Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
-DECCAL-
_İnsan kendi karakterine bakarak Tanrı'yı yaratmıştır. Üstün gördüğü özellikleri Tanrı'da görmek hoşuna gider. İğrenç özelliklerini de Şeytan'a yüklemiştir. _Bir tanrıbilimcinin, dincinin doğru diye duyduğu, yanlış olmak zorundadır: bu bir doğruluk ölçütü neredeyse. Savaş açtığım bu tanrıbilimci içgüdüsüdür: her yerde buldum onun
Edirne'de bir genelev içindeki kadınlarla beraber açıkarttırmaya çıkarılmış. Aziz Nesin bu durumun kabul edilemez olduğunu, kadınların "insalık hakları"nı savunan bir yazı yazınca hakkında dava açılmış. Mahkemede yargıç sormuş: "Sen genelevdeki bu kadınların avukatı mısın?" "Elbette avukatıyım," diye cevap vermiş Aziz Nesin. "Salt onların değil, bütün aydınlar, bütün yazarlar halkımızın avukatıyız."
Reklam
360 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kusursuz Evlilik Sarah Morgan 33 yaşında; güzel ve başarılı bir avukattır. Hayatta istediği şeyi almış, başarılı olmuş, çalıştığı şirkete ortak olmuştur. Adam ise; yazarlık kariyerinde hafif bir parıltı yaratıp bir çıkmaza girmiştir. Herseye ragmen 10.yıl evliliklerini kutlamak için göl evine gitmek isterler. Ama bir gün önce Sarah'ın işleri çok yoğundur. Karısı planı iptal ettiği için Adam; metresini çağırır ve güzel vakit geçirmek ister. Sabah olduğunda ise yataginda metresini yirmi yedi bicak darbesiyle öldürülmüş; kendisinin ise katil zanlısı olarak yargılandığını öğrenir. Buna rağmen Sarah kocasını savunmaya karar vererek avukatı olur. Kaosun yoğun olduğu, merak ettirirken okutan, geren bir kitaptı. Adam; suçlu mu yoksa masum mu? Her aldatılan kadında suç kadında mıdır? Avukatın olsa dahi sevgilinle yaşadıklarını karına anlatırken onun duygularını yok sayabilir misin? Masum bir insan adalet önünde her zaman sucsuzlugunu kanitlayabilir mi ? Sorularin olduğu son sayfaların akıp gittiği bir kitap olarak aşırı begendimmm
Kusursuz Evlilik
Kusursuz EvlilikJeneva Rose · Epsilon Yayınevi · 2023147 okunma
“Avukatlık;belli bir ücret karşılığında, vatandaşın derdini kederini satın alma ve çözüm yolu sunma sanatıdır.”
biraz konuşalım mı
... - Kendini güzel bulmayanları da savunacağız. + Niye? Kendilerini savunamıyorlar mı? Avukatı mısın sen onların? - Belki ben de kendimi güzel bulmuyorum. Belki öz savunma :) bu ne ön yargı? + Hee, o zaman ok... .
Birini savununca sen onun avukatı mısın diye soranlara evet demek için hukuk kazandım
Reklam
152 syf.
