Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Atatürk hakkında dengeli ve gerçekçi değerlendirmeler yapmak gittikçe zor hale geliyor. Maalesef çocuklarımız daha okula başlamadan önce bu konularda düşünmemeyi öğrenmeye başlamışlar, ezbere laflar edip, bunların ne anlama geldiğini dahi düşünmüyorlar. Bunu öğrencilerimde net olarak görebiliyorum. Atatürk hakkında çocuklar büyüklerin dediklerini ezberleyip tekrar etmenin ötesinde herhangi bir değerlendirme yapmaktan acizler; onları bu şekilde aciz hale getiren biz büyükleriz.
Türk, budalalıkların yükü altında ezilmiş, suçlarla lekelenmiş, kötü yönetim yüzünden çürümüş, savaşta yenilmiş,bitmez tükenmez felaketler, savaşlarla çökmüş, çevresinde imparatorluğu paramparça olmuştu. Ama o hâlâ canlıydı.Göğsünde dünyaya meydan okumuş ve yüzyıllar boyunca bütün istilacılara karşı başarıyla savaş vermiş bir ırkın kalbi çarpıyordu.Elinde yine modern bir ordunun donanımı ve başında, kendisi hakkında bildiğimiz kadarıyla, kıyametin dört ya da beş olağanüstü insanıyla boy ölçüşebilecek kıratta bir başkumandan vardı.
Reklam
Mustafa Kemal Atatürk'ün Söylediği 75 Söz | Atatürk Sözleri ve Anlamları Cumhuriyetimizin kurucusu, başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk, yaşam şekli ve üstlendiği görevleri gereği çok yönlü bir liderdi. Verdiği demeçler, söylediği sözler, aktardıkları ve daha nicesi hayatın her alanında önemli tavsiye, fikirler ve sözleri içeriyor. Spor,
416 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Kitap, Osmanlı'nın son dönemini ve Cumhuriyet'in ilk yarısını konu alarak, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün hayatını ve eserlerini inceliyor. İlber hoca Atatürk'ün askeri, siyasi ve özel hayatına dair bilgiler sunarken, o dönemdeki dünya olaylarını da göz önünde bulunduruyor. Atatürk'ün doğumu, eğitimi ve askerlik yıllarını anlatıyor. Kurtuluş Savaşı'nda oynadığı rolü ve bu sırada aldığı önemli kararları inceliyor. Cumhuriyet'in kuruluşunu ve bu süreçte yapılan reformları ele alıyor. Atatürk'ün dış politikasını ve uluslararası alandaki faaliyetlerini değerlendiriyor. Atatürk'ün özel hayatına dair bilgiler ve anekdotlar sunuyor. Atatürk'ün vefatını ve sonrasındaki gelişmeleri anlatıyor. Eser, Atatürk'e ve Cumhuriyet'e ilgi duyan herkes için faydalı bir kaynak. Özellikle tarih ve siyasi bilimler ile ilgilenenler için ilgiçekici. Kısa sürede Atatürk hakkında bilgi edinmek isteyenler için ideal bir kitap. Dakikalar İçinde Atatürk ve Dünyası, Atatürk'ü ve Cumhuriyet'i genel hatlarıyla tanımak isteyenler için faydalı bir kitap. Fakat özet olarak sunulmuş, Atatürk hakkında daha derinlemesine bilgi edinmek isteyenlerin farklı kaynaklara da başvurması gerekiyor.
Dakikalar İçinde Atatürk ve Dünyası
Dakikalar İçinde Atatürk ve Dünyasıİlber Ortaylı · Kronik Kitap · 2023868 okunma
260 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Celal Şengör'le yapılan bir soru-cevabın yazıya geçirilmiş hali olan bu kitapta net bir konuya odaklanılmak yerine Celal Şengör'ün çeşitli konular hakkında fikirlerine yer verilmiş. Celal Şengör'e katıldığım ve katılmadığım yerler vardı, bunları puanlamaya dahil etmemeye çalıştım ama incelemenin devamında yorumlayacağım. Genel
Senin Cahilliğin Benim Yaşamımı Etkiliyor
Senin Cahilliğin Benim Yaşamımı EtkiliyorCelal Şengör · Masa Yayınları · 20232,286 okunma
İletişim kitabında da anlatılabiliyor.
