Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Evet, Kur'an manen üslub‑u beyan cihetiyle fevkalâde beliğ olduğu gibi lafzında gayet selis bir fesahati vardır. Fesahatin kat'î vücuduna, usandırmaması delildir. Ve fesahatin hikmetine, fenn-i beyan ve maânînin dâhî ulemasının şehadetleri bir bürhan-ı bâhirdir. Evet, binler defa tekrar edilse usandırmıyor, belki lezzet veriyor. Küçük basit bir çocuğun hâfızasına ağır gelmiyor, hıfzedebilir. En hastalıklı, az bir sözden müteezzi olan bir kulağa nâhoş gelmiyor, hoş geliyor. Sekeratta olanın damağına şerbet gibi oluyor. Zemzeme-i Kur'an onun kulağında ve dimağında, aynen ağzında ve damağında mâ-i zemzem gibi leziz geliyor.
Reklam
Aynen Öyle
xvxıx: İnsanlara güvenmeyi uzun zaman önce bıraktım. Arkadaşlık ve aşk benim için yok.
Kendi içide aynen böyleydi; karanlık, sessizlik, sis.
Hayatınıza giren şeylerin, tahammül ettiğiniz şeyler olduğunununutmayın. Saygısızlığa tahammül ederseniz, saygısızlığa uğrarsınız. İnsanların geç kalmadına ve sizi bekletmesine musamaha gösterirseniz, insanlar size karşındakik davranmaz. Düşük ücrete karşılık fazla çalıştırılmaya tahammül ederseniz, bı aynen böyle devam eder. Aşırı kilolu, yorgun ve sürekli hasta olmanınza tahammül ederseniz, durumunuz hep öyle olmaya devam eder
Türk Ocakları’nda terbiye almış olan birçok zabitlerden defaat ile (defalarca) aynen şu sözleri işittim: “Gelirken Zu’ları bitirdik, dönüşte nöbet Lo’larındır”. Zu ile Ermenileri Lo ile de Kürtleri kastediyorlardı.
Reklam
GÜZEL TÜRKÇENİN ZENGİNLİĞİ ve ŞİMDİKİ HÂLİMİZ...
İbrahim Sabri Bey, Erbilli Şeyh Esad Efendi'ni gazellerini çok beğenmiş, Efendi'nin Türkçesine hayran olmuş, şöyle konuşmuştu: - "Efendiler, farkındasınızdır. Lisânın zenginliğine bakın! Şu şiirlerdeki zenginliğe bakınız. Bir kere ilim, irfan, bilgi var; his var, heyecan var; hisleri heyecanları yükseltecek, kanatlandırıp arş-ı â'lâya yükseltecek îmân var... Zihinde, gönülde, ruhta, denizler gibi dalgalanan hislerin, düşünce ve tasavvurların, hayâllerin, imkân âlemine çıkıp diğer insanlara intikâlini temin eden, mükemmel bir vasıta, yâni fevkalâde bir lisân var... Şu kelimelere bakın. Şair en küçük bir kelime sıkıntısı çekmiyor. His ve heyecanlarını, neredeyse aynen, bize de hissettirip duyuruyor... Şu güzel Türkçeye bakın, bir de şimdi ne hâle sokulduğuna bakın; yürekler acısı...
Sayfa 139 - 2.Kısım, (Kahire, Ezher'de Okuduğum Yıllar), -Şeyhü'l-İslâm Mustafa Sabri Efendi-, Gerçek Türkçenin Zenginliği, Kaynak YayınlarıKitabı okudu
Satranç hayat gibidir. Her parçanın kendi işlevi vardır. Bazıları zayıftır bazıları ise güçlü. Bazıları oyunun başında işine yarar, bazılarıysa sonunda. Ama kazanmak için hepsini kullanmak zorundasın. Aynen hayatta olduğu gibi satrançta da skor tutulmaz. On parçanı kaybedip, yinede oyunu kazanabilirsin. İşler her an tersine dönebilir. Kazanmak için yapman gereken tek şey tahtanın üzerindeki olası hamleleri ve anlamalarını iyi bilmek ve karşındakinin ne yapacağını kestirebilmek.
Niye Orhan Pamuk'a ödül veriliyor? Törende neden ödüle layık görüldüğü, ödülün neden Orhan Pamuk'a verildiği açıklanırken aynen şöyle söylendi: “Türk edebiyatında Tanrı merkezli bir dünyadan insan merkezli dünyaya geçişin temsilcisi olduğu için bu ödülü veriyoruz.adamlar alenen hakaret ediyor bize! Tanrı merkezli dünya ne? İslam'ın hâkim olduğu bir dünya. Yaratıcının hâkim olduğu bir dünyadan modernitenin hâkim olduğu bir dünyaya geçişi, köklerinden kopuşu ödüllendiriyoruz demek istiyorlar ve sen bunu göremiyorsun! Bu kültürel inkârla gerçekleşip sonuçlanacaktı tabii.
Sayfa 78 - İnsan yayınlarıKitabı okuyor
Bizi travmatize eden bir deneyime dair unsurları genellikle duygu ve algılarının yoğunluğunu azaltma niyetiyle böleriz. Bunun sonucunda da travma yaratan bir olaya dair hatırlananların sadece bazı kesitleri aynen doğrudur. Travmatik bir deneyime ilişkin bir “hatıranın” tamamı aslında daha çok çeşitli deneyimlerin bir araya getirilişinden oluşan bir derlemeye benzer. Bu “eritme potasına” çekilen unsurlar, kişinin yaşadığı gerçek deneyimlere ve/veya kitap ya da gazetede okuduklarına, duymuş oldukları öykülere, gördükleri düşlere, izledikleri bir filme, bir arkadaşları (ya da terapistleriyle) konuştuklarına v.s. dair olabilirler.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.