Balım Sultan'ın II. Beyazıt tarafından dergâha atandığı ve Bektaşilikteki "bazı aşırılıkları ve İslama uymayan bidatları te- mizlemek için görevlendirildiği" kesindir.
Balım Sultan da dahil olmak üzere, Hacı Bektaş Dergâhı'nın Osmanlı dönemi boyunca fiili olarak "devşirmeler" tarafından yönetildiği görülmektedir. "Soy"dan gelenler ile "yol"dan gelenler arasında Osmanlı iktidarı tercihini hep "yol" dan gelenlerden, yani Dedebabalardan, "Babagan Kolu"ndan yana kullanmıştır. Bu nedenle soydan gelen Çelebiler, dergâhta hiçbir zaman belirleyici olamamışlardır...
Sayfa 101Kitabı okudu
Reklam
Kendini öğren, sev, arın, aydınlan diyor Balım Sultan:
"Yaşamak, Tanrı'nın yansıması olan şu evrende sevinç duymaktır! İnsanı insan yapan bu sevinç ve onun sevgi varlığı oluşudur. Bazen bütün insanların kardeş olduklarını unutup yok yere birbirimizle didişiriz, barışı bozup sevgiyi kine dönüştürürüz. Bunun yerine sevmeyi, yardımlaşmayı öğrenseydik, gösterişten vazgeçip alçakgönüllü olabilseydik, cehenneme çevirdiğimiz bu dünya yeniden cennete dönerdi. Aslında bizim sandığımız her şey bizden öncekilerin değil mi? O halde bizim de sonrakilere miras bırakmamız gerekmiyor mu? Yükseliş kapısının açkısı barış ve sevgidir. Sevgi insanı olgunlaştırır, arınmaya hazırlar. İnsan bağımsızdır: görevi özünü arıtmak, biçimden öze ulaşmaktır. Tanrı'yı gökte arama, gönlüne bak. O'nu ancak orada bulabilirsin. Evlilik gereksizdir, kuralı sevgiden öne çıkarır. Kadın olsun, erkek olsun, tüm insanlar eşittir. Ayrımcılık yapma, katı kurallarla gönül gözünü köreltme, kardeşlik duygularını yay ki, başkaları da sana kardeş olarak baksın. Dinlerin gayesi, insanları olgunlaştırıp kaynaştırmaktır, ayırmak değil. Eğer kendini biliyorsan içki iç, çalgı çalıp oyna, eğlen. Dünya azap mekâni değil, olgunlaşma bahçesidir; Tanrı gücenir yoksa! Allah'ın kendisine tapılmasına ihtiyacı yoktur, yazdığı günahlarla zenginleşmez O. Hatta, şeriatin söylediği ibadet, insanın olgunlaşıp gelişmesini engeller. Özü unutup görünüşe, biçime önem veren insan köleleşir; Tanrı ise, özgür insanı sever. İbadetle vakit geçireceğin yerde tanrısal nurla aydınlan, kendini öğren; sev, arın, aydınlan... Böyle diyor Balım Sultan!..."
"Mücerret" ne anlama gelir?
Hacı Bektaş Veli ve Balım Sultan'ın "mücerret" olduğu iddia edilir. Mücerret, tek başına yaşayan, evlenmemiş, bekâr anlamına gelir. "Mücerret" olduktan sonra cinsel ilişki yasaktır. Mücerret, İslamda yoktur ve yasak olan ruhani bir sıfattır. Budizm'de mücerretlik olduğu gibi, Hıristiyanlıkta da vardır...
Sersem uykulardan uyan Gel aşkın rengine boyan Mürsel oğlu Balım Sultan Pirim Hacı Bektaş Veli
Feryâd u Zâr - Ahmet Efe
Hasretin yangınında cism ü cânım kalmadı Sultan idim; devletim, kehkeşânım kalmadı Yayan kaldım çölünde, küheylânım kalmadı Unutuldu varlığım ünüm, şânım kalmadı Mezar taşım yıkıldı bir nişânım kalmadı Şu feryâd u zârımı ne olur duysan dedim ●Âşık olan derdini içine atar dedi Bu sırrı fâş eylemek ölümden beter dedi Kays idim şimdi adım Mecnûn’a
Reklam
83 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.