O hikâyede bir adam rüyasında kendini Tanrı'yla birlikte bir kumsalda yürürken görüyordu. Gökyüzünde adamın hayatından çeşitli sahneler parlayıp sönüyor, adam kumlara baktığında iki kişilik ayak izi görüyordu. Biri kendisine, diğeri de Tanrı'ya aitti.
Derken adam, hayatının sahnelerini izlerken birdenbire hayranlık uyandırıcı bir şeyi fark ediyordu: Belli zamanlarda kumdaki ayak izleri bir kişiye aitti. Bu tek kişilik izler, yalnızca hayat yolculuğunun en zor ve acılı zamanlarında ortaya çıkıyordu. Adam bu gözlemini Tanrı'ya açtı, yardıma en çok ihtiyaç duyduğu dönemlerde yalnız bırakılmış olmaktan ötürü ne kadar üzüldüğünü söyledi. Tanrı durumu büyük bir sevgiyle izah etti: O acılı dönemlerde Tanrı, adamı kucağına alıp taşımıştı.