"Herkes, sanki, birdenbire aynı hastalığa kapılmıştı; insanları aynı dert bağlamıştı; hatta birbirlerine benzemişlerdi.
Ama kimse içini açmıyor, derdinden söz etmiyordu.
Söz etmelerine ihtiyaç da yoktu. Dertleri belliydi.
Kış uzadıkça insanlar ellerini ayaklarım dünyadan çekiyor, hayattan bıkkın ve karamsar, gece gündüz
evlerinde oturuyorlardı.