Ölürüz diye mi üzülüyoruz?
Ne ettik, ne gördük şu fani dünyada
Kötülükten gayri?
Ölünce kirlerimizden temizlenir,
Ölünce biz de iyi adam oluruz;
Şöhretmiş, kadınmış, para hırsıymış,
Hepsini unuturuz.
İçkiye benzer bir şey var bu havalarda
Kötü ediyor insanı, kötü...
Hele bir de hasretlik oldu mu serde;
Sevdiğin başka yerde,
Sen başka yerde;
Dertli ediyor insanı, dertli.
İçkiye benzer bir şey var bu havalarda,
Sarhoş ediyor insanı, sarhoş.
"Her şeyin başı sonu olan tanrı insanların her biri için neyin uygun olduğunu bilir. Eğer uygun görseydi hep kokulu güller yaratırdı ama araya devedikenlerini karıştırmayı tercih etti ki adaletinin ağırlığı hissedilsin. Sefalete gelince, Tanrı'nın bir lütfudur o."
Şöyle derdi: "içimdeki ateş genç ruhların çırası olup
tükendikten sonra
yaşamak istemem artık;
O gençler ki, coşkun duyguları
Her şeyi küçümser yeni şeyler dışında;
Yeni moda çıkarmaktır akılları fikirleri,
Oysa modadan önce sonra erer bağlılıkları."
İşte böyle derdi.
Yaşamımızın dokusu karmakarışık bir masal, iyiyse kötü yan yana, eğer yanlışlarımız onları kırbaçlamasaydı erdemlerimiz gurur duyardı ve eğer erdemlerimiz onları bağrına basmasaydı suçlarımız umutsuzluğa kapılırdı.