Abdulbaki GÜRBÜZ
@bakigrbz15
ankara, moskova, petersburg, şimdi istanbul
Öğrenci- Galatasaray Üniversitesi
Yüksek Lisans
Sultandağı, 22 Kasım
362 okur puanı
Eylül 2018 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Hiç kimsenin ne dediğine, ne diyeceğine zerre kadar ehemmiyet vermedim ve hareketimi herkesin arzusuna uydurmaya lüzum görmedim. Bütün bunlar birer fazilet değil midir? Bahusus böyle bir memlekette, batıl akidelerin, riyanın, korkunun bu kadar şiddetle hüküm sürdüğü böyle karanlık bir memlekette...
Sayfa 208Kitabı okudu
Kalbimiz ne kadar beklenmeyen şeylerle doludur; kendi heyecanlarımız önünde ekseriya kendimiz hayrete düşeriz.
Sayfa 205Kitabı okudu
"Unutunuz! En iyi intikam bu değil mi?"
Sayfa 188Kitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Dünyada eş yüzler olduğu gibi, eş ruhlar da vardır. Bunlar diğer ruhların kalabalığı arasında mütemadiyen birbirini aralar, yaştan münezzeh oldukları için yılların açtığı mesafe buluşmalarına mani değildir.
Sayfa 136Kitabı okudu
Onun için zaman, bütün müesses şeyleri temellerinden sarsan inkılap rüzgârıydı; onun için zaman, kalplerdeki ihtilaç ve yüzlerdeki endişeydi; herkes arkasından mütemadiyen itildiğini hissediyor; fakat, ne iteni, ne de gittiği yeri biliyordu. Onun için zaman, mazinin bereketini, azametini, ismet ve nezahetini yapmış bütün unsurları birer birer çiğneyen gizli ve obur canavardı.
Sayfa 84Kitabı okudu
Fakat bilmiyorlar ki aşk, mucizeyle doludur, daha doğrusu aşk, bizzat mucizedir. Bazı erkekler şu veya bu tarzda kadınlardan, bazı kadınlar şu veya bu bicimde erkeklerden hoşlandıklarını söylerler: "Benim tipim şudur, benim idealim budur" derler, halbuki, günün birinde söylediklerinin büsbütün zıddını severler, aradıklarının büsbütün aksi bir insan arkasından koşarlar.
Sayfa 67Kitabı okudu
Ta on dört yaşından beri kalbinde bilmediği yerlerin, görmediği şeylerin, tanımadığı kimselerin hasreti vardı.
Sayfa 28Kitabı okudu
Ne yaşayışın, ne düşünüşün, ne giyinişin üslubu kaldı; her şey gelenek dışına çıktı; her beyni tatsız ve soysuz bir Arnuvo ve bir Rokoko merakı sardı; binalarımız, eşyalarımız, elbiselerimiz gibi ahlakımız, terbiyemiz de rokokolaştı.
Sayfa 11Kitabı okudu
Ne derlerse desinler... Dünyada ıstırap ve elem kadar iyi mürebbi olmuyor...
Sayfa 379Kitabı okudu
Bazı şeyler öyle fena kırılır ki, hiçbir surette tamiri kabil olmaz.
Sayfa 370Kitabı okudu
"Ölüm acı bir ilaçtır, diyordu, unutmak ve artık ıstırap çekmemek için yüzümüzü buruşturarak, iğrenerek, gözlerimizi kapayarak bir hamlede içtiğimiz ilaç..."
Sayfa 353Kitabı okudu
Bilmem başkaları için de öyle mi? Ben eski hatıraları tam bir surette ancak doğdukları, ait oldukları yerlerde bulabiliyordum.
Sayfa 311Kitabı okudu
İhtimal artık bu acıya da alıştım... Onun için fazla ıstırap çekmiyorum... İnsan her şeye alışıyor... Elbette bu daha iyi...
Sayfa 254Kitabı okudu
Sevdayı size kalpte doğup ölen bir şey diye öğretiyorlar Kınalı Yapıncak...Ne fena, ne yanlış bir fikir... Sevdanın kalple hiçbir alakası yok... Sevda yalnız dudaklarda doğup yaşadıkça bir saadet olur... Onun dudaktan kalbe zehir gibi işlemesine meydan vermemeli...
Sayfa 142Kitabı okudu
Görülüyor ki dünya böyle... Pislik dünyanın kuruluşunda, bizim mayamızda...
Sayfa 133Kitabı okudu