Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
664 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Yılımın değil tüm zamanların favorisi ve yeri bende çok özel olan bir kitap... Öncelikle size bu kitapta ne aramanız gerektiğinden, ne bulacağınızdan bahsedeyim biraz. Kitap olay üzerine değil duygu ve durum üzerine kurulu. Evet tabii ki olaylar da oluyor ama bu hikayede en önemli olan şey karakterlerin yaşadıkları, duyguları, travmaları. Empati
Uyumadan Önce Tuttuğum Dilek
Uyumadan Önce Tuttuğum DilekAnita Felipova · Pukka Yayınları · 023 okunma
Gel
Sen pişmanlığı bilmezsin... Gözlerin olmasaydı, beni ağlatmasaydı Alıp giderdim başımı uzak iklimlere yarın Hani bahar gelince pembe güller açar ya Seninde öyle mektupların. Şarkıların, türkülerin en güzel olduğu yerden Ne olursun bir ses getir bana yetecek. Seni güzelliğin mi alıp götürdü birden? Ama bu yalnızlığım beni hep kahredecek.
Sayfa 89 - Yakın Plan
Reklam
Ama kollarımı ardına kadar açıp onu kucaklayacağım . Bağrıma basacağım. Çünkü bahar gelince, karların tek tek, tane tane eridiğini biliyorum; belki de ilk kar tanesinin eriyişine tanık oldum.
Sayfa 375 - Everest yayınlarıKitabı okudu
Bahar gelince Kâğıthâne safâları, İstanbullunun tabiata bir nevi îlân-ı aşkı demekti.
Sen engel olamazsın kış atlısı Bahar gelince gülün açılışına Karanlık kılıçların kırılır bir aydınlıkta Dua gibi loş bir sabah aydınlığında Sezai Karakoç
Sen engel olamazsın kış atlısı Bahar gelince gülün açılışına Karanlık kılıçların kırılır bir aydınlıkta Dua gibi loş bir sabah aydınlığında
Sayfa 381
Reklam
sen yanıma gelince bahar dallarını kuşanır zümrütten bir zümrüdüanka kanat vurur içimde.
Sayfa 183 - Kırmızı KediKitabı okudu
115 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 saatte okudu
Ethem Baran’ın öykülerinin ilk cümleleri oldukça çekici. “Derken bahar geldi.” cümlesi kitabın da açılışında yer alan öykünün ilk cümlesi. Okuyucu ustalıkla ani bir beklentinin içine giriyor, bahar gelince ne olacaktı? Bir başka öyküsü “Seksen altı yaşındaki dedemin askerlik celbi geldi; o günden beri sesi çıkmıyor.” cümlesi ile başlıyor. Çarpıcı ve trajikomik bir açılış. Elbette Dede’ye olanları merak eden okuyucu hızla öykünün içine çekiliyor. Hayata dair kesitlerin sunulduğu öykülerin öncesinin ve sonrasını merak eden okuyucu, kitabı belli bir temponun altına düşmeden bir solukta okuyor. Bozkır ve şehir arasındaki sıkışmışlık duygusu yazarın kendi yaşamından otobiyografik bir özellik midir çok net değil ama yazarın kaleminin yaşamın bu alanına çok da yabancı olmadığını düşündürüyor. “Sonra elleriyle toplayacaktı sıcaklığı, hatta avcunda saklayacaktı ve yolda giderken zaman zaman hohlayarak o sıcaklığın ömrünü uzatacaktı.” cümlesi buna güzel bir örnek. Olağanmış gibi yaşanan sıradışı hayatların izi sürülüyor yazarın öyküleriyle. ‘Alamadım Eyvah’ öyküsündeki gencin hayali ancak eski model, en ucuz arabaya sahip olabilmenin sınırlarında geziniyor. Hayali bile gerçeğin, hayatın acı gerçeklerinin etrafında dolaşacak kadar dar. Gerçek yaşamda da çokça karşılaştığımız bu ve benzeri karakterler kendilerine anlaşılır ve sağlam bir yer buluyor Ethem Baran’ın öykülerinde.
Döngel Dünya
Döngel DünyaEthem Baran · İletişim Yayınları · 2019594 okunma
sen yanıma gelince bahar dallarını kuşanır zümrütten bir zümrüdüanka kanat vurur içimde
Bahar gelince umutla yeşeren yaprak. Sonbaharda döküleceğini çok iyi biliyordu. Tıpkı bazen hep aynı son için olan umutlarımızı yeşerttiğimiz gibi.
Reklam
• “Bahar gelince tüm dünya dile geliyo gibi. Yapraklar onları göresin diye açıyo... Ah, her yerler mis gibi kokuyo!" •
Mayıs Ayı
Severim Seni, Ben, bir de güzelim Mayısı İçinde doğduğum bahar kokulu bu ayı Gerilir bu aylarda gönül yayı,atılır sevda okları Bezenir binbir güzel çiçek gülü papatyası Atatürk çiçeği, gülü, açelyası, manolyası Sen gelince bahar gelir, neşe gelir, diner gönül yası KK
"Derdin, kederin, belanın da bir ömrü vardır. Onlarda tıpkı bizler gibi vakti gelince ölüp giderler. İşte o vakit gelene kadar da sabretmek düşer bize. Bak göreceksin tez zamanda, o kör olasıcalar mahzun bakışlarınla seni baş başa bırakacaklar. Büyük saadetler, büyük dertlerin ardına saklanırmış. Kışın ardı bahar, gecenin ardı gündüz..."
Sayfa 89 - Morena YayıneviKitabı okudu
464 syf.
9/10 puan verdi
Unutulmuşların Sesine Kulak Verin
İki ciltlik bu eserle Dicle'nin Sesi'ne kulak verdik.
Dicle'nin Yakarışı
Dicle'nin Yakarışı
ve
Dicle'nin Sürgünleri
Dicle'nin Sürgünleri
. Kandilleri yaktık ve sadece seslere kulak verdik. Evet bu iki kitapta bizler okuyucu değil birer dinleyiciydik. Dengbêj Biro'nun anlatımıyla kocaman bir tarih, bir destan ve sonsuzluk sesini dinledik. Dicle'nin sesini, Mezopotamya'nın sesini, unutulmuşların sesini. Bir bahar sabahı Cizre'de tahta çıkan sonraları mağlup ve sürgün bir Kürt Mir'in, kör Teli'nin ve Yezdişah'ın sesiydi bu. Van dağlarından gelen Ermeni Bilge Mam Sefo'nun, ince ve narin Arme'nin, dost Migo'nun sesiydi bu. Şengal dağlarındaki saçları iki örgülü Ezidi Hadi ile Hıdır'ın, Melek Tavus kolyelilerin, Ape Xêlef'in sesini dinledik. Hakkari dağlarındaki Keldani Bedros'un sesini, güzel kardeşi ve Biro'nun aşkı Esteri yani Kürtlerin Stêr'ini dinledik, sessizlik sesine kulak verdik. Evet bir gece ansızın kandili yaktık ve on yedi gece boyunca Dengbêj Biro'yu dinledik. Sıra kandili söndürmeye gelince biz dinleyiciler için gitme vaktiydi. Kandil yandı ve söndü. Sıra kendi kandilimizde. Yüreğimizdeki kandili bir daha söndürmeden yakıp sonsuzluğa kadar unutulmuşların sesine kulak vermek dileğiyle.
Dicle'nin Sürgünleri
Dicle'nin SürgünleriMehmed Uzun · İthaki Yayınları · 20141,905 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.