Bugünü Yaşama Arzusu
#Schopenhauer *Yazar #Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihal olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar. Bununla birlikte, hayatımıza olabildiğince uzun bir süre için büyük bir ilgi ve
Nar sist
Narsisizm, pek çok psikoloji kuramcısına göre bir telafi stratejisidir. Narsist birey, temel güvenlik ve bütünlük duygusu olmayan, benlik algısı, benlik saygısı ve hatta yaşamsal işlevleri bütünüyle dışa bağımlı, yaşamının öznesi olamayan, kırılgan bir performans nesnesidir. Güçsüz, yetersiz, hasarlı algıladığı ve deneyimlediği benliğini inkar eder ve onun yerine sınırsız üstünlük, başarı, güzellik, zenginlik, iktidar, şöhret, yücelik, yenilmezlik, aşkın ya da umursamazlık, aykırılık, kötülük, cezalandırıcılık, acımasızlık fantezilerine dayanan büyüklenmeci sahte benliği yaratır. Bu aslında bireyin kendi olamaması, asıl benliğini üstün insan imajına kurban etmesidir. Ki pek çok durumda bu imaj, trajikomik bir şekilde süper kahramanları çağrıştırır.
Reklam
68 syf.
·
Not rated
·
Read in 24 hours
Hiç tanımamış olan sevgililere...
Bu kitabın benim için özel yeri vardır daima. Her kadın bir an olsun köşesinde bucağında bir kenarında kendini bulmuştur. İlk heyecanımız, ilk aşkımızı hepimiz hatırlarız nasıl tutkuluydu o günler? O adam nasıl özeldi? Kitap kahramanı benmiş gibi okuyorum bi kitabı her seferinde. Gözümde Burak Özçivit, Lucifer, Emir Sarrafoğlu gibi adam beliriyor. Aşkı hiç tatmamış, çapkın bir adam. Sevdiğimiz adamın ismini kimseye söylemeye cesaret edemeyiz, bize olan bizim olmalı diye düşünürüz belki de sevgimiz o kadar büyüktür ki kıskançlık her zerresini kaplar. Çok seven kadınları bazen ezik bulurken bu kadın neden bilmiyorum çok asil geldi gözüme. Bazı taraf çok sever ve onun bahtsızlığı çapkın bir adamı sevmekten geçer, adam onu tanımaz, görmez, bilmez.. Bazı kadınlar en kutsal saydığı bedenini sevdiği adama sunarken o adam sadece bir beden olarak görür kadını. Ne acıdır bunları bu satırlara dökmek.. R hiçbir zaman hiçbir şekilde sevemezdi o kadını, bazı adamların kalbi olmaz. Kızamıyorum bilinmeyen kadınımıza hatta biz kadınlara kızamıyorum. Bazı kadınlar o kadar güzel sever ki kimi sevdiği önemli değildir sevgileri yücedir Piraye gibi. Bazı kadınların kaderi sevmeyi bilmeyen kendisine saygısı olmayan adamları sevmekten geçer. Ve işin en garip yani aşkın yüceliği, aşkın değeri bu adamları sevmekle ortaya çıkar. Selam olsun R'lere ve selam olsun Bilinmeyen Kadınlara...
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022225.2k okunma
"Hangi aşk?" "Umudu olmayan aşk. Yaşama arzusu verdiğinde, fedakarlığı ilke edindiğinde, mutlak mükemmelliğe erişme düşüncesiyle yapılan her hareketi soylulaştırdığında. Evet, melekler işte böyle bir aşkı destekler, böyle bir aşk insanı, Tanrı'yı tanımaya götürür. Sevdiğine layık olmak için bıkıp usanmadan kendini mükemmelleştirmeye çalışmak, uğruna binlerce gizli fedakarlıkta bulunmak, onu uzaktan sevmek, onun için canını vermek, özsaygısını ona feda etmek, ona karşı ne gurur ne öfke duymak, yüreğinizi dağlayan korkunç kıskançlıkları ona hiç hissettirmemek, zarar görecek bile olsak ona sevdiği her şeyi vermek, sevdiğini sevmek, yüzümüzü daima ona dönmek, hissettirmeden onu izlemek; işte din böyle bir aşkı bağışlardı, böyle bir aşkın insani yasalara da ilahi yasalara da saygısı olurdu ve sizi, pis şehvetinizle sürüklendiğinizden çok başka bir yola götürürdü."
