddeti sadece bir kez gördüm de. Bana hiçbir şey borçlu olmamalı; çünkü özgür olmalı, aşk sadece özgürlükte var olabilir, hoşça eğlenmek de hoşça dinlenmek de yalnızca özgürlükte baki bir zevk olabilir. Her ne kadar, sanki bir doğa kanunu gibi kendini kollarımın arasına bırakmaya hazırlıyor olsam da, onu bana doğru yerçekimi misali sürükleneceği noktaya getirmeye çabalasam da, önemli olan bunun bir bedenin külçe gibi kendini kucağıma bırakması şeklinde değil, bir ruhun diğerine doğru çekimine benzer bir yöneliş şeklinde olması. Bana ait olacak olsa bile, bu hantallıkla ve kabalıkla, üzerime bir külfet gibi yaslanması demek olmamalı. Bana ne fiziksel açıdan bir asalak, ne de manevi açıdan bir angarya olmalı. Aramızda sadece özgürlüğün kendi kuralları hüküm sürmeli. Bana öyle hafif gelmeli ki onu kolumda taşıyabileyim.
Sayfa 461 - işte budur!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!Kitabı okudu
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.