Balık, tabağımda bütün olarak servis edilmişti. Gözü sanki bana bakıyor gibiydi. Bu balık benim için ölürken, ben de mutluluk düşü gördüğüm için kendimi suçlu hissettim.
"Sen kocaman çöllerde bir kalabalık gibisin,
Kocaman denizlerde ender bir balık gibisin.
Bir ısıtır, bir üşütür, bir ağlatır, bir güldürür;
Sen hem bir hastalık hem de sağlık gibisin."
Şimdi bir mağara bul kendine. Şimdi kendine üç yüz yıllık bir uyku bul. Besili bir buzağı bul ve kurban et. Ortasından yürüyerek geçebileceğin bir deniz. Göğe tırmanacak bir çarmıh. Karnına gizlenebileceğin bir balık. Sığınacak bir gemi.