Ensesinden tutunacaksın hayatın; Sımsıkı
Girivereceksin koynuna..
Boşvereceksin;
Giden gidecek,
Biten bitecek...
Sen bitmeyeceksin.
Sarılacaksın sabahlara...
Güneş'e, Ay'a, Yıldız'a...
Belki bir Temmuz sıcağına...
Belki bir kuşun kanadına
Bergamotlu tazecik bir çaya
Küçücük bir limon ağacına
Deniz kokan ılık rüzgarlara
Sarılacaksın sevdaya
Kar, kış demeyeceksin
Yüreğine yüreğine, dolacak Hayat...
Sarılacaksın umuda...
2023'e 100'ün üzerinde kitap siparişi ile başladım. Elbette bu kadar kitabı bir anda sipariş vermemin, okumak dışında bir başka önemli sebebi de var.
Yazımına devam ettiğim romandaki ana karakter kurgu gereği tüm kitapları okumaya başlıyor. Karakterin sanki yanında oturuyor gibi, o okuyacak siz de onun okurken gelişimini
Sir Arthur C. Clarke bilimkurgunun üç büyük isminden biri olarak kabul edilen, bilimkurguya çağ atlatan bir isimdir. Hugo ve Nebula ödüllü yazar 2008 yılında hayata veda ederken ardında kült olmuş birçok eser bıraktı. Bu eserler içinde 2001 Bir Uzay Destanı diğerlerinin arasından sıyrılır. Bunun nedeni kitabın yazım sürecinin ve işlediği konunun
Bilim adamları, önemli bir sorunun çözümlenmesini beklerken, gürültü etmez, sağa sola gidip gelmez, telaşlı ya da sinirli olup kalkmazlar. Sadece beklerler. Çünkü onlar bilirler ki, yapabilecekleri başka bir şey yoktur.
Yazıldığı zamanı düşününce bu nasıl bir hayal gücü
diyip hayret ediyorsunuz. İnsanın büyük işler başarma arzusunu da açıkça ortaya koyan akıcı bir kitap. Okumak keyifliydi.
Ay'a YolculukJules Verne · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200910,4bin okunma
Ay'a gidiş yalnızca teknolojik bir girişim değildi, sanatsaldı da. Tıpkı Mikelenjelo'nun Sistin Şapeli'nin tavanındaki freskleri gibi. Mikelenjelo'ya zamanın şaheserini yaptıran hayal gücü ile NASA mühendislerine Ay gemilerini yaptıran hayal gücü aynıydı.
Kitabın Tom Hanks tarafından yazılan önsözünden.Kitabı okuyor
“Orada canlı varlıklarla karşılaştığımızı düşün. Onlara, yeryüzünde olup bitenler konusunda acı bir fikir vermek, savaşın ne olduğunu öğretmek, en değerli vakitlerimizi birbirimizi boğazlamaya, çiğ çiğ yemeye, kolumuzu bacağımızı kırmaya harcadığımızı; üstelik de bu işi bir milyar iki yüz bin kişilik nüfusumuzla, yüz milyarı rahatça besleyebilecek bir dünya üstünde yaptığımızı göstermek ister miydin? Hadi, hadi saygıdeğer dostum, seni gördükleri an hepimizi kapı dışarı ederler!”
Selamlar Yeni yıl yeni seri diyerek İş Bankası Kültür yayınlarının Çağdaş Dünya Klasiklerine başladik. Zaten iş Bankası kitap serileri bataklık gibi bir başlayınca asla cıkamiyorsun Türk Klasikleri, Modern Klasikler ,Hay Klasikleri yetmedi bana Cağda Klsaiklerden eksik kalmayayım dedim Şuana kadar 6 kitap basmıs yayinevi biz basım sırasına göre her ay birer kitap okuyalım dedik canım kitap grubumla..
Serinin ilk kitabı İrlanda Edebiyatından David Park eseri. Kitabı cok sevdim ben anlatım olarak bu kadar yalınken,anlattıklari çok sarsıcı geldi bana, yazar okuyucuya çok güzel aktarmış düsüncelerini.Kitaba başlayınca bitirene kadar duramıyorsunuz,kolay okunan birkaç saatte bitebilecek bir kitap ama pek çok şeyden bahsetmis, satır aralarında pek çok mesaj var aslında.. Beni okurken yormayan,sıkmayan ama bunun gibi birden fazla mesqj içeren kitapları ayri seviyorum.Umarim serinin diğer kitaplari ilk kitap kadar güzel olur,severek okuruz
Konusu kısaca şöyle; soğuk bir Noel öncesi 3 cocuk babası Tom üniversitede okuyan oğlunu eve getirmek için yola çıkar. Kardan dolayı ulasım engeli vardır ama Tom Noeli ailecek geçirebilmek için her türlü tehliyeyi göze alarak bu yolculuğa çıkar. Yolculuk esnasında geçmişini,hayatıni,ailesini,cocuklarıyla ilişkisini, kariyerini,gecip gitmiş gençliğini ve daha pek çok seyi düsünüp gözden gecirme fırsatı bulur.Bir nevi kendisiyle hesaplasır bu yolculuk esnasinda. Konu olarak yolculuk gibi görünüyor olsada aslinda bu hesaplaşmayı okuyoruz. Ara ara Tom'a hak verip,ara ara kızarak okudum. Cok cok sevdim. Aynı tarzdan sıkılıp farkli bir şeyler okumaya cesaret edemeyen herkese öneririm bu kitap başlangıc için gayet uygun