günahı giyinmek
Günahı Giyinmek bir mevsim nasıl giyilirse günah da aynen öyle giyilir bunu bil. ömrüm benim, yorgun kalbim, etinde bu kadar cennet ve cehennem toprağında kanında bu kadar can olmasa sen benim yolculuğumsun gözlerden ırak günahla kuşanmış bedenimsin tanıya yakın sanınm birazdan yağmur yağacak yüzüme vuran bu çiğ rüzgarın nemli saçlarını hissettiğimdendir annem bir balık oldu şimdiğ kuzgunların gökte süzüldüğü günlerdi. bir nehre eğildim, balık diye tanıyla konuşuyor, bir tabutu dinliyordum kırık bir ikindi tabuttan annemin sesi geliyordu nehirden beri. nehirden beri.
Sayfa 101
"inançla bağımı kaybetmem, bizim tarzda eğitim görmüş insanlarda geçmişte ve şimdi nasil olduysa aynen öyle oldu. Bence bu kopma çogunlukla şu şekilde oluyor: Însanlar herkesinki gibi bir yaşam sürüyor, ancak herkes, bırakın dini kurallarla bir ortaklığı olmayı, büyük ölçüde onlara zıt esaslara göre yaşıyor, dini kurallar hayatın içine katılmıyor, başka insanlarla ilişkilerle hiçbir zaman bu kurallarla yüz yüze gelinmiyor ve kendi yaşamlarında da insanlar bunları yerine getirmiyor; bu din kuralları yaşamdan uzak, yaşamdan bağımsız bir yerlerde ilan ediliyor. Yüz yüze gelirsen de sadece yaşamla bağlantılı olmayan, yüzeysel, harici bir olgu olarak yüz yüze geliyorsun.
Reklam
MUHAMMED FAZIL PAŞANIN BAĞDAD'DAKİ HAYATI VE HAYVANLARA MERAKI Babam, pek az zamanda bir çok dostlar edinmiş, tevazu, güzel ahlaki, cömertliği ve mertliği ile kendini herkese, her millete sevdirmişti. Hele zeki Araplar onun ne cevher olduğunu çabuk anlamışlardı. Meraklı olduğu bir çok hayvanları toplamış, at ve kısraktan başlayarak bir
Gloin divanda oluş sebebi
“Halkımızın üzerine,” dedi Gloin, “bir huzursuzluk gölgesi düşeli çok yıllar oluyor. Bunun nereden geldiğini ilk başta fark edemedik. Kıyıda köşede fısıldaşmalar başladı: Bizim dar bir yere sıkıştp kaldığımız, daha geniş bir dünyada daha büyük zenginlikler ve ihtişam bulacağımız söyleniyordu. Bazılan kendi dilimizde Khazad-dûm dediğimiz,
Sahip olmak ya da Olmak
Mala, mülke, şöhrete, insana, bilgiye "sahip olmak" demek, onları ele geçirmek, kendine mål etmek. onlara egemen olmak ve dilediğince kullanmak anlamına gelir. Ama bu maddesel sahip oluşların sonu yoktur. İnsan hiç bir za- man yeterince şeye sahip olamayacaktır. Çünkü maddesel olan, elle tutulan aldatıcı ve geçicidir. Bu nedenle
184 syf.
·
Not rated
·
Read in 5 days
Kendini gerçekleştirmenin aslında en önemli olgu olduğunu toplumda entegre olmakla bireyleşme arasında kalmaktansa bunu seçmenin daha olumlu sonuçlar vereceğini bizlere gösteriyor. Özellikle yalnız kalmanın kötü bir şey olmadığını bunun nihai amacının kendini gerçekleştirmek olduğunu hissetmek ve bunu bu kitapta görmek çok iyi hissettirdi bana. Kitabı okurken aaa aynen vallahi öyle dediğim o kadar çok yer oldu. Sevgili yazar bize o kadar gerçekçi nedenlerle ve sonuçlarla aktarmış ki kişisel gelişim kitaplarını çok tercih etmesem de kitabı elimden düşüremedim.Ortak yaşam ilişkilerinde yarım+yarım kişiler yerine 1+1 kişilerin olması gerektiğini gösteriyor kitap bizlere.En sevdiğim alıntı ise "Kişiler bizi değil, gösterdiğimiz yanlarımızı kabul ederler.Sonunda , kabul edilen gerçek benliğimiz olmadığından, kendimizi de kabul edilmiş hissedemeyiz".
İnsan Olmak
İnsan OlmakEngin Geçtan · Metis Yayınları · 201923.2k okunma
Reklam
Dalkavuklar Gecesi'nde Şahıs Kadrosu: Dalkavuklar Gecesi'nde olaylar M. Ö. 14. yüzyılda, Hitit başkenti Hattuşaş'ta geçer. Eserin ana kahramanlarından biri, bugünkü tarih literatüründe I. Şuppiluliuma olarak geçen kral Subbiluliyuma'dır. Eserde zaman ve mekân konusunda ayrıntılar yoktur. Romanda kralın zamaro
Atsız'ın Kalem Kavgaları ve Kalem Kavgalarında Atsız Üslubu 1930'lardaki kalem kavgaları: Atsız, kalem kavgalarıyla da tanınmış bir isimdir. Onun deyişiyle "mürekkepli kalem tartışmaları” ilk yazı hayatından vefatına kadar sürer. Bu tabiri Atsız, 1956 yılında Ocak gazetesinde yazdığı "Bir Felsefe Öğretmeninin Yanlışları"
Atsız'ın Orhun'daki eleştirilerinden biri de Hasan Âli (Yücel)'nin Türk Edebiyatına Toplu Bir Bakış kitabı için yazılmıştır. "Alaylı Âlimler" başlıklı yazının girişinde dönemin genel eleştirisi bulunmaktadır. Atsız'ın, 1930'ların ilk yarısı için yaptığı bu genel eleştiri bence önemlidir. Bu sebeple ilk paragrafı
Işıklı dünyanın karanlık yüzü Türkce
Işıklı dünyanın karanlık yüzü Dünyaya gelende vardı sebebi? Yaşaya bilmedi amaç üretdi. Düşünür ne yapsam daha gerekli? Seçtiğim beni de yapsın önemli. Beni tanısın dünyadakı insan.
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.