Menderes Tuna

Menderes Tuna
@ayemmenderes
Uçak Bakım Mühendisi
14 Mayıs
81 okur puanı
Ekim 2019 tarihinde katıldı
168 syf.
9/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
Hayalsiz yaşanmaz.
Yeni nesil romanlara her zaman ön yargı ile yaklaşmışımdır özellikle Türk romanlarına. Bunun sebebi de sürekli olarak saçma sapan metinler yazıp bunu roman adı altında piyasaya sürüp; edebi kaygı gütmeden tamamen ekonomik kaygı güdülmesiydi. Bu kitabı almamın en büyük sebebi kitabın adı ve açıklamasıydı:
Benim Babam Bir Melek
Benim Babam Bir Melek
Kitap yeni nesil romanlara olan önyargımı bir nebze kırmayı başardı. Güzel bir kalemden çıkmış. Hikayeyi okurken olaylar gözünüzün önünde canlanıyor. Kah Ümit oluyorsunuz: ince bir tel üzerinde akrobasi yürüyüşü gerçekleştiriyorsunuz, kah Ömer oluyorsunuz: Ümit’in sırtında kollarınızı iki yana açıp kule oluyorsunuz. Okunmaya değer bir kitap. Dram dolu bir hikaye. Kitabın en büyük dezavantajı da şu: gözyaşı dökmekten başım ağrıdı. Okuyacak olan okurlara şimdiden keyifli okumalar. Yanınıza selpak almayı unutmayın!
Benim Babam Bir Melek
Benim Babam Bir MelekErol Hızarcı · Destek Yayınları · 201744 okunma
Reklam
375 syf.
10/10 puan verdi
·
22 saatte okudu
Uçurtma Avcısı
Kitabı tek kelime ile tanımlamam gerekse “Mükemmel” derim ama bu ne denli yeterli olur inanın bilmiyorum. Saf dostluk, yıllarca gizlenen sırlar, acımasızca söylenen yalanlar… Kitapta bahsedilen konu hakkında bir araştırmada bulunmadım dolayısı ile gerçek hayattan bir kesit mi bilmiyorum. Ama, umarım değildir. Kitabı soluksuz tek nefeste okuyabilirsiniz. Elinizden bırakmak istemeyeceksiniz ama benim gibi tadı damağınızda kalmasın diye bir gün ara verip bitirebilirsiniz. Sayfaları gezerken “ben ne ara bu kadar sayfa okudum?” sorusu aklınızı kurcalayacak. Öte yandan sayfalarda ilerledikçe zaman zaman gözyaşlarınız akacak. Kitapta her şey o kadar saf o kadar güzel anlatılmış ki: kendinizi bir anda bu kitabın evreninde yer alan bir kişi olarak hissediyorsunuz. Karakterler aileniz oluyor. Sayfalar çevrilirken insanı onlarca duygu karşılıyor. Kimi sayfada çok sinirlenirken kimi sayfada mutlu oluyorsunuz. Kitap gayet güzel betimlenmiş bu yüzden okurken Afganistan’ın sokaklarında gibi hissediyorsunuz kendizi. Kitabı alalı yaklaşık bir yıl oldu ama bir türlü kendimde bu kitaba başlama hevesini yakalayamamıştım ama dün okuduğum ilk 10 sayfadan sonra bir baktım yüzlerce sayfa okumuşum. Eğer benim gibi tereddüt eden kitapseverler varsa hiç tereddütsüz okumaya başlayabilirler. Emin olun pişman olmayacaksınız. “Senin için bin tane olsa yakalarım” cümlesi ile incelememi sonlandırıyorum. Keyifli okumalar!
Uçurtma Avcısı
Uçurtma Avcısı
Khaled Hosseini
Khaled Hosseini
Uçurtma Avcısı
Uçurtma AvcısıKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2021165,4bin okunma
256 syf.
10/10 puan verdi
·
18 günde okudu
İlk olarak kitabı alma sebebimden başlamak istiyorum. Alma sebebim tamamen Atatürk’ün “Beyaz Zambaklar Ülkesinde” kitabının okullarda okutulmasını istediği bir kitap olmasıdır. Kitaba gelecek olursak: kitabın içeriğini anlayabilmek, okurken sıkılmamak ve sorgulayabilmek için okuyucunun belli bir olgunluğa erişmiş olması gerektiğini düşünüyorum. Aksi takdirde kitap okuyucuya sıkıcı gelecektir. Kitabın içeriği: İsveç’in hakimiyetinden çıkan Finlerin sıfırdan kurdukları Finlandiya. Finlandiya’nın nasıl kurulduğu, geçim kaynaklarının nasıl sağlandığı ve ülkenin aydınlarının genç neslin eğitimi için ne fedakarlıklar yaptıkları anlatıyor. Gelelim kitap hakkındaki düşüncelerime… Ulu Önder’in okullarda okutulmasını istediği bu kitap; okullarda okutuldu mu? sanmıyorum. Eğer okutulsa ise eminimki ülkemiz şu an bu halde olmazdı. Ülkemizin ve halkımızın güncel durumu yıllar önce insanı aydınlatmak için yazılmış bir kitapla ters düşüyor. Umarım bir gün bizim ülkemiz de “Beyaz Zambaklar Ülkesi” olabilir.
Beyaz Zambaklar Ülkesinde
Beyaz Zambaklar ÜlkesindeGrigory Petrov · İndigo Kitap · 2020100,1bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
208 syf.
7/10 puan verdi
·
19 saatte okudu
Yakmak bir zevkti. Uzun zamandır “şu kitabı bir an önce alıp okumalıyım” diye kendi kendime söyleniyordum. Sonunda kitabı aldım ve okudum. Öncelikle kitabın muazzam bir kurgusu olduğunu söylemeden geçmeyeceğim. Ama… Her ama cümlesi kötü bir sonla biter. Ama, kitabın kurgusu ne kadar iyiyse şahsi düşüncem olarak anlatımı da o kadar kötü. 200 sayfalık bir kitapta, betimlemelerin zihnimde canlandığı sayfa sayısı belki de 15-20’yi geçmez. Bu kadar iyi bir kurguya böyle bir anlatım yine şahsi fikrimce yakışmamış. Kitabın içeriğinden bahsetmek gerekirse; gelecekteki dünya bambaşka bir hale dönüyor. Ekranlar insanların hayatında bambaşka bir yer ediniyor. Kitaplar mı? Kitapların okunması yasak, kitapların elde bulundurulması yasak. İtfaiyecilerin artık bambaşka bir mesleği var: Onlar artık söndürmüyorlar, yakıyorlar. Fahrenheit 451. Kitap isminin bulunması ile ilgili hikaye oldukça hoşuma gitti. Yazar, kitaba öncesinde farklı adlar veriyor fakat hiçbiri yazarın beklentisini karşılamıyor. İsim arayışı sürerken bazı okulları, profesörleri arıyor ve “Kitap sayfası kaç derecede yanar?” diye soruyor fakat cevabı bulamıyor. Son çare olarak bir İtfaiye’yi arıyor ve aynı soruyu tekrarlıyor yazar: “Kitap sayfası kaç derecede yanar?”. Dönüş olarak aldığı cevap ise şu şekilde oluyor: “451 Fahrenheit.”
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451Ray Bradbury · İthaki Yayınları · 202289,9bin okunma