'' Büyük insanlar, şahsi başarılarından bahsederek vakit kaybetmeyecek kadar büyüktürler. Asırlarca devam eden düşmanlıktan sonra, Türkler düşmanlarını yurtlarından çıkarmak istediler. Mustafa Kemal, askerlerine hitaben "Ordular ilk hedefiniz Akdeniz'dir, ileri" dedi ve bugünkü tarihin en müthiş savaşlarından birisi gerçekleşti. Türkler savaşı kazanmış ve yunan generalleri Trikopis ile Dionis teslim olmak zorunda kalmışlardı. Bütün halk onları nefretle karşılarken Mustafa Kemal, düşmanlarına mağlubiyetlerini hatırlatmayacak şekilde karşıladı. - Buyurun! Yorgun olmalısınız! demiş ve savaş hakkında konuştuktan sonra onlara: "Savaş, öyle bir oyundur ki, bazen en kudretli insanları bile yıkar." demişti. Mustafa Kemal, zaferin en zevkli dakikasında düşmanlarının gururunu koruyarak zaferini kutlamıştı. ''
Reklam
14.6.1938 Tarihinde Atatürk'ün Afet İnana gönderdiği mektup.
Afet, H. R. Soyak ile benden mektup beklediğini bildirmiştin. Arzun her gün hatırımdadır. Şifahen Celal'e telefonla bildirmek üzere söylemekteyim. Ancak henüz kendim bir şey tespit edemedim. Vaziyetim şudur: Bence doktorların yanlış görüş ve hükümleri sebebiyle hastalık durmamış, ilerlemiştir. Vakitsiz ayağa kalkmak, yürümek, hususu ile burundan yapılan atuşman üzerine gelen kusma neticesi; yapılan istirahatlar hiçe inmiştir. İstanbul'a gelince, hükümet reyimi almaya lüzum görmeksizin, Fissenger'i getirtti. Yeniden tetkik, muayene yapıldı. Karaciğer eski halinden farksız ve karnı birkaç kiloluk muterakim su ve gaz dolayısı ile şişkin ve defigüre bir halde buldular. Şimdilik Temmuz on beşe kadar yeni tiretman ve yeni rejim tahtına repo absolüyü zaruri buldular. Bunun esası da yatak istirahatıdır... Kaynak- Atatürk hakkında hatıralar ve belgeler, Afet inan. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 30. basım. s. 23.
Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler
Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler
8/9 (21/22 Kasım) saat 9 sonra'ya kadar Kurmay Başkanı'yla tesettür'ün kaldırılması ve sosyal hayatımızın iyileştirilmesi hakkında sohbet; 1) Muktedir ve hayata vakıf anne yetiştirmek, 2) Kadınlara serbestisini vermek, 3) Kadınlarla bir arada bulunmak, erkeklerin ahlakı, fikirleri, duyguları üzerinde etkilidir. Doğuştan karşılıklı sevgi çekme eğilimi.
Sayfa 66 - 9 Teşrinisani 1332 Çarşamba (22 Kasım 1916)Kitabı okuyor
Fatih Sultan Mehmet, şüphesiz devrinin en “modern” hükümdarlarındandı. Ülkesini devrin en ileri ülkesi yapmak azmindeydi. Bir taraftan doğudan astronom riyaziyeci Ali Kuşçu’yu ve büyük edip Molla Cami’yi ülkesine çağırıyor, öbür taraftan batıdan hümanist Ciriaco d’Ancona’yı Ve ressam Bellini’yi sarayına davet ediyordu. İmparatorluğun maliye işlerini bir Napolili yahudinin, Yakup Paşa’nın eline vermişti. Fatih, Galata’da Floransalıların ziyafetlerine katılmaktan çekinmezdi. Gelişme ve ilerleme ihtiyacını şiddetle duyması, bu maksatla geleneği kırarak her vasıta ve unsurdan faydalanmaya çalışması, onun modernizmi hakkında hiç şüphe bırakmaz.
Sayfa 81 - Atatürk ve Türkiye’nin modernleşme problemiKitabı okuyor
Bir Emir Neleri Kapsamalıdır?
Seferiyye Nizamnamesi'nin* 49. maddesi bu soruya şu şekilde cevap veriyor: "Emirlerin, astın, maksada ulaşmak için kendiliğinden hareket edebilmek üzere bilmesi lazım gelen maddelerin tümünü kapsaması ve fakat, bundan başka bir şey içermemesi genel kuraldır." Askeri harekatta (Seferiyye 53) ve ileri karakol emirleri hakkında Seferiyye Nizamnamesi'nin özel maddelerinin kapsadığı noktalar, düşünmeyi bilen bir taktikçi için açık ve yeterlidir. Bazı kitapların tavsiye ettiği örnekler, yol açtıkları düşünmek yorgunluğundan başka bir şeye yaramaz.
