Bir duru bakışınla doğurmalısın beni, sen, ey kanımda aşkı arşınlayan hüzün! Öyle bir sükûtla ateşlerde yürümeliyim ki; hem gecenin dili çözülsün, hem de gündüzün.
"...Bedensel zikir: Bedenin organlarından her birinin emredildikleri görevlerle meşgul ve onlara dalmış olması ve yasaklandıkları şeylerden uzak bulunmalarıdır. Şükür de bu mertebelerden her biriyle yürütülür. Ancak bunların şükür olması için, şükredenin kendisine ulaşmış olan nimeti hissetmesi ve bunları o nimete karşılık bir saygı görevi olarak yapması şarttır. Zikir ise nimetin böyle bir ulaşma kaydı olmaksızın mutlak anlamda bir muhabbetin ve tam bir aşkın eseridir."