Gözkapaklarına bir ben düşüyorum sanırdım:)
AŞK Kalbine aşk girecek adam değildim fakat Onun göz kapaklarını kim görse âşık olur Aşkın en tatlı hâli âşığın evhamlarıdır vuslatla hicran arasında Çünkü hem belasını ister âşık hem de ondan kaçınır Zamanı giyinip keyfini çıkarsak da Zaman köhnemez köhneyen ten olur
senin ümmetinden olmayı nasip edene sükürler olsun
Senin aşkın kamu derde devadır ya Rasulallah Senin katında hacetler revadır ya Rasulallah (Şeyyad Hamza) Senin aşkın bütün dertlerin devasıdır ey Allah'ın elçisi; çünkü senin istediğin hiçbir şey geri çevrilmez.
Reklam
"Hocam Varlık Vergisi oldu mu? Oldu. Peki, tüm gayrimüslimler aynı şekilde mağdur oldu mu? Hayır, çünkü birlik olamadılar, olamazlar. Varlık'ı fırsat bilen fakir gayrimüslim zenginleşmeye çalıştı, devlete yaltaklanıp malını kurtaran zengin gayrimüslim sesini çıkarmadı, böylece yine olan garibana, kibirliye, düzene ayak uyduramayana oldu. Yok birlikte kurtuluş! Halk yok, komün yok, birey de yok demokrasi de... Vahşi doğa bu, tek başına, dikkatlice savunacaksın kendini. Ben savunamadım. Biz savunamadık. Sadece şanssızlık... Ne kader ne ders çıkarılacak bir felaket ne ilahi adalet... Sadece şanssızlık. Benim başıma gelen sizi haklı çıkarmaz. Nedensellik ilişkilerini doğru kurun!"
Sayfa 337 - Nakarat: TenâhenkKitabı okudu
Yaşayanlara kimse inanmaz bebek... Peygamberlere en haşin muhalefet yaşadıkları dönemde gelir. Öldüklerinde iş değişir... Aşk için ve âşık için de böyle... Aşk iyi bir fikirdir. Her iyi fikir gibi o da kısa bir süre sonra bir dogmaya, bir ideolojiye dönüşerek bozulur, aşk olma özelliğini yitirir. Lakin ölüm ya da zoraki ayrılık aşkı mumyalar, mühürler, ölümsüz kılar...
Sayfa 318 - Sözler: Albatrosun kabrinde ihtiyar gemicininKitabı okudu
"Sevgili sen Bidıls üyelerini sayabilir misin?" "Hımm! Con Lenın mıydı?" "O biri, ötekiler?" "Kaç taneler ki bunlar?" Gülüyorlar... "Çoklar." "Ben onu biliyorum bir tek..." "Neden biliyor musun sevgili? Çünkü bir tek o öldü. Halbuki diğerleri, özellikle de Pol Makkartni en az Lenın kadar iyidir yani... Hem söz yazarlığında hem genel olarak yani... Müzisyenlikte... Yaşayanlara kimse inanmaz bebek... Peygamberlere en haşin muhalefet yaşadıkları dönemde gelir. Öldüklerinde iş değişir... Aşk için ve âşık için de böyle... Aşk iyi bir fikirdir. Her iyi fikir gibi o da kısa bir süre sonra bir dogmaya, bir ideolojiye dönüşerek bozulur, aşk olma özelliğini yitirir. Lakin ölüm ya da zoraki ayrılık aşkı mumyalar, mühürler, ölümsüz kılar..."
Sayfa 318 - Sözler: Albatrosun kabrinde ihtiyar gemicininKitabı okudu
"Sen haklıymışsın sevgili, keşke hiç ölmesek. Anneanneyi getirmedim; çok sıcak bu ara ve kalbi dayanmaz biliyorsun. Çok üzülüyor gelince... Komşusuna bıraktım. Yine de çok üzüldü... Evin, bahçenin etrafını çevirmişler, inşaat çoktan başlamış da neredeyse bitecek bile. Artık ben de annem gibi düşünüyorum. Kendisine itiraf etmiyorum tabii. Nostalji ya da yaşlananın kendi geçmişine duyduğu saçma bir özlem değil belki de hissettiklerimiz. Galiba gerçekten her şeyin metalaşmasıyla kayboluyor güzellikler. Geçmiş gerçekten daha güzel galiba... Değerler yitiyor... Sevilenler de... Ve öyle yavaş oluyor ki bu, bir gün geri dönüp baktığımızda, kucakladığımızın geri döndürülemez bir yıkım olduğunu fark ettiğimizde elden bir şey gelmiyor..."
Sayfa 317 - Sözler: Albatrosun kabrinde ihtiyar gemicininKitabı okudu
Reklam
942 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.