Ne var ki, filozoflara öykünen bir yanımız olduğu da açık. Onlar, adeta yitirdiğimiz bir kalite duygusunu anımsatıyor. Felsefeden uzaklaştıkça, gizemli bir ermişe bağlanıp da günde binlerce kez adını anmaktan öteye gidemeyen sığ müritler gibi felsefeyi kutsuyor, onu yüceltiyor ve alkışlıyoruz. Yitirilen o duygu her neyse, felsefeden uzaklaştıkça artıyor, ama aynı hız ve şiddette "yaşasın felsefe" bağırışları da kulakları sağır edecek düzeye erişiyor.