"Geçici düzenler köpükler gibi uçar gider," diye mırıldandı. "Aynen öyle, köpükler gibi, geçici. İnsanın bu dünyadaki bütün çalışması köpükten öte bir şey değil. İnsan kendisine faydası olacak hayvanları evcilleştirip düşmanca davrananları yok etti, toprağın yabani bitki örtüsünü temizledi. Ama sonra insan yok oldu ve ilkel hayat geri dönüp onun elleriyle yaptığı her şeyi silip süpürdü. Arazileri orman oldu, tarlaları yabani otlarla doldu, sürülerini yırtıcı hayvanlar yedi. Bir zamanlar dört milyon kişinin gülüp eğlendiği buralarda şimdi kurtlar geziniyor, yabani torunlarımız, tarihöncesi dönemlerden kalma silahlarla bu koca dişli yağmacılara karşı kendilerini savunuyor. Bir düşünün! Hepsi de o Kızıl Ölüm yüzünden...
Sayfa 10 - İş BankasıKitabı okudu
Ecce Homo ve Mevlana
İşte, Friedrich Nietzsche'den 'Yeni beşer'in tasvir ve tavsifı: "Ecce Homo" (İşte Beşer); "Elbette! Biliyorum aslımı esasımı: Aynen alev, yanmaya doymayan, Yana yana kendini bitiren. Neyi tutarsam, ışığa kesiveriyor; Neyi bırakırsam, kömürleşiyor. Ben, muhakkak ki, alevim!" "Yeni Denizlere" açılan 'Yeni beşer'in durumuna gelince: "Gitmek istiyorum oraya; Güvendikce güveniyorum kendime ve kavrayışıma. Deniz uzanıp gidiyor alabildiğine; Cenevizli gemim almış başını gidiyor maviliklere. Her şey, yeni, gitgide daha da yeni gözüküyor bana. Yatmış zaman ile mekan öğle uykusuna. Yalnızca gözün -koskoca Bakıyor bana -sonsuzluk!” Bu nevzuhur tragique insan’ın ilşkilerinde gördüğümüz hercailiği, avami söyleyişle, “öküz öldü, ortaklık bitti” atasözüyle de özetleyebiliriz. Buna karşılık, ‘eski’ ‘inanmış insan’ınkilerini de yine Mevlana Celaleddin Rumi’den bir mısrayla dile getirelim: “Canın canıma karışmıştır; seni inciten her şey, beni de incitir.” Atasözümüz, confederatif, faydacı (Fr utilitariste) ilişkileri ele verirken, Mevlana’nın mısraı bize ‘içten bütünlüklü’ (Fr integrite intrinseque) olanları yansıtmaktadır.
Sayfa 83 - Dergah YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Aynen öyle, köpükler gibi, geçici. İnsanın bu dünyadaki çalışması köpükten öte bir şey değil. İnsan kendisine faydası olacak hayvanları evcilleştirip düşmanca davrananları yok etti, toprağın yabani bitki örtüsünü yok etti. Ama sonra insan yok oldu ve ilkel hayat geri dönüp onun elleriyle yaptığı her şeyi sildi süpürdü.
"Geçici düzenler köpükler gibi uçar gider." diye mırıldandı. Aynen öyle, köpükler gibi, geçici. İnsanın bu dünyadaki bütün çalışması köpükten öte bir şey değil. İnsan kendine faydası olacak hayvanlar evcilleştirip düşmanca davrananları yok etti, toprağın yabani bitki örtüsünü temizledi. Ama sonra insan yok oldu ve ilkel hayat geri dönüp onun elleriyle yaptı her şeyi sildi süpürdü. Arazileri orman oldu, tarlaları yabani otlarla doldu, sürülerini yırtıcı hayvanlar yedi."
Sayfa 10 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Aşikârdır ki, bu alemdeki cisimlerin maddeleri peşpeşe ve bir cisimden diğerine intikal ederek mevcut olur. Yani belli bir madde, değişik zamanda birçok şahıslarda aynen mevcut olur. Bu gibi cisimlerin örneğinin, kendisi eylemde bulunarak mevcut olması imkansızdır. Çünkü maddeleri tektir. Örneğin farz edelim ki bir insan öldü, bedeni toprak haline geldi. Bu toprak değişti ve bitki oldu. Bu bitki de diğer bir insanın gıdası oldu. Adamın yediği bu bitki, meni oldu ve bundan da bir insan doğdu. (İşte bir bedenin ayniyle iade edilmesi halinde değişik varlıklara ait maddelerin bir araya gelmesinin imkansızlığı budur). Fakat iade olunan bedenin başka nesnelerden oluşan bir beden olduğunun farz olunması halinde bu hal ortaya çıkmaz.
Sayfa 261Kitabı okudu
— Demek annen seni daha çok severdi? — Ben onu üzmezdim ki, bakın buraya bile o istemediği için bir süre gelmedim. — Sen anneni üzmüyorsun, bu doğru. Ama hiç farklı bir şeyler yapmak istediğin olmadı mı? — Negibi? — Bilmem, bir arkadaşınla dışan çıkmak filan gibi. — Benim pek arkadaşım yoktur, insanlar beni sevmiyor galiba. Zaten onlarla ne
Reklam
178 öğeden 41 ile 50 arasındakiler gösteriliyor.