“Bir kadını anlayan erkeğin ona en büyük saygısı suskunluğuna bıçak atmamasıdır. Çünkü suskunluk demleri kadın kalbinin haram düşüncelerin girip kirletmediği en temiz alanlarıdır.“
Sayfa 142Kitabı okudu
68 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
Aşk mı yoksa gönüllü kölelik mi
Stefan Zweig'ın kaleme almış olduğu bu eser, yalnızca bir aşk romanı değil, aynı zamanda aşkın psikolojik çözümlenmesi açısından bir başyapıt niteliğindedir. Yazar, erkek olmasına karşın eserinde karşılıksız dramatik bir aşk öyküsü ile kadının aşk süreci içerisindeki duygudurumunu da çok iyi yansıtmıştır. Eser, tanınmış bir öykü yazarı olan
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022225.2k okunma
Reklam
MAARİF - 146. Fasıl "Allah, inananlardan, canlarını ve mallarını kendilerine cennet vermek üzere satın almıştır." (Kur'an'ı Kerim, 9:111) "İyi satın alıcı halk değil, benim. O halde neden ümitsizliğe düştün? Hem benim hem de halkın nimetlerine tamah ettiğinde, halkı benim nimet vericiliğimle bir tuttun ve beni yeterli
338 syf.
1/10 puan verdi
O-KU-MA-YIN
Konusu; Psikolojik sorunları olan Tutku Türkiye'ye geliyor ve yeni işini de Yıldırım adında bir adamın asistanı olarak yapıyor. Bu çalışma esnasında kadını aşağılamaktan tutun, her türlü iğrenç imaya karşı 27 yaşındaki bir kadın mide bulandırıcı bir şekilde bu adama itaat edip cinsel bir bağ kuruyor. Kitap hakkında düşüncelerim; Hayatımda okuduğum en rezalet, en iğrenç, en toplumun seviyesini düşürecek kitapların arasında, neden okuduğumu bilmiyorum... Kapağından da belli konusu klasik asistan - patron ilişkisi. Böyle kitaplar asla ama asla basılmamalı, bu kadının tüm kitaplarında şunu fark ettim mide bulandırıcı, toplumu küçük düşüren tüm iğrenç şeyleri, edebiyat çerçevesinde yazmaya çalışıyor. Yazar hakkında düşüncelerim berbat yazım tarzı, sahneler berbat. Cinsellik sahnesinin başlığında Cemal Süreya'nın sözünden alıntı var ve bunun bile ne kadar bağlantısız, edebiyata saygısı olmayan bir yazar olduğunu kanıtlıyor. Toplumda kadınlar bir erkeğe itaat ederek değil kendi hayatını kurup bir başkasına efendilik taslamadan güçlü kalmalı. Kitap berbattı, okumayın gerçekten iğrenç.
Asistan 1
Asistan 1Aşkın Nur Karataş · Lapis Kitap · 2022287 okunma
_Eğer birinin ruhunu görmek istiyorsanız, ona hayallerini sorun. _İnsan doğasındaki en derin prensip, "takdir edilme" isteğidir. _Alaycı tiplerin aslında acılarını gizlemeye çalıştığı gerçeği doğrudur. _İnsanın dünyadaki durumu, kedinin kitaplıktaki durumu gibidir; görür ve duyar ama hiç bir şey anlayamaz. _Yanlış anlayanlar tarafından
İttihat, Osmanlıda oğlancılık, Rabıta, 28Şubat, Apollo, Yunan...
_İttihat Terakki Cemiyeti_ _Mustafa Kemal Paşa, Rauf Orbay, Kazım Karabekir, Fethi Okyar, Halil Kut, Mehmet Akif Ersoy, Fahrettin Paşa, Enver Paşa, Cemâl Paşa, Talat Paşa, İsmet İnönü, Celal Bayar, Ali Fuat Cebesoy, Ali Çetinkaya, Ziya Gökalp, Hacı Bekir, Tevfik Rüştü Aras, Said Halim Paşa, Nuri Conker, Çerkez Ethem, Yunus Nadi… _1889 devletin
119 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.