"Dünya bir sınav yerinden başka bir şey değildir."
"Ne çare ki aşığın yüreği sevdiğinin her yerde izini buluyor."
٥ - و عن سويد بن سعيد رضي الله عنه قال : رأيت عبدالله بن المبارك بمكة اتى ماء زمزم واستسقى منه شربة، ثم استقبل الكعبة : اللهم ان ابن أبي الموالي حدثنا عن محمد بن المنكدر عن جابر ان رسول الله صلى الله عليه و سلم قال : [[ماء زمزم لما شرب له ]] وهذا أشربه لعطش يوم القيامة، ثم شرب.
5 - Said oğlu Süveyd r.a. şöyle anlattı:
Abdullah b. Mübarek Mekke'de zemzem suyuna geldi. Ondan biraz içtikten sonra Kâbe'ye yönelerek:
"Ya Rab! Ebu'l Mevali'nin oğlu bize Münkedir'den o da Cabir'den Resulullah (s.a.v.)'ın:
[[Zemzem suyu içildiği niyete göre faydalı olur]] buyurduğunu haber verdi. İşte ben zemzemi kıyamet gününün susuzluğu için içiyorum" dedi. Sonra içti.
(İmam Ahmed, 3/357 sahih isnadla rivayet etmiştir.)
Sayfa 465 - 2. CildKitabı yarım bıraktı
Tekfirci tayfa..
Vehhâbîlik tam bedevilere has bir inançtır. Mezhebin kurucusu Muhammed b. Abdülvehhab [1703-1792], fikirleri için en uygun ortamı bedevilerde bulmuştur. İlk zuhur ettiği zaman birçok şehri dolaşmasına rağmen başarılı olamayınca Necid’e gitmiş ve aradığına orada kavuşmuştur. İbn Abdülvehhab, Müslümanları şirke düşmekle itham eder.
[...]
Müslümanlar şirkten ve müşriklerden uzak dururlar. Kendi din kardeşlerine şirk veya küfür yaftası yapıştırmazlar. Dünya menfaatine ve nefsanî arzulara ulaşmaktan başka amacı olmayan şu propaganda yüzünden şimdiye kadar akan ve ileride akacak olan kanların sorumluluğu, Muhammed b. Abdülvehhab ve onun mezhebine tabi olanların üzerinde kalacaktır!
Sayfa 151 - Klasik YayınlarıKitabı okudu
Peygamber (s.a.v): “Nefsini tanıyan Rabb’ini de tanımış olur” buyurmuşlardır. Yani nefsinin fani olduğunu bilen, Rabb’ının baki varlık olduğunu bilmiş olur. Nefsini, zilletle tanıyan Rabb'ını izzetle tânımış olur da denilmiştir. Nefsini, ubûdiyetle tanıyan, Rabb'ını rububiyetle tanımış olur da denilmiştir.
"Nefsi hakkında cahil olan, başkası hakkında çok daha fazla cahil olur."