Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Aysel

Aysel
@ayselsamad
"Kitap bir limandı benim için. Kitaplarda yaşadım. Ve kitaplardaki insanları sokaktakilerden daha çok sevdim." Cemil Meriç
"Hiçbir şey hayatın sonu değildir. Hayatın sonu bile hayatın sonu değildir! Çünkü sen ölürsün, başkaları yaşar!"
Reklam
"Bugünlük düşünebileceğim başka bir şey var mı diye baktım, aklımın sağına soluna. Yok. Peki. Zaten hayat da yetmeyecek düşünmeye her şeyi... Biz insanlar, sadece iyi bir performans gösterip öyle ölmek istiyoruz. Yoksa, başka yapacak bir şey yok!"
"Uyku. İnsana verilmiş tek mucize. Kendinden geçmek. Gözleri kapatıp huzura dalmak. Ve uyanıldığında yeniden başlamak. Tek ihtiyacım buydu."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Neden insanlar yazdıklarını başkalarının da okumasını istiyordu? Neden yazdıklarını defalarca okuyup kendilerini daha iyi keşfetmeye çalışmak yerine başkalarının kendilerini keşfetmelerini tercih ediyorlardı?"
"Ben sadece fazlasıyla ciddiye almıştım, küçükken babamın bana birini üzdüğümde söylediği o sözü. “Kendini karşındakinin yerine koy.” Ve ilk başlarda bunu o kadar çok yapmıştım ki, bir gün dönüş yolunu yani kendimi bulamadım ve beynimin bir parçası boşlukta uçuşan, hayata uzaktan bakan, sadece seyreden bir çift göze dönüştü. Bütün duyguları bilen ama hiçbirini hissetmeyen biri oldu."
Reklam
“İşte!” dedim. “Umut bu. Bir tekne. Başka bir şey değil. Koca okyanusta devrilmeden yol almaya çabalayan bir tekne. Sonsuzluğun dalgalarıyla savaşan bir ceviz kabuğu. Hepsi bu. Köhne bir tekne.”
Sorarlarsa, “Ne iş yaptın bu dünyada?” diye, rahatça verebilirim yanıtını: “Yalnız kaldım. Kalabildim! Altı milyarın arasına doğdum. Ve hiçbirine çarpmadan geçtim aralarından..."
"Ne kadar ilginçtir ki, bazı anılar insanı nerede olursa olsun, alır götürür her şeyin başladığı yere. Eve! Herkesin bir şekilde bir evi olmuştur. Ve her şey orada başlar. Kapılarının kilitlenmesinin hoş görülmediği o evlerde. Samimiyetin bozdurulup harcanabileceği o evlerde. Herkesin, birbirini dinlediği ama duymadığı bir evi olmuştur elbet!"
“Seni anlıyorum” demek büyük bir yalandır. Kocaman bir yalan. Kimse kimseyi anlayamaz ve tanıyamaz dünyada... Var olan en sağlam zırh insan vücududur. İçindekileri en iyi saklayan kasa odur. Koridorlarında birikenlerin kokusunu bile yaymaz dışarıya. Deliliğinin kokusunu, anormalliğinin kokusunu duyamazsın yanında gazete okuyan adamın, otobüs durağında. Sadece gördüklerin vardır. Beş duyunun algıladığı kadar anlarsın aileni, sevgilini, çocuğunu.
"Bir kitap. Sadece yazı, cümleler ve noktalama işaretlerinden oluşan kâğıtlar bütünü. Matbaadaki makinelerin yağlarının hâlâ sayfalarında koktuğu bir kitap! Nasıl bir insanı bu kadar etkileyebilir?"
Reklam
"Yalan söylemek ve inandırmak içine işlemişti. Damarlarında bile yalan akıyordu. Ama bunu öğrenmeye mecbur kalmıştı. İçindeki gerçeği fark ettiği gün, o kadar korkmuştu ki gömüldükleri yerden çıkmasınlar diye üstlerine fazladan toprak atılan ölüler gibi kendi gerçeğinin üstüne de tonlarca yalan atmıştı. Ve şimdi, yavaş yavaş tırnaklarıyla kazıyordu. Yığdığı yalanları kürekliyordu. Gerçeğe ulaşabilmek için. Kendine ulaşabilmek için..."
"Ruhumdaki düğümler fazlasıyla sıkı. Kimsenin onları çözecek kadar ince tırnakları yok. Bense çoktan vazgeçtim tırnaklarımı uzatmaktan."
"Hiçbir yere ait olmayanları iyi tanırım. Her yere aitmiş gibi davranırlar."
"Ama insan kendini ev sahibi olarak görmedikten sonra yüzlerce evin tapusunda ismi yazsa neye yarar?"
298 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.