Demem o ki hayatın size ne zaman "Dur" ne zaman"Yürü" ne zaman "koş" diyeceğini hiç bir zaman bilemessiniz. Bir kalem vermiyorlar size" kaderimizi kendiniz yazın" diye " ama kocaman bir sayfa veriyorlar böyle en beyazından en temiz olanından.....
Bazen insanları hafife almak için, "çocuk gibisin",çocuk gibi davranıyorsun denir ya, bu hikayeden sonra çocuk gözüyle bakmanın basit olmadığını anlıyor insan.
Babasi İspanya'nın en ağır siyasi cezalarının verildiği bir hapishanede mahkümdü.
Küçük kızın fırsat bulduğu her hafta sonu babasını ziyaret etmek Annesiyle birlikte hapishaneye giderdi.
Yine ziyarete giderken babası için yaptığı bir resmi götürdü. Ancak hapishane kurallarına göre özgürlüğü çağrıştıran her türlü şeyin mahkumlara verilmesi yasaktı.
Bu sebeple kağıda çizdiği kuş resmini kabul etmemiş oracikta yirtmislardi.
Çok üzülmüştü küçük kız babasına söyledi bunu oda üzülme kızım yine çizersin bu sefer çizdiklerine dikkat et olur mu? dedi..
küçük kız diğer ziyaretinde babasına yeni bir resim çizip götürdü.
Bu kez kuş yerine bir ağaç ve üzerine siyah minik benekler çizmişti.
Babası resme keyifle baktı ve sordu:
Hımm ....ne güzel bir ağaç bu! Üzerindeki benekler ne portakal mi?
Küçük kız babasına eğilerek sessizce ;
Hişt! O benekler ağacın içinde saklanan kuşların gözleri!....
Yaşamın asıl amacı,yüreği deki o nimeti bulabilmek olabilir mi, acaba?
Çünkü Un,hamur,ekmek hepsi sensin...
Asıl nimet sensin...
Olduğun her şeyi paylaşarak çoğalmaya, nimeti pay etmeye ne dersin?
Dönüşüm, bir hâlden bir hâle bir bilinç düzeyinden başkasına geçiş olduğu kadar, şekil değiştirmek, yeni bir görünüme de burunmektir.
Yeni "Sen" eskisinin kalıbına sığamaz, hayatın eskisi gibi olamaz..
Ekmek ustası bir güzel kadın kitabında, askve sevgi ile yoğrulan ekmeklerin diğerlerinden farklı olduğunu söylüyor ve şöyle diyor,
Kızgın sınırlı ve üzüntülü olduğunuz zaman elleriniz düşünün; buz keserler.
Buz gibi kirli elle yoğuracağınız ekmek ile mutlu olduğunuz zamanki sımsıcak ellerin yoğuracağı hamur arasında inanın büyük farklar vardır.
Yalnız senin için özenle yapılmış patatesli böreği.
O sevgi dolu yurekle karşılıklı oturup, sıcacık çayın eşliğinde yemenin de ayrı bir keyfi ve mutluluğu vardır muhakkak,
Bunca zaman yedik pırasa soğan
Ilık su ile içtik çayı kahveyi çoğu zaman
Kaderimiz de bozulmuş,
olmuş olan
Tam mezun derken çıktı
Wuhan
Issızlaştı önce her yer,
sokakta yok insan.
Maske ile geçiyor çoğu zaman.
Patladı bir de PANDEMİ şu an,
Aldık mı kiloları yata yata evde durmaktan.
Nedendir bilinmez kendileri kurtuldu.
Dedemin dediği gibi
başımıza bela oldu.
Eh ne yapalım bizde
maskeyi takalım.
Millet kurallara uyuyor,
bizde uyalım.
İnci gibi pandemiyi uğurlayalim...
I
Sayfa 154 - Birlikte kitaplar yayineviKitabı okudu