2011 yılını küresel sel yılı olarak tanımlayabiliriz Güney Amerika'dan Güneydoğu Asya'ya Avrupa'ya kadar birçok ülke sellerle boğuştu #Ocak ayında Brezilya tarihinin en büyük ve en ölümcül felaketinin yaşadı. Yüksek yağışlar yüzünden 772 insan hayatını kaybetti 126 insan kayboldu 13000 kişinin evsiz kaldığı ülkeye selin bilançosu 1.2 milyar
"Dünya haritasını aç!" Açtım. "Asya'nın en doğu noktasını bul!" Hondo Adasının en doğusundaki küt burnu gösterdim. "İşaretle!" İşaretledim. "Şimdi de Amerika'nın en batı noktasını göster!" Çabucak gösterdim. "Alaska Yarımadasının şu sivri burnu." "Aferin. Şimdi bu iki noktayı bir çizgiyle birleştir!" Birleştirdim. "Şimdi sıra Avrupa'nın en kuzey noktasına geldi." "İşte, Kuzey Buzdenizi'nin en kuzeyindeki şu adacık, dayı." "Güzel. Şimdi aşağıya kay, Afrika'nın en güneyindeki nok- tayı da işaretle bakayım." İğneler Burnu'nu işaretledim. "Çek bir çizgi, bu iki noktayı da birleştir!" Birleştirdim. Gözlerim faltaşı gibi açıldı. Çizgiler tam İstanbul'un üzerinde kesişmişti. Dayım bir sihirbaz gibi güldü. "İstanbul bu işte! Dünyanın merkezi. Tarihin dörtyol ağzı. İnsanların harman olduğu yer. İstanbul’un birçok adı vardır. Bence en anlamlısı, Ümm-ü Dünya, yani Dünyanın Anası. Bakırköy, bu ananın has kızıdır!" Ben de Bakırköy’de iki evin bir kuzusuydum.
Reklam
Ona göre dünyanın geleceği bu. Açlık çeken ülkelerden insanlar sallara, köhne motorlara binecek ve Avrupa kıyılarını zorlayacaklar. Afrika ve Asya kıtalarının insanları, Avrupa'ya, Amerika'ya akacak. Bir süre sonra kimse başa çıkamayacak bu göçle.
2,5 MİLYON YIL BOYUNCA İNSANLAR, müdahale etmedikleri bitki ve hayvanları yiyerek yaşadılar. Homo erectus, Homo ergaster ve Neandertaller incirleri dallarından koparıp yabani koyunları avlarken, incir ağaçlarının nerede kök salacağını veya koyun sürülerinin hangi çayırda gezebileceğini ve hangi erkek keçinin hangi dişiyi dölleyeceğini düşünmüyorlardı. Homo sapiens Doğu Afrika'dan Ortadoğu'ya, Avrupa'ya ve Asya'ya, son olarak da Avustralya ve Amerika'ya doğru yayıldı, ve her gittiği yerde de yabani bitkileri toplayıp hayvanları avlayarak yaşamını sürdürdü. Yaşam tarzınız sizi gayet iyi besliyor ve zengin bir toplumsal yapı, dini inanç ve siyasi dinamik sağlıyorsa başka bir şey yapmanıza ne gerek ki?
Tarih ve Türkler
Türkler gerçekten tarih yapımında müessirdirler; şuradan belli ki, bu bölgedeki hiçbir kavmin tarihini Türklersiz incelemek mümkün değildir. Bu söylediğimiz, elbette ki Mayalar'ın, Aztekler'in, modern Amerika'nın, Afrika'nın veya Hindiçin'deki devletlerin tarihini içermez. Fakat Eski Dünya'daki; yani Akdeniz çevresi, Avrupa, özellikle Doğu Avrupa ve "Asya-i Vusta" dediğimiz Orta Asya'ya doğru uzanan devletlerin ve milletlerin tarihi Türklere değinilmeden incelenmez. Hatta ciddi tarihçi çevrelerde, "Türkçe öğrenilmeden tarih yapılmaz" denir.
Sayfa 15 - Timaş YayınlarıKitabı yarım bıraktı
İnsanın Afrika'da doğduğundan artık kesinlikle emin miyiz?
Bilim hiçbir şeyden "kesinlikle emin"olmaz. Ama bütün buluntular bizi bu sonuca doğru yönlendiriyor. İnsanın ataları oldukları belirlenen fosillerin bulundukları yerleri çabucak gözden geçirelim: 7 milyon yıllık fosiller sadece Kenya'da bulundu. 6 milyon yıllık, sonra 5 milyon yıllıklarda öyle. 4 milyon yıllıklar Kenya, Tanzanya ve Etiyopya'da; 3 milyon yıllıklar Kenya, Etiyopya, Tanzanya, Güney Afrika ve Çad'da; 2 milyon yıllıklarda aynı bölgelerde, ayrıca birkaç yontulmuş taşlar birlikte Avrupa ve Asya'da... 1 milyon yıllıklar ise bütün Afrika ve Avrupa ve Asya'ya yayılmış. En sonra da Avustralya ve Amerika'ya çıkıyoruz.
Sayfa 93 - Türkiye iş Bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 871 ile 880 arasındakiler gösteriliyor.