Münâcât:🌹
Ey padişah, ey sultan! Varlık denizinden çalışıp çabalama gemisiyle geçmeye uğraşan, sana ulaşmayı özleyen kişilerin canlarını esenlikle, kutlulukla rahmetinin kıyısına, lûtfunun kıyısına ulaştır.
Senin ayrılık derdine düşenlere, kendi katından aman veriş, derman ediş melhemiyle ebedî bir sıhhat ve afiyet nasîb et. Her birisinin gözlerini, gayb bahçesinin ışıklarını, o bahçenin çiçeklerini görüp seyretmesi için aç, nurlandır.
Hevâ ve hevese uyuş, isteklere kapılış karanlıklarında yalnız başına geceleyin yol alanları sapkınlıktan, yolsuzluktan koru.
Ey "İnin!" buyruğuyla can kuşlarımızı, topraktan yapılmış beden tuzağına, cisim yemine mahpus eden Allah; öz lûtfunla, sonsuz kereminle şu pek sarp tuzak yerinden bize, gayb âlemine yol göster; ey âlemlerin Allah'ı, ey yardım edenlerin hayırlısı...
Allah'ın rahmeti ve esenlik ona; söze, habere gerçek Peygamber'in, özü-sözü doğru Muhammed Mustafâ'nın bir hadîsiyle başlıyalım:
"Gerçekten de, kutlu olsun, yüceldikçe yücelsin; Allah'ın öyle büyük ve dereceleri yüce kulları vardır ki, yeryüzünde onlar yağmura benzerler. Karaya yağarlarsa hayır ve bereket meydana getirirler, denize düşerlerse inci meydana getirirler." <3
Hazreti Mevlana, Mecalis-i Seba, 4.Meclis'den bir bölüm