Yazarla tanışma kitabım olan Butimar hakkında ne yazsam biraz eksik kalacak. Ama bu şiirsel anlatıyı tam olarak anlatmaya yetemeyecek kelimelerle de olsa biraz tanıtmak isterim sizlere.
Günümüz dünyasında rüyaları tasarlamayı mümkün kılmak için çabalayan bir psikolog, yüz yıl önce yazılmış bir mektupla kendisini bambaşka bir rüyanın içinde bulur.
Rüyalarında görüp aşık olduğu Butimar'ın fotoğrafını bulur bu mektupta. Bu mektup ile adeta bir zaman tünelinden geçercesine yüz yıl önceye ışınlanıyoruz. Aşkın, inancın, dostluğun en saf haliyle başlayan hikayenin simyanın etkisiyle yavaş yavaş evrilmesine tanıklık ediyoruz.
Madde ile mananın peşinden sürüklediği iki dost... Mananın peşinden koşan yıllar yılı aradığına kavuşur da ya maddeye tapıp hırslarının kölesi olan? Sonu nereye varır, nelerden vazgeçebilir elde etmeye çalıştıkları uğruna?
Bittiğinde boğazımızda bir yumru bıraksa da o kadar keyifli bir yolculuktu ki... Okumadan anlayamazsınız bunu.
ButimarKaan Murat Yanık · Ketebe Yayınları · 20224,070 okunma
Rüveyda (Sayfa 111- 115)
O maral, kölesi uygarlığımın
O maral nihândır, dokunur bana
Orda, bir ummanın dudaklarında
O muhibbî gemilerden yayılan
Segâh bir yalnızlık fırtınasıdır
Kaptanların ölümüne son ağıt
Yusuf'u kaybettim Kenan ilinde
Yusuf bulunur, Kenan bulunmaz
Bu aklı fikr ile Leyla bulunmaz
Bu ne yaredir ki çare bulunmaz
Aşkın pazarında canlar satılır
Satarım canımı alan bulunmaz
Yunus öldü deyu sela verirler
Ölen beden imiş, aşıklar ölmez
” YUNUS EMRE"
Yusuf'un gözleri bir derin kuyu...
Züleyha Yusuf 'a meftun...
Yusuf , Züleyha 'nin kölesi
Züleyha 'nin Yusuf' a aşkında Allah aşkını bulması. Yazarın sözcüklerle raks etmesi büyüleyici...
Aşkla okudum.