Benim ezelden beri bir memurluk aşkım var.
Büyüyünce ne olacaksın sorusuna hep memur diye cevap verirdim, gülerlerdi. Babam esnaftı, serbest meslek erbabıyız derdi. Ulan nesi serbest, ak sabahta çıkıyorsun evden, hava kararınca geliyorsun, serbestliğin buysa esaretin ne? Memurluk temiz aldığın maaş belli, işten çıkarılma riskin yok, hafta sonu tatil, çıktığın saat belli, süpriz yok hayatında. Daha ne olsun?
Yapayanlış örülmüş bir hırka giymişim yıllardır, onunla ısınmaya çalışmışım gibi hissediyorum kendimi. Babam anlattıklarıyla o hırkanın bütün ilmeklerini söktü. Eline yumağı do layıp yavaş yavaş söktü üstümdeki hırkayı, çırılçıplak kaldım.
Sayfa 166 - Doğan KitapKitabı okudu
Reklam
REFAHTA katliam var ve çadır kentler bombalanıyor. Çocuklar ağlıyor, feryat ediyor. Bir çocuk çıkıp babam yandı diye hüngür hüngür ağlıyor. Kadınlar, kızlar bir o yana bir bu yana koşuyor. İnsanlar en güvende oldukları yerde bile anlıyorlar aslında bu topraklarda onlar için güvenli bir yer hiç bir zaman olmayacak... #RefahOnFire
Hayatım yorucuydu. Her zaman çalışmak zorunda kalmıştım ve kendimi fazla düşünmemiştim.
Sayfa 62 - PegasusKitabı okuyor
Babam öldüğünden beri annem saçlarını boyamayı bırakmıştı, saçları griye çalan beyazlarla doluydu, sanki babamın öldüğü günden sonra o da ölümü erkenden çağırmak için bedenini hayatın geçici süslerinden tamamen arındırmaya karar vermişti.
Sayfa 35 - Doğan KitapKitabı okudu
Öyle el bebek gül bebek büyüyen, prenses masalları okumamıştı benim babam bana hiç. Onun masallarında Pamuk Prenses, prensi onu izinsiz öptü diye savcılığa verirdi. Padişahlar kızlarını keloğlana falan vermezdi. Cindirella ona işkence yapılan yerde kalmaz, evde oturup salak bir lrensin onu ayağından tanımasını beklemezdi. Toplar bohçasını kendine başka iş bulup çalışırdı. Rapunzel kendi saçını aşağı salar, prens falan beklemeden çıkar giderdi.
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.