Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Çalma bizi bizden bizi gitme o ellere doğru Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun etme Ey ay felek harab olmuş alt üst olmuş senin için Bizi öyle harab öyle alt üst ediyorsun etme Ey makamı var ve yokun üzerinde olan kişi Sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun etme Sen yüz çevirecek olsan ay kapkara olur gamdan Ayın da evini yıkmayı kastediyorsun etme Bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan Gözlerimizi öyle yaş dolu ediyorsun etme Harama bulaşan gözüm güzelliğinin hırsızı Ey hırsızlığa da değen hırsızlık ediyorsun etme
464 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Pazarlıkçı Serisi 2 / Yabancı Bir İlahi Kitap İncelemesi
"Hepimiz parlayan bir ay gibiyiz ama görünmeyen karanlık bir tarafımız da var." -Halil Cibran Kitabı gerçekten çok beğendim, her şeyiyle harikaydı. Okumaktan çok keyif aldım. Normalde 10 verecektim ama bir yıldızı az sonra spoiler kısmında bahsedeceğim sebepten dolayı kırdım yoksa 10 yıldızlık bir kitaptı bana göre. 3. kitabı okumak
Yabancı Bir İlahi
Yabancı Bir İlahiLaura Thalassa · Martı Yayınları · 2022574 okunma
Reklam
Oda bir hapishaneye, hapishane de bir adaya tutsaktır... Adnan Menderes'tir, Yassıada'da yazdığı mektuplardaki sözcükleri sayan adamın adı!
Anadolu, 1071 yılında girilen bir yurt değildir... Yada İstanbul 1453... Bu tarihlerden öncesi de bizimdir. Çünkü bizler, bu topraklarda kiracı değil, ev sahibiyiz. 1071'i yada 1453'ü kira kontrat tarihleri gibi gösterirsek, ev sahibi bize "Oğlum evleniyor, çıkın." Diyecektir.!
Kitaplar yalnız kralların adını yazar Yoksa kayaları taşıyan krallar mı?
Mektuba devam
Ah ah! Gönlüm çilem, aşkım, kederim, acım, gönlüm! Sustukça hoş geçimlim, dile geldikçe parlayan alevim. Kopup saçılan gerdanlığında soylu nedimelerin, savrulan incileri yere inen hüzünlerim. Aramadan bulduğum yola koyulmuş göçüm.
Sayfa 127 - Kapı Roman YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun, etme. Başka bir yar, başka bir dosta meylediyorsun, etme. Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı? Hangi hasta gönüllüyü kastediyorsun, etme. Çalma bizi, bizden bizi, gitme o ellere doğru. Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun, etme. Ey ay, felek harab olmuş, altüst olmuş senin için... Bizi öyle harab, öyle altüst ediyorsun, etme. Ey, makamı var ve yokun üzerinde olan kişi, Sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun, etme. Sen yüz çevirecek olsan, ay kapkara olur gamdan. Ayın da evini yıkmayı kastediyorsun, etme. Bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan. Gözlerimizi öyle yaş dolu ediyorsun, etme. Aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer; Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun, etme. Ey, cennetin cehennemin elinde oldugu kişi, Bize cenneti öyle cehennem ediyorsun, etme. Şekerliğinin içinde zehir zarar vermez bize, O zehiri o şekerle sen bir ediyorsun, etme. Bizi sevindiriyorsun, huzurumuz kaçar öyle. Huzurumu bozuyorsun, sen mahvediyorsun, etme.Harama bulaşan gözüm, güzelliğinin hırsızı. Ey hırsızlığa da değen hırsızlık ediyorsun, etme. İsyan et ey arkadaşım, söz söyleyecek an değil. Aşkın baygınlığıyla ne meşk ediyorsun, etme
Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun, etme. Başka bir yar, başka bir dosta meylediyorsun, etme. Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı? Hangi hasta gönüllüyü kastediyorsun, etme. Çalma bizi, bizden bizi, gitme o ellere doğru. Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun, etme. Ey ay, felek harab olmuş, altüst olmuş senin için... Bizi öyle harab, öyle altüst ediyorsun, etme. Ey, makamı var ve yokun üzerinde olan kişi, Sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun, etme. Sen yüz çevirecek olsan, ay kapkara olur gamdan. Ayın da evini yıkmayı kastediyorsun, etme. Bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan. Gözlerimizi öyle yaş dolu ediyorsun, etme. Aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer; Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun, etme. Ey, cennetin cehennemin elinde oldugu kişi, Bize cenneti öyle cehennem ediyorsun, etme. Şekerliğinin içinde zehir zarar vermez bize, O zehiri o şekerle sen bir ediyorsun, etme. Bizi sevindiriyorsun, huzurumuz kaçar öyle. Huzurumu bozuyorsun, sen mahvediyorsun, etme. Harama bulaşan gözüm, güzelliğinin hırsızı. Ey hırsızlığa da değen hırsızlık ediyorsun, etme. İsyan et ey arkadaşım, söz söyleyecek an değil. Aşkın baygınlığıyla ne meşk ediyorsun, etme.
