Ey irin mutluluğu!
Ey durmayıp ağrıyan kemiği usumun!
Uğunursam beni hazdan delirten hayvanın ortasında ben koşarken derelerde birikirse çocukluğum,
piçliğim birikirse sesimin o hincahınç boşluğunda
coşkunun en sağlam atıyla geliyorum
sövgüm büyüyor, ağartıyor günümü.
TAN! Ölü bir kediyle saçlarımı taramanın vaktidir sarı bir bilincin ötesini ellemek istemenin bir üzünç aralığındayız artık TAN! savulun, çıplaklığım geliyor ardımdan.
Sayfa 53