Ah!
Babalar, alınlarımıza yazılmış yalnızlıklardır.
Sayfa 194 - Everest
Ah!
Duvarlarına çok güzel Buhara, İsfahan, Kaşan halıları süslüyordu. Halılarda sanki sadece dokuyan ustanın görebildiği, sırada insanların ise fark edemediği bahçeler, goller, ormanlar ve nehirler vardı. Uzak çöllerdeki göçebe kavimlerin kadınları, yüzyıllardır bu halılarda kullanılan boyaların çıkarıldığı bitkilerden toplar ve bu sanatın püf noktalarını nesilden nesle miras bırakırlar. Gerçek bir sanat eseri olan halının dokunması için en az on yıllık bir süreye ihtiyaç vardır. Bu zahmeti sonucunda ise, semboller ve kinaylerle dolu av sahneleri ile dövüşen şovalyeleri tasvir eden ve sadece ehil kişilerin anlayabileceği tarzda, kenarları Firdevsî’nin bir dizesi veya Sadî’nin hikmetli bir sözü ile süslenmiş halı ortaya çıkar.
Sayfa 12 - KakλυsKitabı okuyor