Annabel Lee
Seneler,seneler evveldi; Bir deniz ülkesinde Yaşayan bir kız vardı,bileceksiniz İsmi Annabel Lee; Hiçbir şey düşünmezdi sevilmekten Sevmekden başka beni. O çocuk ben çocuk,memleketimiz
"Ay her gece öldü, güneş nefes alsın diye," dedi dünyaları verseler vazgeçemeyeceğim derin sesiyle. Diğer tüm seslerden güzel olan, ruhuma hayat katmış sesiyle. Cennetin nehirlerinde yıkanmış, siyah olduğunu sansa da ışıl ışıl parlayan ruhuyla... İnandığım her şey olan çocuk... Sonuna kadar inandığım sesiyle...
Sayfa 383Kitabı okudu
Reklam
UYGUR TÜRKLERİNE ÇOCUK YAPMA YASAĞI VAR
Başka bir ay doğmadı üstümüze doğmayacak Çin zulmünden bir zulüm bu yeni ay, bone china irfanı olan kurşun sıkacak Erzurum'dan anneanneler salavat getirecek sen ayet okumayacaksın lifli meyvelerle liflenip ekrana tarihi düz bir çizgi olarak düşünemezsin analitikten kurtul burada 17. Hristiyan asrı diyen İsmet Özel'in ortası çocuk seksen yaşında bir oyuncakla oynuyor seksen yaş ortalama insan ömrü bin küsur yıl yaşayabildi bu fikir pamuk doğada beş ayda yok olur insan elinde üç nesil yetişebilir bir pazenle
Seni görmemle başlıyordu her şey Ve sonra seni aklımdan çıkartmaya yetmiyordu bu evren üzerindeki hiçbir madde... Bu dünya demedim çünkü basit olur, Eşin benzerin yok senin bu evrende. Ve seni gördüğünde benim gibi saygıyla eğilir bu evren de... Saçların dalgalanır, Bir gemiyi yutar. Ve gözlerinin
Sayfa 138Kitabı okudu
Hırka
Ne kar, ne buz tutmuş ay, ne ıslık çalan kamyonlar Ne de okul kıyafetinde kaybolmuş bir çocuk Harflerin yalnızlığı gecenin yalnızlığından büyük Asfaltın kıyısında yoksul bacalardan bir hayat elifi Bahçelerin uykusundan sürmeli gözler Ne evden ayrılmak, ne yapraklı soğuk ince bedende Değildi canıma yürüyen zaman acısı Anne hırkasını çocuğa giydiriyordu…
Sayfa -44Kitabı okudu
Havadaki titreşimi hissedebiliyorduk; bir telaş duygusu hakimdi ortama. Her şey Ay’la başladı; ulaşılmaz bir şiirdi Ay, ya da bir zamanlar öyleydi. Şimdi üzerinde insanlar yürüyordu, tanrıların incisinin üzerinde lastik izleri vardı. Belki de zamanın akışını, içinde bulunduğumuz on yılın son yazını yaşadığımızı fark etmekten kaynaklanıyordu telaşımız. Bazen ellerimi kaldırıp durdurmak istiyordum. Ama neyi durdurmak? Belki de büyümeyi.
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.