…çaresizliğinin verdiği acıyla sarsılarak kendini yeniden yere attı; bir şeyler yapmak, haykırmak, vurmak, birilerinin gırtlağını sıkıp canını almak için yanıp tutuşuyordu.
Sayfa 53
…aklına getirmek istemediği, ama sümüklü böcek misali buz gibi ve yapış yapış içinde sürekli gezinen bir düşünceyi aklından boğarak atmaya çabalıyordu şimdi.
Sayfa 41
Gelgelelim rastlantının matkap uçları elmastandır ve içinde bolca tehlikeli tuzak barındıran kader, hiç umulmadık bir yerden kendine bir kapı bulmayı bilir ve kaya gibi sert mizaçları bile temelinden sarsarak darmadağın eder.
Sayfa 26
Mutlu olup olmadığını kimse bilmiyordu, belki kendi bile bilmiyordu…
Sayfa 23
Hala yüreğinin bir köşesinde küçük bir acı duruyordu. Ama iyileşme sürecinde olan bir yaradan başka bir şey değildi ve biliyordu ki kısa sürede yarası iyileşecekti.
Sayfa 80 - Maviçatı yayınlarıKitabı okudu
İhmal ettiği bir tanrıya dua etmek için ellerini kaldırması gerekmiyor muydu?
Sayfa 75 - Maviçatı yayınlarıKitabı okudu
Sonsuza dek süren bir yolculukta yanınıza alamayacağınız şeylerin değerini kaybettiği o anda anladı.
Sayfa 71 - Maviçatı yayınlarıKitabı okudu
"yapamıyorum, asla itiraf edemeyeceğim, ruhumu huzura kavuşturacak sözler ağzımdan çıkmayı reddediyor."
Sayfa 65 - Maviçatı yayınlarıKitabı okudu
İnsanın sevdiği birine yaptığı hatayı itiraf etmekten neden utanması gerektiğini anlayamıyorum.
Sayfa 63 - Maviçatı yayınlarıKitabı okudu
"utanç mı? Utanç, korkunun bir başka halidir. Utancığım korkunun daha soylu ve daha iyi bir hali olduğunu kabul ediyorum.
Sayfa 63 - Maviçatı yayınlarıKitabı okudu
İnsanları tehlikeli olduğunu bile bile o işi yapmalarını ve sonra da hatalarını söyleyecek cesaretlerinin olmamasını hiçbir zaman anlamadım.
Sayfa 63 - Maviçatı yayınlarıKitabı okudu
Hapsedildiği sürece gözyaşları insanın canını çok yakar...
Sayfa 62 - Maviçatı yayınlarıKitabı okudu
Korkunun ecele faydası yok, çünkü ceza elle tutulur bir şeydir.
Sayfa 62 - Maviçatı yayınlarıKitabı okudu
Dünya ölmüştü, kalbinin hızlı hızlı atması dışında tüm bedeni ölü gibiydi. Acı, acı, acı diye atıyordu kalbi.
Sayfa 53 - Maviçatı yayınlarıKitabı okudu
Hiçbir şey bilmiyordu ve her varsayım, iğne batırılmış bir balon gibi patlıyordu.
Sayfa 44 - Maviçatı yayınlarıKitabı okudu