Kütüphaneciler genellikle kitapları sever. Ancak Dr. Alois Pichler için durum biraz farklıydı. Kendisi 1869 yılında, Rusya’nın St. Petersburg kentindeki İmparatorluk Halk Kütüphanesi’nin kütüphanecisi olmuştu. Görevine başladıktan birkaç ay sonra diğer çalışanlar koleksiyondan ciddi sayıda kitabın eksildiğini fark etti. Bir hırsızdan şüpheleniyorlardı. Bu sırada Pichler’ın tuhaf davranışlar sergilediğini gözlemlediler. Kendisi çıkış kapısına yaklaşırken kitap düşürüp apar topar raflara geri koyuyor, giydiği kocaman paltoyu çıkarmayı reddediyor ve günde birkaç kez kütüphaneden çıkıp duruyordu. Sonunda kendisinin parfüm yapımından ilahiyat kitaplarına dek tam 4500 kayıp kitabı çaldığı anlaşılacaktır. Kendisi bilinen en büyük kütüphane hırsızı olarak tarihe geçti. Ancak bir çok kişinin bilmediği kendisinin amansız bir hastalığın pençesinde olduğuydu. Suçlu bulunan ve Sibirya’ya sürülen Pichler bibliyomani kurbanıydı. Bu 1800’lerde Avrupa’ya ve İngiltere’ye de yayılan, semptomları arasında ilk ve özel baskıları ya da özel kâğıda basılmış kitapları bulmak için yanıp tutuşmak olan müphem bir hastalıktı.
Etme
Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun, etme. Başka bir yar, başka bir dosta meylediyorsun, etme. Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı? Hangi hasta gönüllüyü kastediyorsun, etme. Çalma bizi, bizden bizi, gitme o ellere doğru. Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun, etme. Ey ay, felek harab olmuş, altüst olmuş senin için... Bizi öyle harab,
Reklam
"Oyuncakları çocuklarına düşleri, hayalleri çoğalsın diye değil, oyalansın diye bir milleti oyalamak, ne kadar da kolay oluyordur!.. "
"Sen yüz çevirecek olsan Ay kapkara olur gamdan. Harama bulaşan gözüm, Güzelliğinin hırsızı " Mevlana
Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun, etme. Başka bir yar, başka bir dosta meylediyorsun, etme. Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı? Hangi hasta gönüllüyü kastediyorsun, etme. Çalma bizi, bizden bizi, gitme o ellere doğru. Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun, etme. Ey ay, felek harab olmuş, altüst olmuş senin için... Bizi öyle harab,
Aklıma Mevlana Celaleddin Rumi’nin Şems’e yazdığı dizeler geldi. Ne güzel demişti oysa yasağa meyletme… Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun, etme. Başka bir yar, başka bir dosta meylediyorsun, etme. Sen yâd eller dünyasında ne arıyorsun yabancı? Hangi hasta gönüllüyü kastediyorsun, etme. Çalma bizi, bizden bizi, gitme o ellere doğru. Çalınmış
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.