Kara Kırgızlar arasında söylenen "Manas" destanında kadın evin namusunun bekçisidir. Erkek soğukkanlılığını kaybederek fena bir iş yapacağı zaman onu kadın kurtarır. Kadının sözünü dinlemediği zamanda da kahramanın ölümü gelmiştir.
Fakat unutmayalım ki biz Türkler tarihte en güç ve en mudil büyük meseleleri halletmekten haz duymuş, en güç işleri ekseriya yalnız eğlence için yapmış olan bir milletiz.
Kızıl Elma uğrunda kılıç çekince kından
Bahtiyarlık denen şey artık geçmez yakından;
Mes'ut olup gülmeyi sök, çıkar hatırından.
Belki öldükten sonra bir parça güleceksin.
Kanma ey Türk. Düşmanı dost bellemekten sakın:
Millet değil bir tek fert bil ki yok Türk'e yakın.
Gök gürleyen sesinde mırıltılar ezilsin;
Sen kara tarikte hep şimşek çakan nesilsin.
Haykır... Gürbüz sesinle dağlara çık da haykır.
Saltanat yık, saray kır, ordu mahvet alay kır.
Gün olur ufuklar göynümü sıkar,
Gün olur ki göynüm ahımdan bıkar.
Şu yollar hep aynı gurbete çıkar,
Bir pınar başında durup konmadan.
Ömründe gülmedin, rahat bulmadın.
Ölsen de nola ki anılmaz adın..
Hey Atsız yirmi beş yılda kocadan
Başında saçların beyazlanmadan…