Bana ne olması gerektiğini söyler misin. yardımın olabilir. senin de olman gerekebilir. Ben bu ellerle yapamam ben bu kafayla anlatsan da anlamam, aptal kafam aptal hepsi senin yüzünden beni önce etkileyip sonra bu iş olmazdı sende biliyorsun üzdüğüm için özür dilerim şuan kendimi çok kötü hissediyorum demelerin yok mu geçenlerde yani bir
Okunu hedeften öteye atan bir okçunun okunu hedefe ulaştıramayan bir okçudan farkı olmadığını söyler Montaigne. Aşırılık ve abartı tam da böyle bir şeydir; hedefin kendisini de geçer ve yetinmez, hedef için bir mesafe de biçer.
Sayfa 45 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Reklam
O küçük bir kızken, annesinin komşu kadınlarla dedikodu yaptığı günler geldi aklına. Başka çocuklar halıların üzerine uzanıp, zevkle laf dinlerken, Meryem kendini sokağa atardı. Kadınların alaycı kahkahaları ve acımasız sözleri içini korkuyla doldurur, neden başkalarının başına gelen kötü olayların onları bu kadar sevindirdiğini bir türlü anlayamazdı. Niye diğer insanların hayatlarıyla bu kadar yakından ilgilendiklerini de bir türlü çözemezdi. Geceleri rüyasında sık sık, o kadınların kendisiyle alay ettiklerini görür ve ter içinde uyanırdı. Bir yerde bir yanlışlık vardı Meryem'e göre; ya o kadınlarda ya kendisinde… Daha o yaşta aklını bu konuya takmış, uzun uzun düşünmüş ve sonunda kesin kararını vermişti: O karıların hepsi geri zekâlıydı ve yanlışlık onlardaydı, Meryem'de değil. Bundan emin olduğu gün, yüzüne küçümseyici bir ifade yerleştirmiş ve Köy'de hep o ifadeyle gezinir olmuştu. Biraz daha palazlandığında, annesinin dedikoducu arkadaşlarından kaçmak yerine, o kadınları evden kovmaya karar vermişti. Ne de olsa yanlışlık onlardaydı. Ne zaman eve gelip, Fatma'yı o sevimsizlerle semaverin başında, kafa kafaya vermiş bulsa, cinleri tepesine çıkar, ne konuşuklarını bile anlamaya gerek duymadan, kapıyı ardına kadar açıverirdi. “Haydi bakalım koca götlüler, hepiniz evinize!”
·
Puan vermedi
Niyazi Berkes, Aydın Sanır Herkes
Abdurrahman Çelebi kontenjanından bir başka memleket sözde aydını olan zatın, en bilinen ve ilk yazımı İngilizce olan eseridir. Türkiye'de Sekülerizmin Gelişimi yerine Türkiye'de Çağdaşlaşma diye çevrilmiştir. En kısa tanımlamayla kitabı; Türkiye'de laikliğin 300 yıllık tarihidir. Osmanlı'nın son 300 yıllık Cumhuriyete doğru
Türkiye'de Çağdaşlaşma
Türkiye'de ÇağdaşlaşmaNiyazi Berkes · Yapı Kredi Yayınları · 2019473 okunma
126 syf.
·
Puan vermedi
Spoiler içerir.
Goethe'nin en önemli romanlarından biri olan "Genç Werther'in Acıları" romanı benim okurken keyif aldığım ancak karakterin yoğun duygu durumu ve hassasiyeti sebebiyle çoğu kez sıkılma noktasına geldiğim bir kitap oldu. Romanın içeriğine geldiğimizde ise romanda en büyük izlek olarak umutsuz aşk izleğini görmekteyiz. Werter,
Genç Werther'in Acıları
Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021122,6bin okunma
Her darda kalana, normalde hiç itibar etmediği birileri el uzatırdı ve bu uzanan el büyük bir duygu kabarması ile kabul edilir ve gerçeğin, asıl hürmete layık olanın bu olduğu kalp ve zihin yemini ile gözler yaşarırdı. Ama iyileşirken daha, göz gene uzaklara, kendi makbul gördüklerine kayar, bir an evvel gene onların yanına varmak için can çekişirken bile can atardı. Ve onu iyileştirenler başka bir belada, zorlukta, ağır küçümsenmede hatırlanmak üzere oldukları yerde bırakılıp kaçar gibi yanlarından uzaklaşılırdı.
Sayfa 132Kitabı okudu
Reklam
569 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.