Son zamanlara okuduğum en etkileyici kitap olduğunu söylersem, kesinlikle abartmış olmam. Kitabın türü korku değil; korkuyorsunuz. Kitabın türü dram değil; ağlıyorsunuz. Kitabı okuduğum an etkilendim ama bundan daha fazlası olacak. Hepsi birbirinden farklı olan her bir kitabı elime aldığımda aklıma bu hikâye tekrar tekrar gelecek ve yine
Önyargıyı muhteşem şekilde anlatan bir yazı.
"SEKSSİZLİK"
¶¶Günaha bulaşmadan kadın ya da erkek olunmuyor bu âlemde hekimbaşı. Bulaşmaya da değmiyor. Aslında yapmamız gereken hormonlarımızı görmezden gelmekti. Yapamadık; evdeki “vitrin”de Lacan vardı da biz mi okumadık? Cennetten zaten kovulmuştuk, cehennemde yer yoktu.
Günde sekiz saat mesai. Akşam eve gelmem saat yediyi buluyor. Tüm günüm, akşam yemeğini yedikten sonra içeceğim çayın hayalini kurmakla geçiyor. Eve bir geliyorum, öğretmen bizim oğlana beş sayfa ödev vermiş. Her gün beş sayfa ödev veriyor üstelik. Hani, bakan dememiş miydi eve ödev verilmeyecek diye?
Çay bardağını elime alır almaz oğlan elinde
Okan Bayulgen, eskiden beri takip ettiğim bir adam.Çok okuyan biri olduğunu iyi biliyorum.Bakış açısını genel anlamda beğenmemekle birlikte Türkiye de geçmişte güzel programlara da aynı zamanda imza attı.Eğlence programlarını demiyorum tabiki.Uzman kişileri çıkarıp önemli olup da görünmeyen konularda insanları çıkarıp sunduğu programlar çok
'sevgi' konusu hep tartışılan, derin, anlaşılmaz ve kişiden kişiye değişiyor derim... Peki 'sevgi' tam olarak nedir/neydi?
Kitap adında 'sevme' var yani 'sevmek eylemi' görüldüğü gibi; sevme, sevilme elbette 'sevgi' den geliyor. Yazarımız üç önemli unsur üzerinde duracaktır; sevme, sevilme, sevgi.. Peki 'sevgi' seven için mi geçerli yoksa sevilen
SPOILER SPOILER
Kitap içeriği hakkında bilgi içerir.
Allah’ın indirdiği bir kitapta, kutsal bir kitabın incelemesinde “spoiler” da olur mu diyeceksin biliyorum, ama olur. Nasıl mı olur? Bakalım nasıl olurmuş.
Okumadın ki sen bu kitabı, hem de hiç okumadın, onun için çok güzel olur “spoiler”, hatta en rahatsız edeninden. Sana sorsalar en başta
"İşte karşı karşıyasın. Haydi bakalım. Söyle söyleyeceğini. De diyeceğini.
Dinler de. Tatlı tatlı dinler.
Sevgiden söz aç.
Ne çıkar; o seni anlarsa değil, sen onu anlarsan bir şeyler olacak."
Her şey, bir iş görüşmesinde bana sorulan, "İngilizce biliyor musunuz?" sorusuna verdiğim "Evet" cevabı ile başladı. Bu sayede bir otelde güvenlik görevlisi olarak işe başladım. Garip olan ise benim İngilizce bilmiyor oluşumdu. Hem güvenlik görevlisine İngilizce niye lazım olsun ki?
Ortaokul ve lisede altı yıl boyunca
Ne çok okunacak kitap var. Hergün listeye bir yenisi daha ekleniyor. Bazen ömrüm yetmeyecek diye düşünüyorum ve beklemenin anlamı yok diyorum. Bu sitenin bana kazandırdığı en güzel şey, dostlukların yanında, yeni kitaplar keşfetmek oldu. Unuttuğum, okumadığım, rafa kaldırdığım kitaplar. Evet işte onlardan biri daha.
Yıllardır ara verdiğim Aziz
Ben bir eseri okuduğumda, eğer o eser güzelse etkisinden kolay kolay çıkamam. Zaten etkisinde kalmadığım esere de güzel demem. Döner döner okurum çarpıcı yerlerini. Bu okumalarımda bir de bakarım ki, bir yığın çarpıcı şey varmış ve ben onları kaçırmışım. Esere başlamadan önce ne önsöz okurum ne de hakkında yazılmış şeyleri. Anlamak için kendime