Rivayette var ki: "Fitne-i âhirzaman o kadar dehşetlidir ki, kimse nefsine hâkim olmaz." Bunun için, binüçyüz sene zarfında emr-i Peygamberîyle bütün ümmet o fitneden istiaze etmiş, azab-ı kabirden sonra
“Mesih Deccalın fitnesinden Ahirzaman fitnesinden ... (Sana sığınıyoruz Allah'ım)." Buhari, Daavât: 37, 39, 44, 45, 46, Ezan: 149, Cenâiz: 88, Fiten: 26; Müslim, Mesâcid: 127, 128, 130-134; Müsned, 6: “” vird-i ümmet olmuş.
Allahu a'lem bissavab, bunun bir tevili şudur ki:
O fitneler nefisleri kendilerine çeker, meftun eder. İnsanlar ihtiyarlarıyla, belki zevkle irtikâb ederler. —Meselâ; Rusya'da hamamlarda(sahillerde) kadın-erkek beraber çıplak girerler ve kadın kendi güzelliklerini göstermeğe fıtraten çok meyyal olmasından seve seve o fitneye atılır,
-baştan çıkar ve fıtraten cemalperest erkekler dahi,
-nefsine mağlub olup o ateşe sarhoşane bir sürur ile düşer, yanar.
İşte dans ve tiyatro gibi o zamanın lehviyatları ve kebairleri ve bid'aları birer cazibedarlık ile pervane gibi nefisperestleri etrafına toplar, sersem eder.