Sayfa 29 - Emirlerin Yazılması - *Seferi Hizmetler NizamnamesiKitabı okuyor
Reklam
Muharebeden evvel ve hatta çoğunlukla muharebeden sonra bile düşman kuvveti hakkında nadiren kesin bilgi elde edilir. Arıburnu ve Anafartalar'da yapılan muharebelerin hiçbirinde aldığım raporlarda düşmanın kuvvetinin doğru olarak takdir edilebilmiş olduğuna tesadüf etmedim. Bu sebeple; Taarruz mu etmek lazımdır? Müdafaaya mı karar vermek uygundur? Muharebeden kaçınmak mı gerekmektedir? Bu hususlara, düşmanın varsayılan kuvvetinden çok, vazife ve vaziyet karar verdirir. Düşmanın maksadını anlamaya, hiç olmazsa vazifemizin yerine getirilmesini zorlaştıran niyetlerini takdir etmeye çok büyük bir dikkatle çalışmak lazımdır.
Sayfa 27 - Taktik Meselesinin Çözümüne Dair Bazı NasihatlerKitabı okuyor
Sorunları Atatürk gibi çöz,
Bir taktik meselesini çözmek için, her şeyden evvel, mesele sakin bir kafayla, baştan sona kadar birkaç defa okunmalıdır. Buna harcanacak birkaç dakikalık zaman sayesinde, önemli noktaları unutmak tehlikesi bertaraf edilmiş olur. Meseleyi bu şekilde okuduktan sonra, iki tarafın vaziyeti salim bir şekilde zihne yerleşir. Önemli bilgilerin altı
Sayfa 27 - Taktik Meselesinin Çözümüne Dair Bazı NasihatlerKitabı okuyor
288 syf.
4/10 puan verdi
·
18 saatte okudu
Öncelikle kitap beklentilerimin altında bir kitaptı. İlber Hocamız' ın sürekli bir şeylerden şikayet ettiği bir kitap olmuş. Özellikle Türk milletinden aşırı şikayetçi bir insan. Sürekli eskileri övmüş. Kendisinin bir İtalya hayranı olduğunu bu kitapla öğrenmiş oldum . Yabancılara da aşırı bir hayranlığı var. Kitabı okurken bunaldım gerçekten. İlber Hoca kitapta dil öğrenme işinin çok önemli olduğunu sürekli vurgulamış. Yurtdışına mutlaka çıkılmasını tavsiye etmiş. Gezilecek yerler hakkında güzel bilgiler verilmiş.Lakin bu ekonomide gerçekten hayal bir şey benim için bu kitap. Yani realist olmak istersek kitap pratiğe tam dökülebilecek tarzda bir kitap olmamış. Teorik tarzda güzel diyebiliriz. Kendisi operaya, edebiyata, sanata, sinemaya, tarihe önem veren gerçekten önemli bir insan. Ömrüne çok şey sığdırmış gerçekten takdir edilesi. İnsanlar çoğu zaman fikirlerine saygı duymadığı için terk etmek zorunda kaldığı yerler olmuş. Bende olsam bende öyle yapardım. Akademik hayatı hakkında bir şey söyleyemem ama kişisel olarak gerçekten bir kibir içerisinde gibi gördüm. Yaşlılığında etkisiyle daha bariz görülüyor. Atatürk hakkındaki düşüncelerini de sevdim. Bazı görüşleri gerçekten dar perspektifte bakıyor. Örneğin: insan 15 yaşından sonra bir şeyi öğrense de tam anlamıyla öğrenemez diye bir düşüncesi var. İnsan her yaşta her şeyi öğrenebilir yeter ki istesin. Yaşa oranla biraz daha uzun sürede öğrenebilir lakin yine de öğrenir. O yüzden bu düşüncesine katılmıyorum. Peki kitabı beğendim mi? Maalesef pek memnun olamadım. Kendisi çok değerli bir insan ama kendisine bu kitabı yakıştıramadım maalesef.
Bir Ömür Nasıl Yaşanır?
Bir Ömür Nasıl Yaşanır?İlber Ortaylı · Kronik Kitap · 202055bin okunma
Atatürk'ün İngiliz Muhipleri Cemiyeti hakkında söyledikleri
Bu zavallıların, İngiliz Devleti'nin Osmanlı Devleti'ni bir bütün olarak korumak ve himaye isteğinde olup olmayacağını bir kere olsun dikkate alıp almadıkları üzerinde düşünülmeye değer.
Vefatının Ardından Türk Basınında Papa Eftim
Papa Eftim'in vefatı Türk basınında geniş çapta yer bulur. 19 Mart 1968 tarihli Milliyet gazetesi Papa Eftim'in ölümü ile ilgili bir yazısında bu büyük dava adamından şöyle bahseder: "Yanık yüzlü, temiz yürekli, kadife bakışlı bu Orta Anadolu çocuğu Ortodoks olarak doğmuştu. Büyük din cereyanlarının çatıştığı Küçük Asya'da
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.