Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bakmaklar
Ah, göğe uzatıyorum bir cumartesiyi hayın bir çalgıyı kuşanıyorum göğün huysuz kuşlarıyla GÖK! Bir kahkahaya geçirdikçe dişlerimi bir tabut kalmıştır akşam olmaya Bir tabut beklenen bir aydınlıktır beklenen bir ses gibi avlularda.
Sayfa 52 - Tiyo Yayınevi - 1964Kitabı okuyor
ben o tunç iradelere meftunum.. bize göre değil seyranlık bakmaklar bile
Reklam
Malcolm X
ve artık her zaman kırılacak olan kendi kalbinde ey horlanmanın kalebendi, dikedik bakmaklar şehzâdesi
Sayfa 186 - Beyan YayınlarıKitabı okudu
Bakmaklar...
Ben nereye adımı yazsam nereyi göstersem parmaklarımla orası şapkalar yüklü bir vagondur, nerede daralmış görsem bir adamı akşamın güzel buğusunda eli-ayağı tutulmuş bir çiçeğe uzanırken utandığını görsem işte iğrentim yayılıyor derim, işte sırtlanlar soluyor ellerimde kuşlar çoktan kapamışlar tarlalarını. O zaman bir üzünç aralığında - herkes gibi - başlar korkum. İsmet Özel
Bakmaklar
Gün dönerdi, benzi solardı kahkahamın Kapardım kapımı gevşeyen yanımla Ve her gece yatağımda bir engerek bulmanın Süregen iğrentisiyle dolardım, sesim Öylece -kusmuk gibi- kalırdı ağzımda.
Bakmaklar
GÖK! Bir kahkahaya geçirdikçe dişlerimi bir tabut kalmıştır akşam olmaya bir tabut beklenen bir aydınlıktır beklenen bir ses gibi avlularda.
Reklam
Bakamadım sana Bakmaklar kemirdi ömrümü Sığ dünyaları gezindim bir müddet O nazari gözlerinin derinliğinde kaldı ömrüm.
Bakmaklar
Ben nereye adımı yazsam nereyi göstersem parmaklarımla orası şapkalar yüklü bir vagondur
Bakmaklar
Ben nereye adımı yazsam nereyi göstersem parmaklarımla orası şapkalar yüklü bir vagondur,
Öyle seziyorum.. Sanki tüm uğraşlarımız yaşlılığın yorgun ve bitap düşürücü hali üzerimize tüllenmeden o bilgeliği, hikmeti, tecrübeyi, cesareti, kamâliyeti  kendimizde mukayyet kılmak.. Yoksa Bu fırsatlar beşiği ömrümüze, hep savaşı kandırma cüretleri hep geriye dönük esefli bakmaklar hep ahlı keşkeler hep pişmanlıklar yumağı içinde boğulan hayat artıkları..
Reklam
Bakmaklar
Ey irin mutluluğu! Ey durmayıp ağrıyan kemiği usumun! Uğunursam beni hazdan delirten hayvanın ortasında ben koşarken derelerde birikirse çocukluğum, piçliğim birikirse sesimin o hincahınç boşluğunda coşkunun en sağlam atıyla geliyorum sövgüm büyüyor, ağartıyor günümü. TAN! Ölü bir kediyle saçlarımı taramanın vaktidir sarı bir bilincin ötesini ellemek istemenin bir üzünç aralığındayız artık TAN! savulun, çıplaklığım geliyor ardımdan.
Sayfa 53
'Bakmaklar
"...Sövgüm büyüyor,ağartıyor günümü..." #Şartlar, sövmemek dışında seçenek bırakmıyor.
Sayfa 53 - Tiyo Yayıncılık
'Bakmaklar
"... Çünkü her yerde bir göğün ufak kaldığı vardı..." #Sığamazdım.
Sayfa 52 - Tiyo Yayıncılık
'Bakmaklar
"...Gün dönerdi,benzi solardı kahkahamın..."
Sayfa 51 - Tiyo Yayıncılık
141 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.