•Selamlaaaarrr, bu kitaba bayıldııııımmmm net yani şimdiden söylüyorum alın okuyun. Yazarla ilk kez bu kitap sayesinde tanıştım ama kesinlikle son olmayacak. Tarihi kurgu kitapları çok severim özellikle bol bol yeşillik biraz da fantastik varsa tadından yenmez Bu yılın favorilerim arasındaki yeri bence fazlasıyla hak etti. Bence aşırı iyi kurgulanmış zaten şunu da söyleyeyim Outlander’ı seviyorsanız bu kitabı da gözü kapalı alın. Fantastikle harmanlanmış biraz da gerçeklik serpilmiş güzel bir aşk hikayesi
•Kitabın arka kapağından bir yazı bırakayım çünküü ben anlatmaya devam edersem kesinn spoiler veririm diye korkuyorum
Anne Gallagher, yıllarca İrlanda'ya dair hikâyeler dinlemiş ancak o masalsı ülkeye adımını bile atmamıştı. Büyükbabasının ölmeden hemen önce ona aile tarihi hakkında anlattıkları, artık köklerine kavuşma zamanının yaklaştığına işaretti. Fakat asıl çağrı başka bir yüzyıldan gelmekteydi.
1921'de savaşın eşiğindeki İrlanda, neler yaşanacağını çok iyi bilen biri için bile tekin bir yer sayılmazdı. Kendini birden hem çok tanıdık hem de bir o kadar yabancı insanlar arasında bulan Anne, içine düştüğü zamanda yolunu bulmak zorundaydı.
•Kitabın dilini çook sevdim kitaptaki mekanların tasviri aşırı güzeldi okurken kendimi adeta İrlanda topraklarında gibi hissettim. Karakterler olsun yaşanan olaylar olsun gerçeklik payı vardı hem tarihi gerçekliği vardı hem de kitabın sonunda yazarımız hikayeyi nasıl çıkarttığı ile ilgili açıklama vardı bu da benim aşırı hoşuma gitti. Özellikle Anne ve Thomas aşkına ayrı bayıldım. Keşke böyle güzel bir aşka sahip olsaydım
"Bir kalbe iki aşk sığmaz. Bir insan iki kez âşık olabilir ancak aradaki fark, biri bitmeden diğeri başlamaz..."
Dora nın hikayesinin özeti diyebiliriz bu alıntı için. Ayrılığın yada şöyle diyelim sebepsiz terkedilişin üzerinden 6 yıl geçmiş ve bir telefon gelmiştir psikolog Ilgazdan. Depresif hallerle geçen onca zamanın üstüne dan diye hayatına tekrar girmiştir.
Diğer tarafta da Dora nın çalıştığı yayınevinden editörlük yapan Çağrı vardır. Her anında, her kötü anında yanında olan, ona destek olan, hep bekleyeceğini söyleyen Çağrı. Bakalım Dora Çağrı ile yeni bir aşka mı yelken açacaktır yoksa unutamadığı aşkı Ilgaz ı affedebilecek midir ve onunla yaşayamadıklarını yaşamaya devam mı edecektir?
Çok güzel bir aşk hikayesi #blöf. Bu tür kitapları okuyamayan ben bile soluksuz okudum. Her bir sayfasında bi sonrakini merak ettim. Dora Ilgaz ve Çağrı aşk üçgeninden ziyade arkadaşları Desen ve Batur un aşkı var bide...
Psikolojik tahlillerin olması da ayrıca hoşuma gitti. Bu tarz kitapları seviyorsanız şiddetle tavsiye ediyorum. Keyifli okumalar
Ara ara güzel sözler dışında bu kitabın beni cezbetmediğini öncelikle dile getirmek istiyorum. Tabikide yazılması için ciddi emekler sarfedilmiştir. Emeğe her zaman saygım vardır, lakin Bir kitap kesinlikle böyle yazılmaz, yazılmamalı.
Yazar daha kitabın başında sanki yıllardır kadınlar üzerinde araştırma yapmış da elde ettiği kanıları bizimle
Kısa bir özet ...
Çok severken sevdiği, insanın göz göre göre istemeden de olsa başkasına ait olduğu gerçeğiyle nereye kadar gidebilir bir insan? Attığı her adım onu biraz daha sürüklemez mi uçuruma? Veya sevdiği için çıtını bile çıkarmadan uçurum olduğunu bildiği halde mi adım atar aşka? Bunlar tartışılsa da ben çaresiz bir şekilde sevdiğim için uçurum olduğunu bile bile adım attım ona.
Miraç Çağrı Aktaş, yine kalbimizin derinlerine işleyen bir öyküyü işliyor bu romanında... Hem aile hem de özel yaşantıda çekilen ayrılıkları, yalnızlıkları ve kişilerin çektiği acıları yazarımız bu kitabına taşımış. Ana kahramanlarımız Buse ve Batur... Batur babasız büyümüş, bu eksikliği hep yaşamış, annesi ve kardeşiyle bir hayat sürüyor.
336 syf.
·
Not rated
İran sineması (s)imgeler sineması
Sinema, çağdaş dünyada en etkili ve önemli mesaj aracıdır.
Toplumların dünya üzerinde kendi varoluşunu dönemin şartlarını kullanarak kendi gözlem ve toplumunu tanıtması gerekir. Tanınmak, var olmaktır. İçine kapanmak yok sayılmayı kabul etmektir. Bu açıdan toplumlar için en tehlikeli şey eylemsizliktir.
İran
