+681
9.Bunlar Allah'ı ve mü'minleri aldatmaya çalışırlar. Oysa sadece kendilerini aldatırlar da farkında değillerdir. 10. Kalplerinde münafıklıktan kaynaklanan bir hastalık vardır. Allah da onların hastalıklarını artırmıştır. Söyledikleri yalana karşılık da onlara elem dolu bir azap vardır. 11. Bunlara, "Yeryüzünde fesat çıkarmayın" denildiğinde, "Biz ancak ıslah edicileriz!" derler. 12. İyi bilin ki, onlar bozguncuların ta kendileridir. Fakat farkında değillerdir. 13. Onlara, "İnsanların inandıkları gibi siz de inanın" denildiğinde ise, "Biz de akılsızlar gibi iman mı edelim?" derler. İyi bilin ki, asıl akılsızlar kendileridir, fakat bilmezler. 14. İman edenlerle karşılaştıkları zaman, "İnandık" derler. Fakat şeytanlarıyla (münafık dostlarıyla) yalnız kaldıkları zaman, "Şüphesiz, biz sizinle beraberiz. Biz ancak onlarla alay ediyoruz" derler. 15. Gerçekte Allah onlarla alay eder azgınlıkları içinde bocalayıp dururlarken onlara mühlet verir. 16. İşte onlar, hidayete karşılık sapıklığı satın almış kimselerdir. Bu yüzden alışverişleri onlara kâr getirmemiş ve doğru yolu bulamamışlardır. Bakara Suresi
Chat gpt ile yaptığımız bir söyleşi :)
BANA İNANÇ KONULARIYLA İLGİLİ EN ZOR SORUYU SORMANI İSTİYORUM. Peki, o zaman derin bir soru sorayım. Evrende bu kadar çok acı ve kötülük varken, her şeyi bilen, her şeye gücü yeten ve tamamen iyi bir tanrının var olduğu nasıl savunulabilir? Bu konuda ne düşünüyorsunuz? -İman konuları bütünüyle anlaşılamayan ve teslimiyet gerektiren konuların
Reklam
İmanın mahalli kalptir. Doldurdukça boşalabilir. Bu sebeple durmadan doldurmak gerekir. Doldurulmadığı an boşalmaya, tükenmeye başlar.
Sudûr" ve "kulûb” arasında büyük fark vardır. Nas Suresi'nde, “İnsanların sadrlarına vesvese veren" (Nas, 5) diyoruz, "İnsanların kalplerine vesvese veren" demiyoruz. "İnsanların sadrlarına (göğüslerine) fısıldayan" deniyor ayette. Sadr ile kalp arasında fark vardır. Sadr (göğüs) bir yerdir. Bu yerin içindeki hazine kalptir. Şeytan kalbe ulaşamaz. Şeytanın göğsünüze ulaşımı vardır. Kalbi eviniz, göğsü de çevresindeki arazi gibi düşünürsek şeytan araziye girebilir ama kapıyı açmadan evinize giremez. Kalp, sizin evinizdir ve kilitlidir. Şeytan sürekli kalbinizin kapısını tıklatır, ona vesvese vermeye çalışır. Bizim görevimiz şeytan kalplerimizi tıklattığında bunu fark etmektir. Çünkü şeytan göğüslerimizdedir. Göğsün tam içindedir ve oradan fısıldar. Birisi kapıyı tıklattığında sesi içerden duyarsınız. İsterseniz kapıyı açarsınız, istemezseniz açmazsınız. Eğer gelen kişiye kapıyı sonuna kadar açarsanız gelip evinize yerleşir ve evin şeklini değiştirmeye başlar. Bunun gibi şeytanın kalbinizin içine girmesine izin verirseniz güzel olan şey çirkin, çirkin olan da güzel görünmeye başlar bize. İşte bu yazdın, çirkin olanda yaptıklarını güzel gösterdi." (Nahl, 63) diyor Allah (cc).
Kur’an’a göz gezdiren herkes ondaki mucizeleri görecek diye bir kural yok. Bu kitapta ki mucizeyi bulmanın tek yolu Kur’an’a aramak için yaklaşmak ve kitabın içindekileri iyice düşünmektir. İyice araştırıp derin düşündüğünüz zaman işte o zaman onun Allah’tan geldiğine emin olursunuz. Sığ ve yüzeysel bir bakış insana hiçbir şey vermez.
Hayatta en güzel şeylerden biri ilim öğrenmek,
Hayatta en güzel şey ilim öğrenmek, öğrendiğini yaşamak ve yaşatmaktır. Allah rızası için öğrenmeye gayret edin. Bütün canlılara hizmet edecek bir ahlak kazanın. Birkaç dirhem bal alacağız diye, deryaları zehirlemeyin. Bakara Suresi'nin 216. ayetini iyi düşünün: "Olur ki hoşunuza gitmeyen bir şey sizin için hayırlıdır ve olur ki, sevdiğiniz şey de sizin için bir şerdir. Allah bilir de siz bilmezsiniz."
Sayfa 190Kitabı okudu
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.