9/10 puan verdi
Ellerin dert görmesin Uğur Mumcu! "Sakıncalı Piyade"yi yazdığın için, eline sağlık, ağzına sağlık, canına sağlık...     Kendi yazdıklarıma gülemem. Ama senin yazılarını gülerek okudum. "Acı acı gülmek" deyimi vardır ya, işte öyle, acı acı güldüm.     Bir yazında anlattığın olayın sonunda, tıpkı halkımızın ağzıyla "Güler misin, ağlar mısın?" diyorsun. Yazılarını okurken, içimde, gülmekle ağlamak arası bir burukluk duydum. Üstelik, otuz yıl önceleri, askeri mahkemeler ve sıkıyönetim mahkemeleri önünde yargılanışlarımı da anımsadım. Hemen hemen aynı şeylerdi başımıza gelenler. Yalnız, arada otuz yıllık zorunlu bir takvim ilerlemesi olduğu için, bizi yargılayanlar çok daha serttiler, katıydılar, örneğin, sıkıyönetim mahkemesinde bir sanığı bir avukatın savunabilmesi için, buna sıkıyönetim komutanının izin vermesi gerekirdi. Sıkıyönetim Komutanlarına avukat beğendirmek zordu. Bu yüzden avukatlar, sıkıyönetim sanıklarının avukatlığını almak istemezlerdi. Seksen yaşındaki babam, avukat yazıhanelerini kapı kapı dolaşıp beni savunacak avukatı boşuboşuna aramıştı. O gün bu gün, gönüllü bile olsalar, siyasal davalarımda avukat tutmak istemem.     Aradan geçen otuz yılda, hiç olmazsa, cellâtlar da gülümsemesini öğrenmişler. Gülümsemek, bu bir insanlık belirtisidir
Sakıncalı Piyade
Sakıncalı PiyadeUğur Mumcu · Tekin Yayınevi · 19771,999 okunma
Aziz Nesin önsöz yerine
"Güler misin,ağlar mısın" diyorsun.Yazılarını okurken,içimde,gülmekle ağlamak arası bir burukluk duydum.Üstelik otuz yıl önceleri,askeri mahkemeler ve sıkıyönetim mahkemeleri önünde yargılanışlarımı da anımsadım.Hemen hemen aynı şeylerdi başımıza gelenler.Yalnız,arada otuz yıllık zorunlu bir takvim ilerlemesi olduğu için,bizi yargılayanlar çok daha serttiler,katıydılar.Örneğin,sıkıyönetim mahkemesinde bir sanığı bir avukatın savunabilmesi için,buna sıkıyönetim komutanının izin vermesi gerekirdi.Sıkıyönetim Komutanlarına avukat beğendirmek zordu.Bu yüzden avukatlar,sıkıyönetim sanıklarının avukatlığını almak istemezlerdi.Seksen yaşındaki babam,avukat yazıhanelerini kapı kapı dolaşıp beni savunacak avukatı boşu boşuna aramıştı.O gün bu gün,gönüllü bile olsalar,siyasal davalarımda avukat tutmak istemem.
Um:ag 72.baskıKitabı okudu
Mist
Nick omzu üzerinden arkasına, o fırıl fırıl dönen sise bakarken, ya peşimden gelirse, diye endişelendi. "O şeyler. O şeyler neydi? O gördüğüm şeyler neydi amınakoyim?" "Mist ruhları." "Mist ruhları mı?" "Evet. Sluagh." Nick bundan bir şey çıkmayacağını anladı. Ayağa kalkıp yumruklarını sıktı. Bu sivri kulaklı çocuğu yumruklamak, yüzündeki o kibirli sırıtışı silmek istiyordu; hayatında hiç bu kadar birisini hırpalama isteği duymamıştı. Peter şaşırmış görünerek bir adım geriledi. "BENİ KANDIRDIN!" diye bağırdı Nick. "Seni götoş! O bokları biliyordun ama bana söylemedin." "Bu doğru değil," dedi Peter bir duruşma avukatı gibi. "Sana Mist'e girmeye hazır mısın? diye ısrarla sordum. Sen de bana "Peter, Nick'in sesini taklit etti "-'isteyerek gidiyorum,' dedin." Nick'in öfkesi geçmemişti "Ne demek istediğimi biliyorsun. Oradaki şeylerle ilgili hiçbir şey söylemedin. O acayip şeylerle ilgili." "Ne yani, sürprizin tadını mı kaçırsaydım?” "Ukalalık etme," diye bağırdı Nick. "Orada ölmüş bir oğlan çocuğu gördüm. Neden orada ölmüş insanlar var?" Peter'ın yüzü bulutlandı ve başını çevirdi. "Eğer sana yetişemeseydim, hâlâ orada mı olacaktım? Ölene kadar senin adını haykırarak kafası kesik tavuk gibi dolanacakmıydım?" "Evet."
"sana ne lan. avukatı mısın?" "doğru bildiğim şeyi söylemek için kimseden para almam gerekmez,"
Reklam
"Avukatlık; belli bir ücret karşılığında, vatandaşın derdini kederini satın alma ve çözüm yolu sunma sanatıdır."
Avukatlık mesleği tanım itibariyle kolay gözükse de içerik olarak karmaşık bir meslektir. İçerisinde biraz ekonomi, biraz psikoloji, biraz sosyoloji, yer yer sanat ve sporu da barındıran, işin sonunda müvekkil davayı kazandıysa; "Ee zaten haklıydım tabii ki kazanacağım." davayı kaybettiyse; "Avukat beceremedi, avukat bizi sattı." gibi sözleri sıkça işiteceğiniz nankör bir meslektir.
324 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.